KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 1286 Okunma
- 15 Yorum
- 2 Beğeni
İKİSİ DE İMAM…
Aslında bu günkü haberleri izlemeseydim bu yazıyı belki de hiç yazmayacaktım.
Peki ne vardı bu günkü haberlerde? Pek çok şey vardı ama benim için bir haber diğerlerinin hepsini solladı.
Daha Çanakkale yakınlarında meydana gelen 5,3 şiddetindeki bir depremle bir çok köyün harabeye dönmesi ile ilgili olarak ‘’ Hey Ya Rabbim. Japonya’da 9 şiddetinde deprem oluyor, ama gel gör ki bizim 5,3 şiddetindeki depremimiz kadar zarar vermiyor. Sen bu ülkeyi daha büyük depremlerden koru’’ Demiştim ki hemen akabinde bizim ilçedeki rezaletin haberi geldi. Yani diğer haberleri sollayan haber. Yani asıl deprem haberi.
Ümraniye- Sanayi Sitesi Camiinde yaşanmış olay. Olay dediğim şey de imamın vaazı ve tabii ki vaazın konusu. Tam anlamıyla bir felaket. Gerçek manada bir fitne…
O vaazın konusuna ve o caminin imamının neler anlattığına geçmeden önce ben sizlere geçen Cuma Kadıköy’de Rıhtım - III. Mustafa Camiinde, cami imamı hangi konuda nasıl bir vaaz verdi onu anlatayım ki ‘’İkisi de İmam’’ Başlıklı bu yazımdaki ayı ilin iki ayrı ilçesinin iki imamı arasındaki farkı sizler de görün.
Geçen Cuma Günü Kadıköy’deydim. Camiden içeri girdiğimde namaza yaklaşık bir saat olmasına rağmen cami neredeyse dolmuştu ve imam da daha yeni başlamıştı vaaza. Vaazın konusu israf idi.
Kendi kendime ‘’ Helal olsun hocam. Çok güzel ve anlamlı bir konu yakalamışsın’’ Dedim. Bu arada can kulağı ile imamı dinliyorum. İmam gerçekten de mükemmel bir şekilde ve süper örnekler vererek konuyu anlatıyor.
Kredi kartlarına yüklenmekten tutun da hayatımızın bir parçası olan moda ve marka tutkusuna kadar; zaman israfından tutun da ekmek, su israfına kadar; kürk uğruna hayvan katliamından tutun da hoyratça katlettiğimiz doğaya kadar aklınıza gelebilecek her türlü israfı anlatıyor da anlatıyor. Anlatısını tabii ki yer yer ayet ve hadislerle süslüyor.
Bu kısımları uzun uzun anlatmayacağım ama bir husus vardı ki işte onu anlattığında neredeyse yerimden kalkıp gidip adamın alnından öpecektim.
Kadıköy Rıhtım III. Mustafa Camiinin imamı dedi ki:
-Muhterem Cemaat !
Bazen bazı hoca tipli şarlatanlar insanları ‘’ tabiri caizse tam anlamıyla gaza getiriyorlar. İnançlı saf insanlar da o gazla kollarındaki bilezikleri, bankadaki paralarını, hatta oturdukları evi satıp kendileri kiraya çıkarak sözde Allah yoluna harcamak amacıyla bu şarlatanların kurdukları vakıflara, derneklere, tekke ve dergahlara bağışlıyorlar. Bu haramdır. Allah hiç bir zaman bizden böyle bir infak ( Allah yoluna harcama) beklemiyor.’’
Tam olarak içimden ‘’ Peki hocam siz hep Hz. Ebubekir’i örnek olarak gösterip kendisi bir hasıra sarılmış vaziyette namaz kılarken tüm malını mülkünü sadaka olarak cihada giden orduya bağışladığını, kendisine ‘’ kendin ve ailene ne bıraktın?’’ Diye soran peygamberimize de ‘’ onlara da Allah ve Resulünü bıraktım’’ Dediğini anlatıp durmuyor musunuz. Şimdi bu söylediğiniz daha önce o anlattıklarınızla tezat değil mi?’’ Diye sormayı düşünüyordum ki Hoca sanki içimi okudu.
