2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
520
Okunma
HAYAT NEYDİ
İnsan doğduğu ilk günlerde öğrenir.
İlginin ve sevginin ne kadar değerli olduğunu.
Çocukluk da insan güveni öğrenir.Korunmayı ve arkasındaki Ailenin ona ne kadar sahip çıktığını algılar küçük beyninde.
Ve genç olduğunda hayatı öğrenir dengeyi kurmayı,ve hayata atılmanın sancılarını öğrenir.
Orta yaşlarda hayatı ciddiye alır.Kendi seçimleriyle yüzleşir.Hayatın anlamı ve gerçekleri duygularına yansır böylece duygu yoğunluğu yaşar.Keşkeleri çoğalır.
Aslında hayat göle atılan bir taş halkası gibidir.Halkalar büyüdükçe hayatın sorunları ve başa çıkabilme çabası artar.
Yetmişli ve seksenli yıllarda insanın en dingin çağlarıdır.Fakat ölüm korkusu katre katre artar.Geçmişe özlem hiç bitmez .Her kelimesi biraz sitemkar biraz
Duygusal bağlılık içerir.
İnsanoğlu var olmanın sancısını doğarkende yaşarkende yaşar.Velhasıl hayat bir düzlemde bir dar üçgen gibidir.
Üçgen değişmez ama açıları insanlara göre değişir...
Hangi sofra acı bibersiz olabilir ki,
Zira hayat bir sofra gibidir .Tercihlerimiz ve ;sofradan neyi paylaştığımıza bağlıdır...
ZEHRA YÜCEL