- 1417 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Korkularıma Huzur Ver
Korkularıma huzur ver, tut kirpiklerimden ve cümlelerime sokul, gir kanına kafiyeli şiirlerimin. Gözlerinin yakasına yapıştırılmış bir paye taşıyorum göğsümün sol coğrafyasında. Ellerini kınalı bir kuzu misali ayrılığa kurban verme. Adak niyetine gözlerimi kurşunlayacak geceye, karanlığa izin verme
Uykularımın üstü açık kalmış bu yüzden gözlerimin gözlerine titrek bakışı ve sesini duyma heyecanı. Açım gözlerine, açım yüreğine. Kelamını yitirdi ruhum bir tesbih tanesi gibi dağılmış yüreğime yol ver sesinin kıyısından.Yüreğimi sıvazlayıp gözlerime üç kez, nefesime üç kez ve de ruhuma üç kez olmak üzere sevdanın abdestini alıyorum ve niyetleniyorum dudaklarının
kiraz öpüşüne
Ciğerlerindeki tüm soluğu içmek ve yetim koynunda huzurun dalgalarında
sabah ezanını beklemek.Üç öğün yüreğinin tokluğuna kelimeler dizerim
aç ruhuma. Beş vakit secdesinden sonra bir şükür duasına eklerim
gözlerinin bahara açılan gözyaşına. Cigerlerime kadar doldururum nefesini, şahdamarım kadar susarım sana. Çünkü aşk der her bakışın gözlerimin alevsiz yangınına
Yıkık bir kentin günahına diz çökmüş çocukluğum ve toprağa bıraktığı tüm
umutlarını bir zemheri bir asfalt yutmuş, kalanları tarumar yürek girizgahı unutulmuşcasına. Kirpiğine yasla ruhumun dehlizlerini ve kapı ardı
boşluğuna ıslak kelimeleri as ki, secdeye varan başım vurulmadan şah
damarım kıyılsın. Çek beni yastığımın altında kuru kalmış kemiksiz
acılarımın kabir azabından. Müsait bir yokuştan ağız dolu yalnızlıklar
kovarken al beni diz boyu cümlelerine. Uykusuzluktan değil yüreğime inme
bir hafakanlar basmış, ellerim karanlık guslet nefesimi nefesinle.
Saçları hiç okşanmamış bir kız çocuğunun dudağında bir yara, oysa kaç yaralı serçenin ağıdı saklı eteklerinde. Yüzündeki kavimler göçüne bedenimi sermişim çok mu, vur beni ayakkabının dibine. Kanat dudaklarımı dişlerinin arasında kalmış aşk ile.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.