- 1102 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YILLAR SONRA KAVUŞMAK
YILLAR SONRA KAVUŞMAK
Ceyhan lisesinde başlar Özcan. Kendi sınıfında güzel bir kıza takılır gözü. Uzun boylu ela gözlü Seda güzeller güzeli bir kızdır. Gözlerini alamaz ondan. Bu kaçamak bakışlarını ara sıra kızın gözlerine yakalanır. Hemen çevirin öbür tarafa başını. Ara sıra kızında kendine bakışlarını yakalar. Ders aralarında teneffüsler de uzaktan takip eder. Onunda kendine baktığını görür. Biraz cesaretlenir ama bir türlü kızın yanına gidemez. Günler bu şekilde devam eder.
Bir pazartesi ilk dersin zili çalar. Ders de gözler birbirini bulur bakışırlar. Kız gülümser Özcan a. Özcan içini bir sevinç hoş bir duygu kaplar. Teneffüs olur bahçeye çıkar. Kızda bahçeye çıkar. Özcan ın yanına gelir.
Elini uzatır ben Seda sizinle tanışmak istedim.
Ben Özcan sizinle taşıdığıma çok memnun oldum.
Benim gösteremediğim medeni cesaret siz gösterdiniz çok teşekkür ederi Seda.
İsminiz ne güzelmiş Seda
Sizin ismeniz de Özcan ne güzel. Sizi gözlemliyorum bir süredir Çok tatlısınız.
O sizin güzelliğiniz gözlerimi sizden alamıyordum.
Teşekkür ederim iltifat ediyorsunuz.
Zil çalar derse girerler. Derste Özcan Seda ya döne bakar gülümser Seda Özcan da gülümser. Gözler birbirine kenetlenir. İçine yüreğine akar o gözler o bakışlar yüreğine işler artık. Her teneffüs birbirini ararlar bir araya gelirler. Derste bakışlar daha bir anlam kazanır. Gözlerini birbirlerinden alamaz olurlar. Zil çalar bahçede buluşurlar. Seda Özcan ben senin yanına oturmak istiyorum. Yanında beraber oturduğun arkadaşla yer değiştirelim. Özcan tabi ben Mehmet le konuşurum. Çok memnun olurum gel beraber oturalım Özcan Mehmet e açar konuyu. Mehmet fark etmez ben Seda nın sırasına giderim der. Seda gelir aynı sıra Özcan la birlikte otururlar.
Okul bir güzelleşir Özcan ve Seda ya. Aynı sırada derslere daha güzel geçer. Evde Özcan ve Seda daha çok ders çalışmaya başlar.Birlikte derslerde daha başarı olurlar. Her zil çaldığında okul bahçesinin sol köşesinde söğüt ağacının altında buluşurlar. Orası onların adeta mekânı olur.
Öyle çok birbirlerine alışırlar ki artık okulun hafta sonu tatillerinde birbirlerini özlerler. Hafta sonu gelmesini istemez olurlar. Tatilde pazartesini iple çekerler. Yaz tatili gelir. Seda ve Özcan zor ayrılır. Özcan Ceyhan ın Doruk köyünden Seda Misis köyünden liseye gelmişlerdi. Okul tatilinde istemen köylerine dönerler. Yaz tatilinde öyle çok özlerler ki ÖZCAN Seda yı. Tatil günleri geçmek bilmez.
Neyse günler geçer okul başlar. Özcan erkenden hazırlanır sabah okula varır. Birkaç dakika sonra Seda da gelir. Okul bahçesindeki söğüt ağacının altına yine buluşurlar.
Sarılırlar Özcan Seda ya seni çok özledim adeta tatil bitmek bilmedi.
Seda bende okulumu seni çok özledim. Bak bitti işte çok şükür yine bura yanındayım.
Neler yaptın Seda yaz tatilinde
Kitap okudum şiir yazdım sevgi ve özlem dolu şiirler yazdım.