- Şimdi diyeceksiniz ki: Hocam ! Bize hep ‘’ Aileme Allah ve Resulünü bıraktım’’ Diyen Hz. Ebubekir’i örnek olarak gösteren sen değil miydin’’
Evet bendim…Ancak Hz. Ebubekir, Hz. Ömer, Osman, Ali..Bunlar istisna insanlardır. Siz Hz. Ebubekir olamazsınız. Hz. Ebubekir olmadan onun yaptığını yapmanız sadece ve sadece gösteriş olur ki Allah gösteriş için yapılan hiç bir şeyi hoş karşılamaz. Allahın hoşuna gitmez evinizi satarak çoluk çocuğunuzla kirada oturup yoksulluk çekmenizi. Çoluk çocuğunuzun rızkını ‘’Allahın rızası ‘’ diyerek birilerine vermenizi Allah asla kabul etmez.
‘’Ah be hocam…Şu vaazın ne kadar kıymetli. Ne kadar önemli bir bilsen…Keşke tüm camilerde bu gün bu vaaz, bu şekliyle veriliyor olsa’’ Diye düşünmüş ve sonrasında da Cuma günkü bu olayı kaleme almayı tasarlamıştım ama sonra araya başka şeyler girdi, ‘’Hele az daha beklesin bakalım bu konu’’ Dedim. Az bekletmemde de bir hayır varmış demek ki.
Evet..Şimdi de aynı gün benim yaşadığım Ümraniye ilçesindeki Sanayi Sitesi camiinde neler yaşanmış ona bakalım. Ama bakmadan önce bir soru sormalıyım: İmam 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi bir kamu görevlisi değil midir? Bir kamu görevlisi açık ve net bir şekilde görev alanı içinde siyaset yapabilir mi? Daha da açık konuşacak olursak Camide siyaset yapılır mı?
Bu soruların cevabı ilgili kanunda açık açık belirtilmiştir. İmam veya herhangi bir devlet memuru açık açık bir siyasi partinin sözcüsü gibi hareket edemez. Hele hele de camide siyaset yapamaz. Ama gelin görün ki bahsettiğim imam görevli olduğu camide çok açık ve net bir biçimde siyaset yapıyor. Siyasetten de öte terbiyesizlik yapıyor. Nifakçılık yapıyor. Camide resmen günah işliyor.
Bahsi geçen imam aynı gün 03.02.2017 Tarihindeki vaazında Nisan ayında yapılacak referandumda ‘’Hayır’’ oyu kullanacak olanları hedef alarak bir sürü cümle sarfediyor. İşte onlardan bazıları :
“Kötüye gidiyor işler diye esnafın moralini bozmaya çalışıyorlar. İşler kötüye gitmiyor, iyiye gidiyor, kötüye gidiyor diyenlere bakacaksınız”
“Bugünkü Hayırcılar, kimdir bunlar? Dünyanın en büyük havalimanını istemeyenler. Yavuz Selim Sultan Köprüsü’nü hazmedemeyenler. Gözünüze dizinize dursun. Durmasın gözleriniz dizlerinize aksın. Utanmadan gezsin onlar. İşte bunlara karşı çıkanlar Marmaray, Avrasya ve Esenler istemeyen Hayırcılar bunlar işte Hayırcılar…”
‘’Kimlerdir hayırcılar? 15 Temmuz’daki bu milletin iradesiyle, bu milletin istikrarıyla oynayan katiller bunlar. Faturayı ödesinler o faturayı”
İmamın resmen siyasi propaganda yapması üzerine cemaatten bir kaç kişi ‘’Hocam burası cami. Biz buraya namazımız kılıp dua etmeye geldik. İçimizde ‘’Hayır ‘’ diyecek insanlar da var. Yapmayın böyle. Şeklinde tepki verince imam ‘’ “Biz Hayırcılara da saygılıyız Evetçilere de saygılıyız. Herkes hürdür iradesini söyler, fikrini söyler. Size bir şey dediğimiz yok”
Yani benim şu edebiyat sitesine bile sokmak istemediğim ama maalesef - gücümün ötesinde olduğu için- engel olamadığım ‘’Evet- Hayır’’ Olayını bir caminin imamı getirip ‘’Allah’ın evi’’ dediğimiz ibadethanemizin içine sokmuş. Çok yazık..
