- 630 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
KADIN TİPLEMESİ
Ahmet AYAZ
Gaziantep Güneş Gazetesi 20 Nisan 2017
……………………………………………
Bugün bilgisayarımı önüme aldığımda ne yazayım? Nasıl bir konuyu anlatayım demeden, yaşta bizden oldukça büyük bir Zeynel Erçin Ağabeyimiz vardı. Bize kadın tiplemesini şöyle anlatırdı. Kadın var (Cıngılım fistan) Kadın var (Bağ ile bostan) Kadın var (kül ile pastan) derdi. Nasıl mı? Şimdi anlatayım. Dilimin döndüğü kadar.
A) Bazı kadınların giyimine, kuşamına baktığınız zaman, hayran kalırsınız. Saç boyası, ojesi, evine misafir çağıracağı zaman, evini temizler, temizlikçi çağırır. Evden misafir gidince haftalarca misafirin kirlettiği, evde oturur. Ne pişirdiği yenir, ne de diktiği giyilir. Bir halk dili ile anlatıyorum ama, anlarsınız. Bu türlere (cıngılım fistan) denir.
B) Bazı kadınların Evlerine gittiğinizde her tarafı tertemiz görürsünüz. Kadının üstü başı da tertemiz. Pişirdiği yenilir diktiği de giyilir. Evine misafir gelse her tarafını mükemmel görür. Misafir evden gider gitmez, temizliğe başlar. Ev kirlense de, kirlenmese de. Çocuklarının, eşinin üstü başı tertemiz. Bu tür hanımlara da (bağ ile bostan) denir.
C) Bu tür kadınları da Allah kulundan uzak tutsun desek de, tutmaz. Hadda daha da çok rastlarsınız. Temizliği, bilmez. Ne evinde, ne üstünde ve başında, nede kabında kacağın da görürsünüz. Elinden kabuklu koz (Ceviz) bile yenmez dedikleri kadın işte budur. Yüzlerine baksanız mideniz bulanır. Elinin tırnağını bile kesmek aklına düşmez. Pislik içinde çoluk çocuk büyütür. Ehhhh! Ayaz bu nasıl kadın? Buna eşi çocukları nasıl tahammül ediyor diyeceksiniz. “Bitli baklanın kör alıcısı olur” demezler mi? Pisliğin içinde doğup büyüyen çocuklar da buna zaten alışmazlar mı? Yıllardır beraber yaşadığı eşi, elbette, şimdiye kadar bir şey dememiştir. Bu tür eşler zaten biri birilerine denk olurlar. Allah “bağ ile bostan” kadın tiplerini çoğaltır inşallah. Gençlerimizde mutlu olur diyorum.
Saygıdeğer okurlarım; Bugünlük bu kadar. Başınızı fazla ağrıtmayalım. Beni unutmayın. Sohbet köşemde sizin ile bir başka zaman, bir başka sohbet yazım da yine buluşalım. Hoşça ve dostça kalınız, en güzel ve mutluluk dolu günler hep ve hepimizin olsun diyorum.