TEBESSÜM
Kurulmuş alarm. Bilinen bir sonun bilinmeyen taraflarını keşfetmeye hazır içim. Yenilgilerden zafer çıkmayan bir mağlubiyetin sessiz yanlarıydık seninle biz. Hiç olmamıştık en çok varken bile.
İçini titreten gözlerinde kaybettiğin her ışığı aradın sokaklarda. Son gidenler ilk gidenlere düşman etti seni. Ve ben yırtılmış bir kağıdın yere temas ettiği anda hissettim seni, gökyüzünden düşmemiştik aslında.
Korkuya sarılan bedenim. Sesim ağlamaklı biraz. Gitme diye yalvarak gücüm olsa yaşamak için severdim bu hayatı. Ve aynı şarkılarda başka insanlar eskitmezdik, daha bir alçaktık biraz.
Acıyla tebessümü karşıladığım gün büyüyen ve yitirilen her anımda aradım seni. Yokluğun her gün gidiyordu benden. Aradığım huzura düşman, nefesim beni terk etmeye hazır halde ölümle sözleşmiş.
Denizi sevmenin bedelidir dalgalarda boğulmak. Hiç binmediğim bir geminin özlemi üzerimde. Özgürlüğüm satın alınmış. Gitmekle sınanmış her gelen. Vedalar bile veda ediyordu bu gece.
İnanmıştın bir ara her şeye. Yalanları gerçeklerden daha çok sevmedin mi sende ? İçinde düştüğün çukur yüksek bir uçurumun insafsız yanı değil miydi sana bakan ? Ve şimdi yorgun bedenin yeniden başlayan her hayatın korkağı değil miydin sen ?
Ucu kırılmış kalemlerle seni yazmaya çalışmaktan vazgeçtiğim gün buz kesti içimi yaktığın her yanım. Seni başkalarında unutmakta varmış meğer. Bir cümle düşün yıllarca sen’lerin değiştiği seviyorum’lar, üzerine yakışmıyordu yırtık elbise terzisine düşmandı sanki.
Bitti. Karanlığı aydınlatan ayın ışığında kaybettik birbirimizi. Ayrı gökyüzü olduk aynı gökyüzüne. Ve başka nefesler aldık birbirine karışmayan. Seni özleyen yanlarım ölecek bundan sonra. Ve her biri sırtımda yer edinecek diğerleri gibi.
Hoşgeldin hoşçakallarıma.. Kendine iyi bak..