Belki bir gün...
Ve belki tekrar açılacak kalbimin kapıları... Kim bilir belki bir çarşamba öğleden sonrasında, belki bir elektrik faturası ödemek için kuyrukta beklerken. Aynı sende olduğu gibi ansızın girecek birisi yine kalbime. Belki senin gibi yıkıp dökecek. Taş üzerinde taş bırakmayacak. Belki de senin yıkıp döktüklerinden bir saray inşa edecek. Kim bilir belki yine hatalar yapılacak ve sonumuz seninle olduğu gibi bu ilişkiyi savaş olarak görüp tek derdimiz mümkün olduğunca çok yara açıp galip gelmek olucak. Belki de dindirecek içimdeki tüm savaşlarımı tek bir gülümsemesiyle.
Ve belki tekrar açılacak kalbimin kapıları... Kim bilir belki bir konser meydanında kazayla çarpışarak başlar bu sefer hikayem. Yada kokereçci de siparişlerimizi karıştıran garsona yardımcı olurken gelicez gözgöze. Ama açılacak kalbimin kapıları ardına kadar. Belki el ele tutuşamadan ayrılacaz. Yada belki hiç bırakmadan bir ömür geçirecez el ele.
Ve belki tekrar açılacak kalbimin kapıları... Kim bilir belki yolda ayağı takılıp düşen birisine aynı anda gülerken değecek kalplerimiz birbirine. Bir marketde son kalan konserveye ikimizde uzanırken. Kim bilir belki bu sefer ölsünde kurtulsam dedirtmem arkamdan. Belki sen ölme ben sensiz yaşayamam dedirtirim bu sefer. "Çooook zor adamsın, kurallarından bunaldım, hayır bütün suç senin" sözlerini duymaz bu sefer "iyi ki varsına hasret kulaklarım"
Ve belki tekrar açılacak kalbimin kapıları... Ama sana açıldığı gibi değil. Sana açıldığı gibi güzel ve yeşil bir vadiye açılmayacak. Bir savaş meydanına, harabeye, yüreğimin çernobiline açılacak.
Ve belki artık hiç açılmayacak kalbimin kapıları. Giderken kilit üzerine kilit vurduğun bu kapıdan kimseyi alasım gelmicek içeri belki. Yüzü sen olmayan, sen gibi kokmayan, sen gibi dokunmayan yani kısaca sen olmayan herkese haram olacak bu kapıdan geçmek. Yani özetle kim bilir ki?
Belki ölüm o kadar da kötü değildir...
Cherchi
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.