- 435 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Kitap Yorumu
Bugün kitap yorumu yapmak istiyorum, şimdi bitirdim. Youtube’da takip ettiğim çok saygın, değerli Barış Özcan’ın da dediği gibi bitirdiğimiz işleri, projeleri sosyal medya aracılığıyla duyurmak vazifemiz, hayatıma biraz renk de katmak istiyorum doğrusu siyah,beyaz çizgiler biraz sıkıcı olsa gerek.
Öncelikle kendimi gerçekten tebrik etmem lazım, ömür boyu öğrenmek kavramları felan geziyor internette, tabi Da Vinci’nin de adı dolaşıyor sağda solda sürekli, bu işerde üstad ne de olsa. Yanında nokta kalmayabilirim ama ben de öğrenme meraklısıyım. Ne kadar hala konuşamasam da artık İng romanlar okuyup bitirebiliyorum, burada alkış sesleri yükselmesi lazım yalnız :)
Neyse, kendimce kendi espri şeyimi de yaptığıma göre şimdi bitirdiğim Katie’s Kitchen’ı yorumlarsam öncelikle bildiğiniz Yaprak Dökümü tadı vermiş. Katie adında kitabında baş rol aldı ana karakterin başından geçmeyenler kalmamış. Çocuğun babasının -aynı evde yaşıyorlar fakat hiç evlenmemişler- ölümünden başlıyor her şey. Sonra tecavüze uğruyor, ev değiştiriyorlar felan derken sonunda kadını timsahlar yutacak diye korkmadım değil, orası bir Türkiye değil ne de olsa... Yalnız kitap neredeyse hep acı, hep elem. Doğru düzgün hiç mi güzel bir şey gelmez başına? İş yerini açtı, son bir iki bölüm kala iş yerine ismi koydu bir de 1915 Almanyası, siyasi durumlar, çocuğu askerden de sağ salim döndü neyse ki ama bunları da saymazsak nerede elem orayı yazar inceden inceye nakşetmiş. -Bu fiili de ilk defa kullanıyorum, tebrikler :) -
Anlamadığım yerler de oldu hatta Katie’ye kötü davranan adamın son hallini merak ediyorum. Kesin yazar onu da öldürdü ama orayı ben kaçırdım, olsun artık o kadar da. Yalnız evde kim varsa hepsi ölü artık. Bence Katie’yi madem timsahlar yemedi hayaletler de kovalayabilirdi. Elbet bu işin dalgası ama anlıyoruz ki yazarın da psikolojisi Yaprak Dökümünün yazarınkinden iyi değilmiş.
Şunu da itiraf etmeliyim ki Katie’s Kitchen’da daha durgun bir anlatım beklerdim, bu kadar aksiyon normal bireye çok fazla, bu yönden şaşırttı beni. Hatta kitaba başlarken ne kadar sıkılacağımı hesap etmeye çalışıyordum, hastalık da girmeseydi araya eminim daha önceden bitirirmişim kitabı.
Sırada The Great Gastby var, sonraki sıralama da :
3.Jane Eyre
4 Da Vinci Code
5 Grave Concerns
6 Da Vinci’s Notebook -Da Vinci’nin kendi elinden -
7 Sheakspeare Hamlet
8 Nikola Tesla Colorado Springs Notes (1899-1900)
tarzında gitmeyi planlıyorum. Okuduklarımı burada paylaşıp beynimdeki bilgiyi diri tutmayı hedefliyorum.
Sabrınız ve ilginiz için teşekkürler. :)
YORUMLAR
"Kati'nin Mutfağı" anlamına geliyor İngilizcem pek âlâ iyi değil : )
Aslında yerli yazarlardan okumayı yeğlerim : )
"Ne kadar hala konuşamasam da artık İng romanlar okuyup bitirebiliyorum, burada alkış sesleri yükselmesi lazım yalnız :) "
Yer yer samimi ve içten esintili tebessüm oluşturan cümleler ile yazına renk katmışsın : )
İlgi ile takip etmeye devam yazılarını.
Tebessümle her daim.
Mühendis Hanim
Xanthi
Eleştiri oldukça daha da geliştirerek zirveye ilerleyeceksin.