- 1004 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
YAVRU KÖPEĞİN VEFASI
KÖPEĞİN VEFASI
Can beş yaşındadırr. Sokakta oyun oynadığı akranları komşu çocukları kendinden biraz büyüktür. Okullar açılınca hepsi okula gider. Can tek başına kalır. Komşularında bir yavru köpek vardır. Onunla oyunlar oynar. Her gün sabah kalkar o yavru köpekle yiyeceğini paylaşır. İçmek için evden aldığı sütünü yavru köpeğe içirir. Bahçede sokak da her yerde yavru köpeği hiç yanından ayırmaz. Arkadaş gibi olur yavruyla iki ay sonra komşularının yavru köpeğini tanımadığı biri alır götürür. Can arkadaşım o benim dostum almayın götürmeyin diye yavrunun arkasına ağlar ama dinlemezler.
Yaz aylarında köylerinde hayvanları olanlar yaylaya çıkarlar. O yaz Can ı babası bir iş için Yoğunoluk denen köye yaylaya gönderir. Yoğunoluk tepelerin zirvesinde düz bir ova. Buz gibi suları yem yeşil ormanı ve çimleri olan bir yer. Tam karşıda kuzeyinde bir kaç tane köy evi vardır. Bulduk Mehmet in köyü. O köydekiler yazlı kışlı orada yaşarlar. O yıllarda bizim köydeki koyunları keçileri ve inekleri olup da yaylaya çıkanlar. Ovanın kenarlarına büyük meşe ağaçlarının altın çadır kurarlardı. Her çadırda da köpekler vardı. Can Ziya ile yaylaya varır. Ziya ların çadırı yaylanın girişindedir. Ziya yayladaki kendi çadırlarına varınca Can a senin gideceğin yer şu karşıda ki ev der. Gösterdiği ev bir kilometre kadar uzaktadır.
Gösterilen eve doğru yola çıkar can yolu yarılar. Büyük pınarın yanına doğru vardığında çevredeki sağındaki solundaki önündeki arkadaki çadırlardan on kadar köpekler Can a saldırır. Her taraftan köpekler Can ın üstüne doğru havlayarak hızla gelmektedir. Can on bir yaşlarındadır korkar bağırır çığlık atar. Köpekler tam Can a on metre kadar yaklaşır ki tam karşıdan çok büyük bir köpek hızla gelmektedir. Bu karşıdan gelen köpek bir sağ taraftan gelen bir sol taraftan gelen köpeklere koşar. Hızla havlayarak gelen köpekler susarlar oldukları yerde öğlence çakılır kalırlar. O büyük köpek bu defa havlama dan tek başına kendi Can ın yanına koşarak gelmektedir. Hızla koşarak yaklaşır Can heyecandan kalbi duracaktır yine korkar, korkar. Köpek yanına kadar gelir kuyruğunu sallar Can ın ayaklarını ellerini koklar. Dostça sevimli hareketler yapmaya başar Can ile oynamak ister. Can o köpeğin diğer köpeklerden kendini kurtarışı yaptığı şu güzel hareketler karşısında şaşırır oraya oturur duyguları boşalır bir süre ağlar. O büyük köpek yanından oda yanına ayaklarının dibine oturur. Çevresine bakar dört bir yanında on metre uzakta köpekler olanları seyrediyor öylece oturuyorlar. Can köpeğin sever yaptığı bu işe bir anlam veremez. Kalkar oturduğu yerden gideceği eve yönelir köpekte kendiyle kalkar. Diğer köpeklerinin arasından çıkarlar karşıdaki gideceği eve köpekle beraber varır. O ev Bulduk Mehmet in ablası Fatma teyzenin eviymiş. Köpekse o evin köpeklerinden bir . O köpek yavru iken bizim köyden almışlar. Kimden aldıkların sorduğunda komşularında aldıklarını öğreniyor. Can beş yaşında okula gitmeden iki ay oynadığı yavru köpeğin o olduğunu öğrenir.
Can sekiz yıl sonra orta okulu bitirmiş. Yıllır gecmesine rağmen büyümüş haliyle tanıyıp diğer köpeklerden kurtaran o küçük yavru. Köpek der geceriz çoğumuz. Ama o sadakat o ahtı vefa bu gün insan dediklerimiz de çoğunda göremiyoruz bunu. Can üç gün kalıyor yaylada. O köpek Can ın yanından üç gün boyunca hiç ayrılmaz. Can nereye gitse yanında gelir. Üç gün sonra Can köyüne dönerken köpekten zor ayrılıyor. Köpekte köyünün sonuna kadar Can la gelir. Orada Can köpekle bir daha görüşmemek üzere vedalaşıyor köpeği orada bırakır. Döner arkasına bakar köpek Can a Can köpege öyle bir sürü baka kalırlar el sallar hoşca kal dostum çok teşekkür ederim der ayrılır. Yola koyulur Can arkasına dönüp baka, baka köyüne gelir. Can Bir daha o yaylaya o diyara yolu düşüpüte. gidemiz . CAN OR
YORUMLAR
Sadakat ve tam bir sevgiyi sadece hayvanlarda görüyoruz.
Keşke insanlar biraz gözlemleye bilse tüm hayvanları.