Sen çevrelenmiş gibi hissediyor musun kendini, ben sağ üst köşeyi kemirilmiş sayfa gibi hissediyorum daha çok. Yalan olur. Daha çok yarım akıllı gibi hissediyorum. Soru sana:
Bir yarım akıllı kaç ölçek uğraşırsa tam akıllı olur. Soru sana:
Diğerleri boş mu durur, elleri armut mu toplar, elleri boka mı bulanır. Diğerlerinin bir önemi yok, benimde, kimsenin! Senin önemin var kadın. Nerede veya kimde bilmiyorum, sorup durma! Bu kağıda benim düşünce sandığım aşırı saçma şeyler bile zor sığıyor. Bu kaleme yazdırmak ne kadar zor gelişi güzel, gelişi güzel olanın gidişi de güzel olur her halde. Saçma deyimler...
Hep aynı şeylerden bahsetmek seni sıkar mı yoksa haz mı duyarsın. Hatırladıkça mutlu olduğun şeyler, neyseler işte; hep mi mutlu eder. Aşağılamak için değil be, gerçekten soruyorum:
Aptal mıyım!?
Elbiselerimizi çıkarıp koşalım, ne senin ayıbın olsun nede benim. Bir enerji kümesi olup konuşabilseydik, duyup görebilseydik; üstünlük mü olurduk, aptal enerji küreleri mi? Görünüşe, acziyete, ayıplara küfredebilirdik galiba, illa bir tane bulurduk, kendimize. Bak bir kaç anı canlanıyor korku dolu, korku, boş dibine kadar boş bir korku rüyası hatırlıyorum. Hep şiir yazanları kıskandım, imrendim... doğru kelimelerin doğruluk payını pavyonlarda yemişler. Yoo! Ben o kuru karakter değilim, o başka bir mesele, o bile gizliliğimin gizliliği, tekrarı tekrarlamak. Sayfalara çizdiğin şu salak şey bir dakikanı almamıştır. Zeka seviyesi normal olan altı ila yedi yaşındaki her birey bu çizimlerin yüz katı iyisini çizebiliyorsa. Sen kaç yaşında yazmış olursun bu yazıları. Problemi daha da zorlaştıralım, problem üretmeyi fakat çözümü bilmemeyi severim. ’Dürtüsel sosyal çevrede bunun tanımı: (başlı başına bela) diye geçebiliyor. Hem niye severiz ki çözümleri, çabalar biter, hareket durur, heves durur.
...Eğer çizimle aranda, yeni yazı arasında bir buçuk dakikalık bir süre oluyorsa. Ve bu çizimi bir haftası dokuz günden oluşan bir gezegende çiziyorsan, bu gezegenin iki uzun gecesi, bir uzun gündüzü varsa ve sen kutup bölgesine yüz bin kilometre yakınlıktaki denizde kutuba doğru hareket eden bir gemideysen. Sabahları altmış, geceleri elli beş kilometre hızla, haftanın sadece üçüncü, beşinci ve sekizinci gününde yazıyorsan. İki gün çift sayfa yazıyorsan, sadece bir gün tek sayfa yazıyorsan, çizimler üç sayfada birse;
Ve sen sadece ismini öğrenmek istiyorsan!?