Yıllar önce bir müdürümüz genel seçimler öncesinde bütünleme sınavlarında da başarılı olamayan öğrenciler için ek sınav hakkı verilince ‘’ Bu bir seçim yatırımı’’ Demişti de adamcağızı Şırnak’a sürgün olarak göndermişlerdi. İşte Cuma günü Ümraniye’de bir camide yaşanan o olaydan sonra ilk aklıma gelen ‘’ Sen bu cesareti nereden alıyorsun hoca !’’ olmuştu. Ama haberin sonunda öğrendim ki zaten yaşı geçmiş olan bu adam yaş haddinden alel acele emekliye sevk edilmiş. Bu da bir şey…
Uzun sözün kıssası geçtiğimiz Cuma iki ayrı camide iki ayrı imam vaaz verdi. Birinin alnından öpmek geldi içimden. Diğerine de sormak istedim: 15 Temmuz ve ertesinde iki oğlum da meydanlarda ellerinde bayrak nöbetteydiler. Ancak şimdi büyüğü hayırcı, küçüğü evetçi. Hocam ! Bunlardan hangisini evlatlıktan reddedeyim sence?’’ Diye.
Gerçi cevabı belli bir soruydu bu ama yine de karşısına geçip, gözlerinin içine bakarak sormak isterdim.
Son olarak şunu söyleyeyim:
Gerek sosyal medyada gerekse kahvelerde, lokallerde, derneklerde, gazetelerde tv de vs. yapılan şu evet- hayır kampanyaları inanın bana hep ters tepkiye sebep oluyor. Evet oyu kullanmayı düşünen vatandaş hayır için çalışıyor ( Bu imam örneğinde olduğu gibi.) Hayır oyu vermeyi düşünen evet için çalışıyor hiç farkında olmayarak..
Neyse…
Ben her zaman olduğu gibi yine yapılacak olan referandumun vatan ve milletimizin yüzünü güldürecek bir sonuçla sonuçlanması dileklerimle sözlerime nokta koyuyorum.
NOT: Umarım bu yazıdan ‘’ Vaaay Sami hoca da hayırcıymış.’’ Ya da ‘’ Sami Hoca da evetçiymiş’’ şeklinde bir sonuç çıkarmaz hiç kimse.
YORUMLAR
birde şu halifeleri Allah aşkına sürekli sürekli böyle her dara düştükleri yerde ortaya koymasınlar. Allah ve Rasulü mallarınızı ve canlarınızı koruyun der. ama o süreç başka bir yaşanmışlıktı tabi.
islam tarihi uçsuz bucaksız bir okyanustur.onlar bütün hakların ayaklar altında çiğnendiği bir dönemde olmayan medeniyeti kurmuşlardır. elbetteki Aliler Ebubekirler Ömerler Allaha ulaşır ve onların yerlerine taklidi dahi gelemez. çünkü onları hz Muhammed eğitip kuranla terbiye etmiştir.
ama bunu yazarken şunu da not düşmek gerek:unutulmamalıdır ki onlarda birer kuldur ve hesaba çekileceklerdir.
ayrıca o evlerinizi satın ifadesi pislik bir tuzak ve teröre destek ifadesidir.hala bu gün bile o söylemi ifade edeni derhal indirmek lazımdır ve hatta farz derecesindedir neredeyse.ki bu konu iğrenç bir mesele ve tek cümle olsun yazmak gelmiyor içimden şu an.
din istismarcıları...........tövbe ya Rabbim.
hürmetler
Mehtap Yıldız tarafından 2/7/2017 9:15:00 PM zamanında düzenlenmiştir.