Okumak isterim eğer sakıncası yoksa der Özcan.
Seda psikoloji kitabını Özcan a verir. Alır kitabı Özcan içine bakar. Her sayfasında bir başka güzel mısralar, sözcükler yazılı. Şiirleri okudukça büyülenir. İçten içe Seda ya duyduğu sevgi artık daha çok bastıramaz. Seda’nın da kendine boş olmadığını anlar. Duygularını açmaya yüz yüze söylemeye cesaret edemiz. Özcan bir mektuba döker duyguların. Akşam okul çıkışında Seda’nın kitabının arasına koyar. Seda eve gider açar kitabı bakar arasında bir mektup var. Çabucak açar mektubu heyecanlan okur.
Uzun zamandır bastırmaya çalıştığım sana duyduğum hislerimi yüz yüze cesaret edip yüzüne söyleyemedim. Bu kağıda duygularımı döküyorum yüzüne söyleyemediğim için beni bağışla. Seda seni ilk gördüğüm anda gözlerine baktım o andan itibaren sana karşı boş değilim. Seni tanıdıkça çok ama çok sevdim. Senden ayrı kaldığım zamanlarda seni çok özlüyorum.Eğer bu yakın arkadaşlık teklifimi kabul etmesen arkadaşlığımız zarar gelmesini de istemem beni affet seni çok seviyorum diye yazmıştır Mektubunu Seda okur sevinçten ayakları yere basmaz adeta havalara uçar. Çok sevinir kız olmasa çoktan Seda Özcan a seni seviyorum diyecektir.
Seda da hemen kağıdı kalemi alır eline duyguların anlatır. Sen yazmasan ben sana açacaktım artık duygularım. Çok teşekkür ederim duygularımız karşılıklı. Özcan bende seni çok seviyorum. Her zaman aklım sende, yokluğunda senden ayrıldığım anda her an bende seni çok özlüyorum. Yazar mektubu sabah okula daha bir sevinçle varır. Sınıfa girer Özcan sınıfta değil. Yerine geçer kitaplarını bırakır. Bakar yan tarafta Özcan’ın kitapları orada. Özcan’ın defterinin arasına mektubu bırakır. Sabah ders zili çalar. Herkes sınıfa girer.
Özcan gelir sırasına Sedanın yanına:
Günaydın Seda
Günaydın Özcan Bugün Nasılsın Seda .
Özcan sana Teşekkür ederim bugün çok daha iyiyim der.
Özcan, akşam kitabımın arasından bir mektup çıktı onu sen mi yazdın der.
Evet ben yazdım eğer seni üzdümse özür dilerim
Hayır bilakis çok sevindim sen yazmasan ben sana açacaktım artık duygularımı. Cevabını yazdım defterinin arasına bıraktım. Şimdi değil sonra oku ama der. ÖZCAN kafasını kaldırır Seda nın gözlerinin içine bakar. Aman Allah ım sevinçten öyle parlar ki gözleri. O an çakışan gözlerle Seda ışınlanır Özcan ın yüreğine akar doldurur kalbini. Elektrik çarpmış gibi titrer. Sıranın üzerinde duran Seda nın elini eline alır. Kendinden geçer.Çevreye aldırmadan başını eğer dudaklarını eline aldığı Seda’nın ellinden bir buse alır. Seda sevinçten dolar coşar Özcan ın ellerini sıkar. Birtanem, bebeğim ben seni çok seviyorum. Bende seni der Seda bende seni çok seviyorum. Sevmek ne güzel bir duydu mutluluk yaşamak bu olsa gerek.
Günler cabucak geçer yaz gelir okullar tatile girer. Seda ve Özcan okulun bahçesindeki selbi ağanının altına giderler. Sensiz nasıl geçer bu yaz tatili nasıl ederde yazın der Özcan. Seda bilmiyorum sensiz nasıl ederim bende bilmiyorum. Ellerini tutur Özcan sarılır Seda ya.
