- 412 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BİR FİLİSTİNLİNİN AĞZINDAN
Bal tadında portakallar veren ağaçlarım vardı.Kuş cıvıltılarıyla dolardı bahçeler. Önce kucağındaki portakallar gitti çocuklarımın, vergi diye...Sonra portakal ağaçları, sonra da toprak...Kendi ülkemde, kendi bahçemde, kendi meyvelerini toplayarak büyüdü çocuklarım, başkası için....Bunun adı da işgaldi ve eli soframdaki ekmeğe, alnımdaki tere uzanmıştı. Beminle aymı dili konuşuyor, aynı topraklara vatan diyordu. Emeğe yönelen savaşa kabul demeden
daha, yeni bir işgal oturdu sabahlarıma.Eli bıçaklı, yüzü kanlıydı gelenin...
Zulüm bu kez kutsal kitaptan fırlamış, kendine kutsal bir kaftan dikmişti. Üstelik istediği alınterim değil, bütünüyle ülkemdi. Bana sınırların dışını gösteriyordu. Faşizmin fırınlarında çığlıklar atan mazlum Yahudi, siyonizmin zırhına büründüğündenasıl da unutuvermişti yanık insan etinin kokusunu...Filistin!...Bir yanı tutsak , yaralı;direnen yanı özgür yurdum..
Nasıl unutulur Tel Zaatar? Nasıl unutulur aç, susuz, ilaçsız ölen çocuklar ve ateş altında geçen elli dört günlük direniş? Elli dört gün sonunda beyaz bayraklarla dışarıçıkan direnişçiler, direnişçilere ölüm kusan siyonist namlular ve seyirci kalan ’uygar’ dünya.nasıl unutulur? Ve nasıl unutulur Sabra, Şatila ve Filistin devriminin kabına sığmaz kızı Leyla Halit? Nasıl unutulur Ebu Ammar’ın küçük generalleri?
Direniyor Filistin...Direnecek...Yılgınlık ve teslimiyetle küllenmesin diiye devrim tarihi...Mahmut Derviş’in şiiri de bu şanlı direnişi ispatlamıyor mu?
Kaydet!
Arabım
Kartımın numarası ellibin
Çocuklarımın sayısı sekiz
Dokuzuncusu da yolda
yaz sonunda burda!
Kızıyor musun?
Kaydet!
Arabım
Taş ocağında çalışıyorum emekçi yoldaşlarımla
Çocuklarımın sayısı sekiz
Ekmeklerini
taştan çıkarıyorum
giysilerini ve defterlerini!
Sadaka dilenecek değilim kapında
Konağının girişi önünde
küçük düşürecek değilim kendimi!
Kızıyor musun?
Kaydet!
Arabım
Adım var yalnız, yoktur soyadım
Öfkeden köpürerek yaşayan
en sabırlı insanıyım bu diyarın
Zamanın doğuşundan
yılların başlamasından
selvilerden, zeytinlerden
otların yeşermesinden
daha eskiye uzanır köklerim!
Ve dedem bir çiftçiydi
ne nesebi vardı ne de şeceresi!
Kitap okumaktan evvel
güneşin yükselişiydi bana öğrettiği
Evim bir korucu kulübesi
dallardan ve kamışlardan
Rahatlatıyor mu seni bu durumum?
Adım var yalnız, yoktur soyadım
Kaydet!
Arabım
Saç rengi: Kömürkarası
Gözler: Kahverengi
Ayırıcı niteliklerim:
Başımda kefiye üstünde bir siyah çember
Ayalarım adeta sert bir kaya
tırmalar kim dokunsa
Adresim:
Sokakları adsız
unutulmuş bir köydenim, silahsız
Taş ocağındadır, tarladadır tüm erkekleri
Kızıyor musun?
Kaydet!
Arabım
Sen yağmaladın bağlarını atalarımın
Benim ve tüm çocuklarımın
sürdüğü toprağı sen yağmaladın
Bana ve torunlarıma
hiç bir şey bırakmadın
şu kayalıklardan başka!
Söylendiğine göre hükümetiniz
bunları da alacakmış, öyle mi?
Madem öyle!
Kaydet!
Kaydet ilk sayfanın ta en başına
Nefret etmem insanlardan
Hiç kimseye saldırmam!
Ama aç kalınca
toprağımı gaspedeni çiğ çiğ yerim!
Kolla kendini, kork benim açlığımdan
Kork benim öfkemden!
Kolla kendini!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.