çok fazla ilginç gelmedi bu konu nedense.sizi rahatsız etmiş belli fakat benim aklımın almadığı tek şey her şeyin İslamla bağdaştırılması.
ben yazmamanızı arzu ederdim açıkçası, fikrim bu. bu ülkede leb desen leblebi dine bulaşır çünkü.
yorulduk artık gerçekten. nefret geldi okumaktan da izlemekten de yorum görmekten de.
bilende şeytanı taşlıyor bilmeyende. ha bunu demişken az önce haberlerde birisi Kabeyi yakmaya kalmış diye izledim.ne kadar doğru ne kadar yanlış tartışılır tabi ama ben öyle izledim. benim güzel Rabbim evini kundaklamaya kalkan bu adama hiç dokunmamış.
hoş Kabeyi yaksa da o yine dokunmazdı ya o adama çünkü onun belli bir hesap günü var.ve o hepimizi bekler ve ne muhteşem bir sabrı vardır benim sevgili yaratıcımın.
bilemem o imam kimdir nedir necidir ama şundan eminim siz on yedi milyona ulaşmış olan bir metropol deki mevcut bir iğneden bahsediyorsunuz. iğne diyorum çünkü cidden öyle samanlıkta buradayım diyen bir iğne bence.onun demesiyle kimse fikrini değiştirmez hocam rahat olun.fitnede çıkmaz bundan da emin olun.
bakın siz bile doğruyu yanlıştan bertaraf etmişsiniz işte.
peki imam diye hata yapamaz mı hocam? bu arada o kenar mahallelerde imam değil hoca diye hitab ederler bizde size öyle hitap etmişiz onu far ettim şu an.(.
her şeyden önce o bir insan. Allah buyuruyor ki biz onların ilimlerini alıp öyle cezalarını veririz. yani cami açılım olarak toplanmak yeridir. ve aslında camilerde ayaklarını uzatıp sohbete dalan nice insanlarda görürüz malumunuz. o kadar korkunç yanlışlar mevcut ki bırakın en büyük hata bu olsun.
öğrencisini taciz eden din kültür hocasını hatırlayın. ilahiyatlarda nice dinsiz hocalar yüzlerce öğrenci yetiştiriyor bakın onları kaleme alın.eleştirin.fikirlerini savundukları tezleri çürütün. bir konuyu savunmak için illada islama tarihi ve kurana harf harf hakim olmaya gerek yok, doğruyu bilmek kafi.
bu kenar mahallede taş çatlasın bi yüz kişinin katıldığı bir cumadır adım gibi eminim.ondan fitne çıkmaz hocam müsterih olun.fitnenin ana merkezi sosyal medya.
bunları topyekun toplasak alemde ibadetin rengini dahi düşleyemeyiz ne acı. ayrıca hoca demek beni çok kızdırıyor. yani şöyle bir algı var hoca sadece camide cübbe giyip namaz kıldırır. yok böyle bir şey. bu gün bi hastaneye gidin bütün hekimler birbirlerine hocam diye seslenirler. sağlam bir din bilginiz varsa eğer sizde geçip namaz kaldırabilirsiniz örneğin.
bahsettiğiniz şahıs belki geçmişinde korkunç dönemler yaşamıştır bilemem. düzenin çarkında sürünmüştür belki. evladı zulüm görmüştür örneğin. mesleğinden edilmiştir belki. ki o dönem ilahiyatlardaki yaşanan zulmün açık kanıtları var elimizde.imam hatipliysen eğer üniversite kapıları kapalıydı.iş yoktu. bürokraside asla olamazdın.
yaniyarası vardır belki onuda dinlemek lazımdır bence.
mesela ben yabancı şarkı dinliyorum diye sosyal medyada bir ilahiyatçı hoca bana sapık dedi.
ben yabancı şarkı dinleyince sapık mı oldum peki. o onun eksikliğidir diye düşünüyorum. çalgı beni isyana sürükleyip kötü yola sevk etmiyorsa bana neden zarar versin ki.
osmanlı zamanında müzikle delileri tedavi ederlermiş örneğin.
bakın siz imam diyorsunuz ben ilahiyat hocasından bahsediyorum. yani sıradan bir memur sınıfında görülen ve yaşı da geçkin olan bu insanın en kötü örnek davranışı bi "evet"olsun bence.
hanımın çiftliği romanındaki o kabak hafızı da hatırlatırım size.sarhoş sarhoş göbeğini kaşıyıp kadını eve alan o imam. bu gün edebiyattaki en yerleşkin eserlerden biri değil mi? yani bu kadar uzatmamın sebebi sizin siyaseti camiye sokmuş dediğiniz bu zatın ne kadar çok yoğun bir zarar verebilir ki düşüncesinin aklımda büyümesinden dolayı. yıllara uzanmış böyle bir algıda mevcut.
