- 772 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
OYALI MEKTUPLAR
Sana ne söylesem de sırtındaki keder yükünü hafifletsem,psikoloji okusam diyorum çocukluğuna gönderebilir miyim seni?Neyse bu saaten sonra hele hele bu yarım akılla okumam çoook uzun zaman alır.
En iyisimi ben yazıyla sana tebessüm ettirme eylemine kalkışayım.
Unuttum müsaade istemeyi idare et artık...
Hadi yavaştan yol almaya başlayalım. Düşün;bugüne dek yitirdiklerinin hepsi yerli yerinde ama hepsi. Öyle ki tüplü televizyonlar daha devrilmemiş,annenin göz nuru oyasının üstünde çiğnenmiş sakızlar,ve telefonlar başına geleceklerden bi haber çevirmeli,tuşlu daha icat edilmemiş o oya onda da mevcut,gördün mü kocaman rehberin hemen yanında heybetiyle kurulmuş.Oynarken kopardığın düğmeleri yüzünden her defasında azar işittiğin siyah önlüğün,griye çalan ceplerinde camdan şekerler ve oyalı bembeyaz yakalığın da orda yani yerli yerinde.Akşam ezanından önce sokaktan eve yetişemeyip şeytanın bile aklına gelmeyecek bahaneler üretmek zorunda kaldığın zamanlar hani..
Sonra oynadığın evcilikler,doktorculuklar,öğretmencilikler daha neler neler,ayna karşısında söylediğin şarkılar türküler hala evinin duvarında asılı.Hissedebildin mi?
Seni sen yapan çocukluğun gözünün içine bakıyor bahçede,kafanı çevirdiğin her yerde yakalamaca oynuyor,göremediğin zaman telaşa kapılma saklambaç bitsin çıkacaktır ortaya.
Neyse benim bu yarım aklım bu kadar çevirebildi kayışı,kusura kalma.Hepsini de yazamam ki,biraz da sen doldur içini dışını süsle püsle,daha neler vardır neler.
Demem o ki ; boşa yaşanmadı bu ve buna benzer olgular,seni sen yaptı ve yapmaya da devam edecekler.
Sıkıştığında darlandığında elinin altında olsun,hatırla hatırla ki tebessüm hemen geliversin yüzüne..
Kafanı daha fazla şişirmeden,eğilerek,,
Saygı ve sevgilerimi gönderiyorum..
Bacanlı.....
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.