Şimdiye kadar hiç kimse taklit yoluyla büyüklüğe ulaşamamıştır. -- samuel johnson
Sefa Yıldırım
Sefa Yıldırım
@sefa-yildirim

Üç liralık defter(sy9)

21 Mayıs 2017 Pazar
Yorum

Üç liralık defter(sy9)

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

1007

Okunma

Üç liralık defter(sy9)

Uzun sersemce bir yürüyüş... Önümde oturan çocuğu, benim aksime etrafı anlamlandırmak için bakınan çocuğu izliyorum. "Çocuklar gülmeli" diyorum, sosyokültürel mesajlarını al ve çekip git! Suratım şekilden şekle giriyor, kimsenin umurunda değilim. Unutmuşum, ben görünmezim! Mecazi veya gerçek, yakın sayılır. Adam bağırarak konuşuyor: "Ben onu hayatta yemem" diye telefonun her hangi bir yerine. Telefona hakim diyemem. Ben yürümüyorum, yani yürüyebiliyorum; bu sufle başka bir yerden. Başka yerler beni çok alıkoyuyor. Çocuğu güldürüyorum; yol gözlerinin, kocaman gözlerinin içinden kayıyor. Görebiliyorum, bende direkleri sabitlerdim, kafam oynardı kitlendiğinde, yeni bir direk seçerdim, yeni bir çit, yeni bir toprak öbeği, varsa ağaç, yeni bir bina (yeni olan oluş) yeni komik adamlar. Beni de güldürmeye çalışan ahmaklar vardı.
Önemi yok, her şey gider, siz durdursanız bile...
Etine dolgun bir kız, arkadaşına söyleniyor ağzını gererek "Abur cuburu bırakmalıyım" Taklit ediyorum, ne aşağılığım. Bunu ona düşündüren şartları, kıvrımları, kıvılcımları düşünebilecek empati yapacak incelik veya zekaya asla sahip olmadım, olmayı düşünmüyorum. Düşünmekle olmak, bu ikisi büyük şerefsizlerden! Ne pis düşüncelerim var, bir hayvanı dışarı çıkarırsanız ve uzun zamandır kimseyi görmemişse/en azından kendi alışık olduğu düzen dışında/ Kaos iyidir, ellerimi bağlamak isterdim, bunlar yazmasın. Arzularım, tutkularım, nefretimle, açlığımla birleşip bir canavar oluveriyor.
Sen hiçbir canavarın fantezisini kendi hırıltılı nefesinden dinledin mi? Ne işin olur değil mi?
Kahverengiye ihanet mi bunlar. Bir renk sadece bir renk olmamalı, olmuyor da zaten, sen öyle aşağılık düşünüyorsun, aşağılıksın!
Seninle veya kendimle konuştuğumu nasıl anlayacaksın, nasıl ayırt edeceksin şimdi. Önce okumayı çözmen gerek, sonra okuman, normal anlamla bütünleşip genişliğinde(şaka yapıyor olmalı) kaybolman gerekecek. Hiç böyle şeylere gerek yok. Eğer hakaret ediyorsam kendime, çoğunlukla soru sorup iltifata yakın cümleler kuruyorsam sana. Buradaki ’sana’ kim? İnan... o... bile... muamma. Az önce kelimeyi yazamadım. Peki cümle hem soruyu, hem küfrü, hem iltifatı içinde bulunduruyorsa, seçim senin.
Acizim, çaylar gidip geliyor.
Acizim, birileri adıma konuşuyor.
Acizim, susturuluyorum, konuşturuluyorum.
Acizim, belki de öyle istiyorum.
"Hayatta onu yemezmiş." Merak ettin, kafamda takılan bir tekrar;
"Hayatta onu yemem" diyor.

Paylaş
Beğenenler
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Üç liralık defter(sy9) Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Üç liralık defter(sy9) yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Üç liralık defter(sy9) yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.