Okulun tatile girdiğinden abisi Ceyhan deki evlerine Seda yı Misise köye götürmeye gelir. Seda’yı evde bulamaz. Sedanın okuldan uğrar. Okulun bahçesinin etrafında dolaşırken Seda yı görür selbi ağacının gölgesinde bir gençle el ele. Girer bahçeye hışımla varır yanlarına. Seda abisini gördüğünde artık geçtir.
Seda ya bir takat patlatır.
Biz seni buraya okula okuman için gönderdik sen ne halt ediyorsun der.
Kolundan tutar sürüklercesine oradan alıp götürür.
Seda nın Ceyhan da kaldığı eve götürür eşyaların apar topar atar arabaya alır Misise götürür.
Köye varır babasına bu kızın bir daha okula gitmeyecek. Biz okuması için gönderdiğimiz bu kızını okulda bir çocukla el ele gezerken yakaladım. Seda doğru ağlayarak odasına gider. Kapıyı kapatır üstüne sevdiğinden ayrıldığına mı sevdiğinin yanında yediği dayağa mı yansın. Hıçkıra, hıçkıra ağlar. Babası bağırır çağırır dışarıdan sesler gelir. Evden dışarıya çıkmayacak bu kız buna çok yüz verdik. Hafta sonu Çağırın gelsin Hamdi ağaları diye bir ses duyar Seda. İçi cız eder. Eyvah onların askerden yeni gelmiş Hamit adında bir oğulları var. Babam onlara benim için çağırmasın. Birden içini soğuk bir korku kaplar. Seda odasından pek dışarı çıkmaz. Annesi bir iki konuşacak olur. Seda susar konuşmak istemiz.
Hafta sonu olur. Hamdi ağa ve karısı oğlu gelir. Seda sezgilerinde yanılmamıştır. Koktuğu başına gelir. Hamdi ağalar oğlu Hamit e Seda’yı isterler. Babası anası Seda ya sormadan verirler söz keserler. Seda annesine yalvarır ne olur anne sen beni anla babamı vazgeçir bu işten. Ben okumak istiyorum o çocuklar evlenmek istemiyorum. Dinlemezler Seda yı. Hemen tatlısını yerler nişanını yaparlar. Düğün hazırlığına başlarlar. Seda kara, kara düşünür bir çıkış yolu bulamaz. Tek çaresi düğünü erteletmek olur. Benim bir senem kaldı ben Liseyi bitireyim yoksa canıma kıyarım der.
Yaz tatili biter okullar açılır. Seda köylerinde yengesinin kardeşiyle uzaktan akrabası olan Hamit le nişanlanmıştır. Okulun bahçesinde Özcan ı görür. Her zaman birlikte bekledikleri o selbi ağacının altında. En son gün orada abisinden tokat yediği yerde Özcan beklemektedir. Yanına gidemez Seda. Nasıl gitsin artık söz kestiler nişan yaptılar. Okula bir yıl daha gidebilmesi için ailesine yalvardığında Seda dan söz aldılar. Asla o delikanlıyla görüşmeyeceksin. Hamit duymasın okulda o çocukla olanları derler. Seda’nın ailesi önceden gelip sınıfını da değiştirirler.
Özcan okulu açıldığı gün erkenden gelir. Seda yı beklemeye başlar. Seda okula gelir ama Özcan ı yanına gelmez. Özcan a yaklaştıkça o kaçar. Özcan duyar bir arkadaşından Seda nın nişanlandığını oraya çöker kalır. Zil çalar yerinden kalkamaz. Herkes sınıfa gider Özcan yine oradan kala kalır. Seda ders arasında bahçeye de çıkmaz. Sormak ister Seda ya ama Seda yanına gelmez. Pencereden bakar Seda Özcan için, için yanar kimseyle bir şey söyleyemez. Özcan Gözlerinden yaşlar yanaklarına süzülür.
