Yara
Her gece yarın sabah uyandığımda her şey çok farklı olacak diye uyuyanlardan biriyim. Kim istemez ki mutlu uyanmayı? İçimde geçmeyen bir yara , düşündükçe daha da kanıyor. Kendime bile yediremediğim bir ayrılık...
Sözlerimi bile kısıtlıyor. İlk vazgeçişler , ilk bitişler ,ilk kez aşık oluş unutulacak şey değil. Sizde veda edemeyenlerden misiniz? Söyleyecek bir çok şeyi olduğu halde susanlardan mısınız ? Bu aşk denilen şey bir mum gibi değil mi sizce de ? Öyle ki bir mum gibi önce bizi yakmasına izin veririz. Onunlayken etrafımızda ki herkesi mutlu eder aydınlatırız bir çok kez alevlenir bir çok kez de her şeye herkese inat yanmaya devam ederiz. Sonunda ne mi oluyor ? Hepiniz tahmin edebilirsiniz diye düşünüyorum. İçimiz yana yana bu aşkta eriyoruz günün birinde o canımıza can katanlar bizi söndürüp , darmaduman ediyor ve gidiyor. Peki kalanlara ne mi oluyor ? Hepimiz bir mum kalıntısı oluyoruz ne tekrar yana biliyoruz ne de tekrar aşık olabiliyoruz. Şimdi sözün bittiği yerde acılarıma değinmek istiyorum. Yaralarımızı açan kişiler neden bize merhem olamıyor biliyor musunuz? Çünkü açtıkları yaralardan merhem olabilecek yüzü bulamıyorlar. Git gide uzaklaşıyorlar ... Bizler ise yaralarımıza bir o kadar sadık , bir o kadar da alışmış bir tavırla tükeniyoruz sonunu bile bile . Üzülmeyin , Allah kimseye çekemeyeceği acıyı vermezmiş.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.