- 528 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BEN BİR GARİP KELOĞLAN'IM
# BEN BİR GARİP KELOĞLAN’IM #
__________________________
Hangimizin kulağına çocukluğumuzda anlatılmadı o şirin ve fakir KELOĞLAN.? Hemen hepimiz belkide. Ezbere biliriz o nasihatler yüklü KELOĞLAN masallarını değil mi?
Fakir, zeki ve dehşet bir pratik zekaya sahip KELOĞLAN’ın, KRAL’ın kızına aşık olduğunu ve onunla evlenebilmek için sadece zekâsı, dürüstlüğü ve açık sözlülüğü ile inandığı doğrular için yaşadığıdır hafızalarımızda kalan.
Her masalın sonunda da muhakkak kırk gün kırk gece düğünü olandı KELOĞLAN...
KRAL; her zaman sert ve dediğim dedik ÇALDIĞIM düdük bir karakter olur, KELOĞLAN ise her masalda fakir ve her masalda mücadele ile KRAL’ın korkusuzca karşısında dururdu.
Kendi ekonomik durumuyla alakalı da bir melodi ile yürürdü ya hani SARAY’a.
Eğer unutmadıysam şöyleydi;
Ben bir garip KELOĞLAN’ım
Eşeğimin yok palanı
Varım yoğum doğruluktur
Hiçte sevmem ben yalanı.
Bir koca karı anam var
İki eşek birde inek
Hergün konar kel başıma
Evsiz kalmış birkaç sinek......
Bu kadar içten ve kendini bile kendine defaatle anlatarak, inandığı yolda ilerleyen bu temiz yürekli masal kahramanı, verdiği öğütlerle bugün bile zihinlerimizde öyle değil mi?
Bugünse artık hiç KEL/OĞLAN kalmadı ülkemizde. Kellik bitti kaldı dımdızlak OĞLAN. Ve neredeyse diyeceğiz ki, öğüt giren yerimize, söğüt girmiş bizim.!
Kelliğe saç ekerek çare bulunduğundan beri, kendi başının derdine düştü sanki tüm ER-kek’ler. Yada, saçları ekilince sanırım, cesaret ve özgüveni döküldü insanların.!
Yoksa KRAL’ın çıplak olduğunu bırakın SARAY’da hayırmayı, kendi kendine bile söylemekten bu kadar korkar olurmuydu insanlar?
Vaktiyle can kulağı ile dinleyerek büyüdüğümüz KELOĞLAN, duyduğumuz o masalların birinde dahi kelliğinden ve fakirliğinden dertlenmemiş, aksine yanlışın karşısında ve "HAKLI" olanın yanında korkusuzca haykıran bir kahraman olmuştu.
SARAY ve KRAL’ın korkusuyla, çırılçıplak ortada duran trajıkomik yaşanan ve yaşatılanlara, masallardaki o KELOĞLAN gibi haykıranların sesleri ise, bugün üç beş SARAY soytarılığına soyunmuş tarafından bastırılmak isteniyor.!
Slogan şöyle; SARAY bizim, KRAL bizim kime ne?
Yahu tamam kabul, SARAY’da sizin olsun KRAL’da. Zaten biz bu noktada taaaa SARAY’ın temeli atılırken dedik diyeceğimizi.!
KAÇAK göçek ne dövüştüğümüze şahit olan olmuştur bunca zaman, nede köçek gibi uluorta kıvırdığımıza.! Doğruya doğru, eğriye eğri dedik öleceğimizi bilsek dahi.!
Kimimizin; kabul edilemez ve kabul edilmesi imkânsız yaşatıklarınızdan dolayı saçları dökülmüştür, kimimizin ise dişleri sizlere sinirle sıkmaktan.!
Bugün akılalmaz şeyler olmakta ülkemizde. Ve herkesin görüp, herkesin şahit olduğu sebepleri ve sebep olanları işaret ederek haykıranlara, aksi seda olma çabasıyla mânasız bağır çağır hâlde tüm dalkavuklar.!
Ve daha dün SARAY’a kaçak diyenlerle, SARAY’da poposuna yer kapmak isteyenlerin müşterek sesidir o haklı seslerin karşısında bugün bağır çağır olan.!
Üstelik sadece biz değildik ki koskoca KRAL’a çıplak diyen. Fakat bugün, dün bizlerle birlikte KRAL’a avaz avaz çıplak diyenleredir sözümüz.
Tekrar edelim;
"KRAL’dan fazla KRAL’cı olanlar çıplak, hatta ÇIRILÇIPLAK.!"
Kimsiniz ulan siz diye sorarsınız şimdi bilirim. Cevap vereyim peşin peşin. Size göre biz, hem keliz hem fodul.! Bize göreyse hepimiz cesur ve dosdoğru yaşayan birer KELOĞLAN.
Ne derseniz deyin,tekrar ediyoruz;
"KRAL ÇIPLAK, KRAL’DAN FAZLA KRAL’CILARSA ÇIRILÇIPLAK.!"
Ramak kaldı / ( Samim İĞDE )
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.