- 1484 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÇANAKKALE UNUTULMAZ BİR DESTANDIR!
Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor;
Bir Hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!..
Gökten ecdadı inerek öpse o pak alnı değer.
Bir hilal uğruna sayısız güneşlerin battığı, yüz binlerce vatan evladının toprakta kucak kucağa yattığı, bir vatan kalbinin attığı yerdir Çanakkale… Yedi düvele ‘Çanakkale geçilmez’ dedirten büyük bir destanın adıdır Çanakkale. Gerek şanlı tarihimizde gerekse dünya tarihinde önemli bir yere sahip olan Çanakkale Zaferi, vatanseverlik, fedakârlık, cesaret gibi yüksek faziletlerin kahramanca sergilendiği bir destandır. Aziz Türk milletimizin bu onurlu günü, 102.yılı kutlu olsun.
Çanakkale, Mehmetçiğin şefkat kahramanı kesildiği, insanlık dersini dünyaya gösterildiği, yokluğun varlığa galebe çaldığı, imanın zaferinin bayraklaştığı, toptan bir milletin istikbalinin doruklaştığı, kahramanlığın destanlaştığı, ölüm kalım mücadelesinin verildiği yerdir Çanakkale... Kendi cenaze namazını kılan yiğitlerin, Mehmetlerin destanıdır Çanakkale…
Bu destansı zaferin temelinde vatan topraklarını korumak için şahlanan Türk milletinin güçlü bir inanç, büyük bir vatan aşkı ve özgürlük tutkusu vardır. Dönemin en güçlü ordularına sahip işgalci devletlere karşı kazanılmış; “Çanakkale Geçilmez” gerçeğini tarihe altın harflerle yazdıran binlerce şehidimizin kanla yazdığı eşsiz bir tarihtir.
Zafer, “zafer benimdir” diyebilenindir. Her yıl 18 Mart’ta kutladığımız Çanakkale Zaferi, tarihin o güne kadar tanık olmadığı muhteşem bir zaferdir. Bu zafer, kahraman askerlerimizin, dünya tarihine geçen bir kahramanlık mücadelesidir.
Dur yolcu! bilmeden gelip bastığın
Bu toprak, bir devrin battığı yerdir.
Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın
Bir vatan kalbinin attığı yerdir
Zaferin büyüklüğü, savaşın çetinliği ile ölçülür. “Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muhare¬belerini kazandıran bu yüksek ruhtur.” (M. K. Atatürk) “Mevzilerimize yaklaşan Türk saflarını görebiliyorduk. Olağanüstü bir cesaretle çarpışıyorlardı ve ateşimiz karşısında yıkılan bir safın yerini alan bir diğeri bize karşı yürüyor, sağ kalanlar korunmalı bir yerde toplanıp tekrar üzerimize geliyorlardı.” (Yüzbaşı Robert Whigham)
“Türkler, Çanakkale’yi zorlayan çağının en ileri tekniğine sahip güçler karşısına adeta bir kale gibi dikilmişlerdir.” (Churchill)
“Avrupa’da hiçbir asker yoktur ki, bu ifadenin altını çiziyorum, Türklerle mukayese edilebilsin. Almanların müdafaada gayet iyi oldukları kabul olunabilir. Fakat siperlerde onlar dahi Türklerle kıyas edilemez. Misal olarak Gelibolu’yu zikretmek isterim. Orada bizim gemi ateşlerimizle büyük zayiata uğrayan kıtalar, Türk olmasalardı. Yerlerinde kalamaz ve derhal değiştirilirlerdi. Hâlbuki Türkler, bütün muharebe müddetince yerlerinde kaldılar.” (General Tawshend)
“Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
Gömelim gel seni tarihe desem, sığmazsın.
Hiçbir zafere çiçekli yollardan gidilmemiştir... Tarih, medeniyetimizi ve milletimizi bugün de yeniden kutlu değerleriyle çağırıyor. Yüce milletin, şanlı tarihin ve ecdadın nesilleri olarak söz veriyoruz; aziz şehitlerimizin hatırasına ve emanetine sahip çıkacağız, kutlu medeniyet sevdasını ve insanlık örneğini kuşaktan kuşağa aktaracağız. Milletimiz, mukaddes vatanımızın korunması için canlarını veren şehitlerini ve gazilerini hiçbir zaman unutmayacak, onların bıraktıkları kutsal mirasa, vatanımıza ve bayrağımıza onurla sahip çıkacaktır.
18 Mart Çanakkale Deniz Zaferinin 102. Yıl dönümünü kutlarken, büyük bir imanın, muazzam bir azmin ve sarsılmaz bir kararlılığın timsali olan, bu zaferin kazanılmasında canlarını vermiş aziz şehitlerimize rahmet dilerken unutulmuş kahramanlarımıza, sonsuz minnet ve şükranlarımızı sunuyor, mukaddes hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz. Ruhları şad olsun…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.