- 930 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Otomotiklere attım parayı
Otomotiklere attım parayı Şiirim tamamen gerçek yaşadığım kumar bağımlısı biri olduğum için yazdım insan parayı görünce yoldan çıkar derler ya ha işte bana da öyle bir şey oldu herhal de Türkiye de anasız babasız yokluk sefalet içinde geçen o zor yıllarımı unutup sanki ben yaşamamışım gibi bir gaflet içine düşmüşüm farkın da olamadım
tabi içki kumar yalanı da beraberinde getirir Almanya da kumar oyun makineleri var Allahtan kimsenin oynamamasını temenni ederim ama birine de bet dua edersem öyle evin yıkılsın ocağın sönsün falan demem Allah otomotik oynatsın derim
çünkü otomotik oynayan birisi zaten evini de yıkar acağını da söndürür bu kadar kötü bir alışkanlık kötü alışkanlıkların anası babası dır ben bir otomotik bağımlısı oldum bu hillete nasıl düştüm anlayamadım çünkü oynayanlara çok kızardım türkiye de böyle bir alışkanlığım yoktu eğer Almanya da biri kumar otomotiği oynuyorsa ister doktor ister avkat ister işveren usta işci vatandaş kim olursa olsun hayatı kararmış demektir
Şimdi bu oyun makineleri alışkanlığı nasıl yapar biraz bundan bahsedelim (ama bunlar sadece benin izlenimlerim) Almanya da oto yollarda dinlenme tesislerine sokaklarda kahvehaneden tutun da döner dükanına varana kadar insanların sıkca uğradıkları yerlere ikişer adet kumar makinesi otomotik koymuşlar yasal olarak serbest
Bir isan otomotik olan bir yere girdiği zaman bu makineyi görür makine ışıkları güzel sanki insanı çağırır gibi insan dayanamaz bir iki lira da ben atayım da şu şansımı deneyim der ve makineye bir veya iki lira atar makine sanki o insanın ilk defa oynadığını bilmiş gibi en yüksek oyununu verir
insan büyük mutluluk içine girer iki lirayla atıyorum en fazla üç yüz lira verir kazandım diye sevinir amma damarına iğneyi yediğinden haberi olmaz çünkü o üç yüz lirayı kazanmak insanı otomotik tutkunu haline getirir o kazandığı parayı başka bir makineye götürür atar kazandığını atmakla kalmaz o gün cüzdanında parası varsa boşaltır kaybetmenin acısıyla evine gelir ama kaybettikleri aklından çıkmaz tekrar kaybettiklerini geri almanın hayalini kurar
bulduğu ilk fırsatta gider oynar ve artık iş işten geçmiş olur bırakamaz otomotik devamlı bir bataklık gibi kendine çeker insanın kafasında başka bir düşünce bırakmaz hep kaybettiği parayı düşünür çalışırken dahi kafası otomotikte olur Şu paydos saati gelse de gidip oynasam dünkü kaybettiklerimi küçük bür parayla tekrar kazansam der
İşten çıkar çıkmaz en yakın kumar otomotiğine koşar on lira gibi küçük bir miktar oynama düşüncesi içinde oynamaya başlar o düşündüğü para miktarını kaybedince kalkamaz otomotik insanı kendine bağlar cebindeki son kuruşunu alana kadar bırakmaz bu kaybetmeler bir kaç sefer tekrar ettiği zaman artık o insanı küçük yerlerdeki otomotikler tatmin etmez ve büyük kumar salonlarına gider büyük kumar salonlarında makine sayısı daha fazla olduğu için kaybetiği miktarlar fazlalaşır salonlar da oynamaya başladığı andan itibaren küçük miktarda kaybettiklerini ailesinden saklar ama salonlarda kaybettiklerini saklayamaz çünkü aldığı aylığın hepsi kaybeder
ondan sonra evinde kavgalar başlar yalanlar söyleyerek evini ayakta tutmaya çalışır ama bu hilleti bırakmazsa işi hariç herşeyini kaybeder neden işini kaybetmez çünkü otomotiklere para lazımda ondan her şeyini kaybeder işini kaybetmekten çok korkar
onun için bu alışkanlık eroin bağımlılığından daha farklı kötü bir alışkanlık eroin insanı öldürür otomotikse ömür boyu süründürür bir köle gibi kendine çalıştırır bir ay boyunca çalışır götürür kazancını bir günde verir yirmi dokuz gün çay kahve parasına muhtaç bir şekilde ve pişmanlık içinde ay başını bekler aylığı aldığı gün pişmanlık duygusunu unutur yine gider oynar
bu otomotiği oynamak insanı zengin eder mi hayır o halde neden oynuyoruz bu soruyu kendime çok sordum mesela cebime iki yüzlira koyup otomotik oynamaya gidiyorum bu otomotik verse yüzlira verir onuda tekrar oynarım bunu biliyorum yinede oynuyordum berbat şeyi
Otomotik anılarımdan birini anlatmaya çalışayım bir gün otomotik salonuna gittim salonun on tane kumar makinası vardı bir oda içerisinde makineleri üç duvara asmışlar adamın biri tekerlekli sandelyeye oturmuş otomotiklerin onunu birden oynuyordu hiç yerinden kalkmadan tekerlekli sadelyesini ayaklarıyla iterek otomotiklerin arasında konuşarak mekik dokuyordu
