Yani 1 Mayıs 1977.
Tam kırk yıl olmuş.
Gencecik eğitimci-öğretmenler idik,-bugün resmi bayram günü olarak kabul edilen 1 Mayıs o günlerde "yasaklıydı."Ve 2009 nisan ayında resmi gün olarak kabul edildi.-O yasaklara rağmen kutlamak istediği baskındı.
Bugün artık "yasaklı" gün değil,iyi ki de değil.
Farklı siyasi görüş ve gruplarca kutlanmakta ve herkes kendi "meşrebince" bugüne bir anlam yüklemektedir.
1 Mayıs 1977 deki eyleme katılmak üzere Zonguldak Töb-der olarak otobüs tutmuş,o güzel günün sabahında da Taksim’e varmıştık.
Kendimize tam Kazancı Yokuşu’nun başında bir yer bulmuştuk.
Çeşitli konuşmalar yapılmakta ve genelde "emeğin" kutsallığı ile "işçi sınıfına" vurgu yapılmaktaydı.
Bize de hayata,sadece emek-sermaye çelişkisinden bakmak yetiyordu.Lakin yaşayarak,hayatın bu dar alana sığmadığını öğrenecektim kendi adıma.Çünkü gelişmiş demokrasilerde,ana omurga "orta tabaka" idi.Yani hem emeği,hem de sermayesiyle var olma çabasında olan insanlar.
İşçi sınıfı ideolojisinin varacağı nokta ise olsa olsa bir "diktatörlükmüş".Çünkü "üretim araçlarının kamulaştırılması" ya da insanların "iktisadi özgürlüğünün" yok sayılması "marazi" bir demokrasiymiş ya neyse...
Bu konuda en naif değerlendirmeyi de tarihçi Halil Berktay yapmış,1 Mayıs 77 "katliamının" devletin üzerine bırakılması "solu" rahatlatır ama sular idaresi üzerinden atılan ilk kurşunların bazı sol gruplara ait olduğunu değiştirmez deyivermişti.O sırada kendisinin de "hızlı bir Maocu" olup,bugünün kutlanmaması için neler yaptığını epey zaman önce yazmıştı.
İşte sabah güzel başlayan 1 Mayıs 1977 günü,akşam saatlerinde çıkan olaylarla 34 insanımıza mezar etmişti Taksim Meydanını.
Bir kısmı silahla vurularak ölmüştü,büyük bir kısmı da tam Kazancı Yokuşu’nun başında birbirini ezerek...O fotoğraflar belleğimdedir halen.
O an orada yoktuk.
Arabamızı Aksaray civarında bıraktığımız için erken ayrılmıştık ama olaylardan 5-10 dk kadar önceye denk gelmiş sanırım.Çünkü Şişhane’de aşağıya inerken Taksim’de olaylar çıktığını duyduk ama ne olduğunu ilk anda bilemezdik doğal olarak.
Saraçhane’ye geldiğimizde her şey ortaya çıkmıştı.
İçimiz ürperdi bir anda.Halen yazarken de ürperir.
Az önce oradaydık!
..................
Yarın 1 Mayıs kutlamaları Bakırköy’de yapılacakmış.
Bence iyi oldu.
Taksim’i bir "kutsal mekan" gibi algılamanın /anlamanın bir anlamı yok.Esas olan bir hakkın kullanılıp,kullanılmaması...
Alternatif mekanlar gösterilmesi olumlu.Karşılıklı rızayla da bunun kabulü çok daha olumlu.
..................
Yarından ne anladıklarımız farklı farklı olabilir.
Bence bir sakıncası yok bunun.
Ne anlarsak,ne anlıyorsak önemli değil.
Herkesin 1 Mayısı kutlu olsun.