DÖNÜŞ -4-
Eşimin yanına vardığımda kovada iki balık vardı ne sevimliydiler eşime bunlar nefes alıyor dedim,eşim evet derken kocaman bir balık takıldı diyerek oltayı çekmeye başları sonunda kumların üzerine fırlattığı balık iriceydi parlıyor ve kumun üzerinde çırpınıyordu,
ben üzüldüğümü hissettim eşime yazık ya bak nasıl çırpınıyor geri atalım yaşasın dedim, eşim yaşamaz o bundan sonra dedi ben hadi yeter artık gidelim değince eşim toplanmaya başladı barakaya doğru yürüdük.
Eşim ben ateşi yakıp balıkları temizlerim sen salata yaparsın dedi bende olur diyerek sebzeleri derenin kenarına götürüp yıkadım salata işi tamamdı.
O,birde ne göreyim ateş yanmış köz olmuştu hemen toparlayıp evden getirdiğim sayacağı közün üstüne yerleştirdim eşimde ızgaraya balıkları dizmişti ızgarayı sayacağın üzerine yerleştirdik az sonra mis gibi balık kokusu yayılmaya başladı ben kokudan çokça acıktığımı hissettim,nihayet sonunda balıklar pişmiş yemeğe başlamıştık.
Suyun şırıltısı dinlendirici bir melodi gibiydi ağaç dallarındaki serçeler daldan dala sekiyor sanki birbirleriyle kovalamaca oynuyor gibiydiler,Allahım ne güzel bir andı masmavi gökyüzü yeşile çalık bir göl ,sırtımızı dönük oturduğumuz dağlar küçük tepecikler den yarım görünüyordu.
Tepelerde yer,yer karlar erimiş sanki karın tekrar yağışını bekliyor gibiydiler suyun kenarındaki taşların arasından soğuğa meydan okurcasına yemyeşil çimenler ve yabani kır çiçekleri doluşmuş suyun hareketiyle bir beşikte sallanıyor gibiydiler,su o kadar berraktı-ki dibindeki renkli taşlar güneşin yansımasıyla muhteşem görünüyordu,
Yemek faslı bitmişti ben suyun kenarına bulaşıkları yıkamaya gittim eşimde teknemizi kontrol etmeye gitmişti ben barakaya bıraktığım su kuşuna baktım iyi görünüyor gibiydi gidene kadar inşallah iyileşirsin dedim yoksa seni benimle götürmek zorunda kalacam dedim,
dışarı çıktığımda eşimin nefes nefese koştuğunu gördüm Allahım ne olmuştu acaba eşim neden koşarak geliyor nihayet gelmiş yorgunluktan dizlerine çökmüştü yüzü panik içindeydi ne oldu neden böylesin diye sordum

Sabahat Çelik