bende duvara yaslandım makinelerin birinin boşalmasını bekliyorum boşalınca oynamak için bir saate yakın bekledim adam birini oynamayacağını söyledi ben oynamak için oturdum ama adamın otomotiklere konuşarak kızarak oynaması beni güldürdü ve ben oynamayı bıraktım bir kahve aldım adamı izlemeye başladım salonda birde bayan karson vardı ikimiz adama bolbol gülüyorduk adam oynadığı otomotikleri tek tek bırakmaya başladı anlaşılan parası bitiyordu
ve parası bitti makineler birşey vermedi adam üç bin liradan fazla para kaybetti tekerlekli sandalyeden kalktı kapıya doğru giderken tekrar geri döndü ağzında sigara iki elini cebine sokarak aha iki lira cebimde kalmış diyerek getirdi otomotiğe attı ve otomotik daha birinci turunda en büyük ikramiyesi olan beş güneşi verdi amma adam bir bağırdı uzunca ya voool diye sevindi
ben salona bakan bayanla beraber gülmekten gözümüzden yaş geldi o kadar komik bir sevinç yaşmıştı sanki bütün kaybettilerini geri alacakmış gibi amma otomotik en büyük ikramiyesine seksenlira para verdi onuda beş dakika içerisinde öbür makinelere attı beş kuruşsuz giderken bana dedi
arkadaş bir sigara verirmisin bir sigara verdim gitti düşün adam üç binlira para kaybediyor bir paket sigara alamıyor otomotik oynayan biri on beş saat boyunca hiç bir şey yiyip içmeden oyun oynar açlığı susuzluğu aklına gelmez sigara hariç ne kadar sigara içtiğini ancak birgün sonra boğazı yanmaya başladığı zaman anlar bu kadar kötü alışkanlık yapan otomotikleri neden yasaklamıyorlar
söyleyim çünkü bu otomotikler yabancılara kurulmuş bir tuzaktır bir araştırın oyun salonlarına gidin her on kişiden yedisi türk ikisi diğer yabancı birisi Alman böyle değilse ben yazdıklarımı silip özür dileyeceğim
bu kanayan yaramızı sarmıyorlar çünkü yabancıların çoğunu bedava çalıştırıyorlar karın tokluğuna bile diyemiyorum çünkü yemeyip parasını otomotiğe verenler var hiç oynamıyorum deyip gizliden salonlarda oynayan çok sayıda insalarla karşılaştım ama benden daha fazla hasta otomotik tutkunu olduklarını gördüm bu tür kişiler kendi oturduğu yakın salonlarda oynamazlar bir gören olur diye utanırlar uzak yerlere giderler oynarlar
Bu otomotikler yüzünden türküye de iki dairemi sattım o kadar kazandığım paraları kaybettim üstüne otuzbinlira borçlanmıştım evimde huzur bereket diye hiç bir şey kalmamıştı eşimle ayrılmanın eşiğine gelmiştik tam aralıksız üç yıl otomotik oynadım bıraktım amma bende çok büyük yaralar açtı yaşadığım o kadar kötü günler anılar var ki üzerine sayfalar dolusu kitap yazmak istiyorum
Ona da tahsilim yetmiyor ilk okul diplaman dahi yok bizim ünlü yazarların aklına gelirde bu konu hakkında güzel bir kitap yazarlar dilerim şimdi otomotiği on beş yıldır oynamıyorum amma hala korkuyorum tekrar oynarım diye çocuklarım eve biraz geç gelseler acaba otomotikmi oynuyorlar diye korkumdan uykum gelmez
Onun için Sivil Topum Kuruluşları Camiler Teşkilatlar Dernekler Ailelere Toplumun tüm katmanlarına Çağrım Almanya da Otomotik (Şans Oyun Makineleri) oynamayı bir toplumsal hastalık olduğunu düşünüyorum İçimizde kanayan bir yara olduğunu oynayarak tecrübe sahibi olduğumdan dolayı biliyorum hiç bir kötü alışkanlıkla aynı keseye koyamıyorum benim için en kötü alışkanlıklardan birisi Otomotik oynamak Otomotik oynayan kişi aç ölür aç Otomotik oynayan birisini bir gün Aç bıraksan sonra cebine Bin € koyup Şehir Merkezine göndersen yine Eve Aç döner Onun için cok önemli bir konuya dikkat çekmek istedim Gençlerimizi oyun Salonlarında gördüğüm zaman içim yanıyor Çok üzülüyorum bir Çare aklıma gelmiyor Vicdan azabı duyuyorum
Otomotik oynayan kardeşler Gelin şu kardeşinizin tavsiyesine uyun gitmeyin öyle Işıklı Kumar Salonlarına Otomotiğe Paranı atmadan önce şöyle bir düşün Bu Parayla ne yapabilirim Yapacağın öyle güzel şeyler var ki Düşündüğün zaman göreceksin Yuvanı kurtaracaksın Çocuklarını güldüreceksin Huzuru ve Mutluluğu yeniden bulacaksın benim gibi Türküsünü söyleyeceksin Otomotiklere Attım parayı.
Almanya
Ali-Şahin(Elbistanlı)
YORUMLAR
hayat dersi gibi güzel bir paylaşım...
yaşanmış acı dolu anların anlatımı hem düşündürdü hemde mutlu etti.
çünkü bir insan yaşamış ve sonuçlarını paylaşmıştı.
yazı hiç de kötü değil gayet güzel, akıcı sade anlaşılır bir dil.
geçmiş olsun diyelim başarılı çalışmalar kardeşim