- 458 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YÜREĞİMİZİN KAPISI
Victor Hugo, Kör Bir Ozan’a adlı şiirinde şöyle diyor:
Körler aydınlık bir dünya görürler karanlıkta
Gönül gözü açılır, gözler kapandığında.’
-Bu dizelerde olduğu gibi, gönül gözünden söz ederken, her birimiz anlatamasak da bir çok farklı boyutlara taşıyabiliyoruz. Bu yüzden aklımızın sesiyle bastırmaya çalışıyor olmamız bir gerçeği değiştirmiyor.Yüreğimizin sesi, zaman zaman yaşantımıza egemen olmaktadır.
Aslında bu, bize en doğal gelen, kimi davranışlarımızı yönlendiren, insan yanımızı öne çıkaran sesimizdir. Öyle ki, zaman gelir bir sesin söylediklerini ne aklımız alabilir, ne bilim onun sorularına bir yanıt getirebilir.
Şöyle ki:
Yüreğimizin sesiyle çılgınca aşık olabiliriz...
Bir başkasına koşulsuz ve tutkuyla bağlanabiliriz...
Kendi değerlerimizi koruma uğruna, tüm yerleşik değerlere karşı ölümü göze alabiliriz...
Tüm sevdiklerimizi geride bırakıp, bir ülkünün peşinde yıllarca kalabiliriz...
Hangimiz ne kadar süre direnebiliyoruz yüreğimizin sesine?..
Direnmek de ne ki?.Bir.Susan Tamaro çıkıyor, Yüreğinin Götürdüğü Yere Git diyebiliyor. Yapmaya değecek olanın, içimize yapacağımız yolculuk olduğunu, o özgün çağrıya kulak vermemiz gerektiğini kitap boyunca vurguluyor.
19. yüzyılın ünlü İngiliz ressamlarından William Holman Hunt’un, bir bahçeyi anlatan tablosu Londra Kraliyet Akademisi’nde sergileniyormuş. Hunt’un , Evrenin Işığı adını verdiği bu tabloda, gece elinde bir fenerle bahçede duran, bilge görünüşlü bir adam varmış. Adam öteki eliyle bir kapıyı vuruyor ve içeriden sanki bir yanıt bekliyormuşçasına duruyormuş. Tabloyu inceleyen bir sanat eleştirmeni Hunt’a sormuş.
-Güzel bir tablo doğrusu, ama anlamını bir türlü kavrayamadım. Adamın vurduğu kapı hiç açılmayacak mı? Ona kapı kolu çizmeyi unutmuşsunuz da...
Hunt gülümseyerek
-Adam sıradan bir kapıyı vurmuyor ki, demiş.Bu kapı bir yüreği simgeliyor;ancak içeriden açılabildiği için, dışında bir kol gerekmiyor.
Ressamın yanıtı, ister istemez bana şu soruyu düşündürdü:
-Bir kapı olarak simgelenen yüreğimizi, kimlere ve ne zaman açıyoruz?
Bir sözcük, bilinç dışı döküldü dudaklarımdan:
Sevgiye !..
Sanırım bu kavram, yüreğimizin kapısını açan anahtar sözcük olabilir.
Ömrümüz boyunca o kadar çok insanla tanışıyor, sayısız nedenlerle birlikte oluyoruz ki...Kimi ilişkiler kısa bir görüşmeyle naktalanırken, kimi de gözlerimizi sonsuza yumuncaya değin sürüyor. Oh her zaman ilgi duyduğumuz, sıcaklıklarını içimizde duyumsadığımız insanlar, yakınımızda ya da bizden çok uzaklarda bulunsalar da, sevgilerini her zaman yüreklerimizde taşıyoruz.
Sevgiye her zaman kapımız açık oluyor. Bu sevgiyi ister aşk, ister kara sevda, ister dostluk, isterse tüm varlıklara duyulan bir hayranlık diye nitelendirelim, sonuçta önemli olan bizim bu duyguya olan yaklaşımımızdır.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.