Seda bir müddet sonra Özcan’ın orada o selbi ağacının oradan her ders arasında ayrılmadığını görürce. Gider yanına selam verir. Özcan bakar gözlerine gözlerindeki o ışığım halen var olduğunu görür.
Neden Seda neden nişanlandın.
Seda ağlar mecburum başka çarem yoktu. Yaz boyunca mücadele ettim başka çare bırakmadılar. Aileme söz geçiremedim hatta yazın düğünümü yapacaklardı okulumun bitmesi için müsaade zor aldım. Sen kendine iyi bak. Unut beni sen çok güzel şeylere layıksın der. Seni ben çok sevdim. Sensiz okul tatili geçmek bilmezken senden bir dakika ayrı kalmak istemezken ben seni nasıl unuturum birtanem. Başka türlü olmaz Özcan unutmalısın beni ben artık nişanlıyım.
Canımı alsalar daha iyiydi ben nasıl unuturum seni. Nasıl geçer bir ömür sensiz. Bir care bulamazlar. Özcan iyice içine kapanır. Bir öğretim yıl daha geçer. Okulları biter
Okul biter bitmez birkaç ay içinde Seda’yı istemediği Hamit le evlendirirler. Hamit Botaş ta işe başlar. Misisten köyünden Ceyhan a yerleşirler. Ne seda Özcan ı unutur nede Özcan Seda’yı Özcan da memur olarak Ceyhan vergi dairesine girer. Özcan uzun bir süre hiç evlenmez. Yedi yıl sonra ailesinin baskına dayanamaz biriyle evlendirirler. Bir kız bir erkek iki çocuğu olur. Seda nında üç oğlu olmuştur.Yıllar geçer ama hiçbir zaman unutamaz Seda yı.
Bir gün karşılaşırlar sokakta Seda ile göz göze gelirler. Yürek tutuşmuş yeniden için, için ikisi de yanar. Sokakta bu karşılaşmalarında bakışıp selam verip yürüyüp yanıdan geçerler. Özcan geçtikten sonra arkasını döner bakar. O anda Seda da arkasına döner. Yeniden göz göze bakışırlar Özcan dayanamaz koşar Seda ya, Seda da koçar. Soka ortasında birbirlerine sımsıkı sarılırlar.
Bir yer bulup otururlar. Bir zaman susarlar konuşamazlar.
Sonra Özcan a sorar mutlumusun; ya sen der Seda sen mutlumusun
Seni hiçbir zaman unutamadım Seda. Senden yedi yıl sonra ailemin baskısıyla evlendim iki çocuğum var ama mutlu olamadım . "Bende seni hiçbir zaman unutamam. Mecbur kalarak evlenmiştim hiçbir zaman ben mutlu olamadım. Şu Ceyhan ırmağına çok gözyaşlarım karıştı."
O buluştuğumuz selbi ağacının dili olsa da sensiz neler çektiklerimi yaşadıklarımı anlattıklarımı konuşsa Seda. Seni hiç unutamam birtanem hiç unutamadım. Seda da Özcan da konuştukça gözlerinden yaşlar yanaklarına süzülür. Çok zor vedalaşıp ayrılırlar.
Birkaç yıl geçer 27 Haziran 1998 Ceyhan depremi olur. Seda’ların evi yıkılır. Hamit yıkılan evin enkazı altında kalır. Aynı depremde Özcan ın da evi yıkılır Özcan ın da eşi evin enkazı altında kalır. Her ikisi dışında çocuklar Seda ve Özcan hayatta kalır. Yıllar sonra Seda ve Özcan eskimeyen iki sevgili düğün yaparlar. Üç Seda nın iki Özcan ın beş çocukları olur. Seda ve Özcan yıllar sonra özlediği mutluluğa kavuşur. Düğünden sonra Antalya ya el ele balayına giderler. CAN OR
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.