neler yaşandı bu ülkede hocam. din devlet işi ayrıldı diye yöneticide dinsiz mi olmalıydı.din devlet ayrı derken hep bunu yaşadık yıllar boyu. oysa ben size şuraya Kuranı Kerimde yaklaşık yanlış hatırlamıyorsam altmış veya yüze yakın siyasi ayet yazabilirim.
hz peygamberden örnekler verebilirim.
avrupaya gitmek nasip olursa eğer cidden bi araştırma yapacağım inş. bakalım onlarda kendi din adamlarıyla ve dinleriyle bu kadar uğraşıyorlar mı diye.
velhasıl bi kesimin Osmanlıyı molla olarak bir diğer kesimde Atatürk"ü içkici bir ayyaş olarak lanse etmesiyle yüzleştik bu yaşa dek. artık gerçekten yeter. bu ülkede her kim olursa olsun özgürce fikrini beyan edip demokratik hak ve yine özgürlükler ile yaşama hakkına sahip olsun.
Kabeyi yıkana yakana Allah karışmıyor.bizlerde gönüllerimizi harabeye çevirenlere eyvallah diyerek geçiyoruz.
vatan haini olmayan her fert kendi fikrini özgürce beyan edip düşüncelerini savunma hakkına sahiptir. islam ve kuran bunu emreder.
camiler değil,çocuk eğitimi verilen yerlerdeki tehlikeye dikkat çekmek lazım yazdıklarımın özeti bu aslında.
son şunu da yazayım öyle çıkayım hocam.yeğenim cerrah paşa tıp.fak.ikinci sınıfta okuyor. bi iki üç hafta önce ziyaretime geldi.konuştuk öyle dersler nasıl falan vs.hocaların anlatımından söz açılınca
"biliyor musun teyze, ateist hocalar dersleri daha iyi anlatıyor " demez mi.
susuyorum artık.
Mehtap Yıldız tarafından 2/7/2017 9:06:53 PM zamanında düzenlenmiştir.
sami biberoğulları
Öncelikle yorumunuza bu kadar uzun zaman sonra cevap verdiğim için özür diliyorum.
Biraz yaşlılık, biraz çeşitli başka sorunlar derken bu güne kaldı.
Pek çok noktada haklısınız. Bazı meseleleri temcit pilavı haline getirmenin bir anlamı yok. Ancak insanız. Bazen gerek yazılı ve sözlü basında gerek sosyal medyada karşımıza çıkan konular üzerine artık kabak tadı verse de yazmak zorunda kalıyoruz.
Uzun ve anlamlı yorumunuz için tekrar teşekkürler.
Ya iste oy neden kapali yerde kullanilir herkes ozgurce kendi gorusunu tatbik etsin diye.
Evet mi hayir mi?
Ne olursa olsun hayirlisi olsun derken bile hmmm hayir-lisi dedi dersek bu isi kokusu cikar
sami biberoğulları
Buluttan nem kapıldığı şu günlerde o iki kelimeden uzak durmak lazım.
Selam ve sevgilerimle.
Çıkarmadan olmaz.Mutlaka bir sonuç çıkarmak lazım.Sahi Sami Hocam;Sen Hayırcı mısın yoksa Evetçi mi?Neden sordum biliyor musun?80 öncesi.Karışık bir ortam.Ramazan.Yaz günü.Bütün arkadaşlar hem beş vakit namazı kılıyoruz hem de gece Teravihe gidiyoruz.Bir gün konuşma esnasında arkadaşın biri ne dese beğenirsin?Arkadaşlar dedi;Benim içim Şeytan kemiriyor.Camiden içeri adımı mı atmadan aklıma;Ulan bu Hoca acaba bizden mi Erbakancı mı?Vallahi içim içimi yiyecek yahu.Şuna bir söz söyleyin de ben bu kuşkumdan kurtulayım?Gerisine gerek yok sanırım.Selamlarımla..
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
Değerli hocam...
Ben iki imam arasında bir fark göremedim...
İkincisinin yaptığı 'siyaset' birincisinin Hz. Ebubekir'i örnek göstererek vazettiği Müslümanlığın bugünkü bir hassasiyet ve sorumluluk bağlamında ifadesi...
Bu hassasiyet ve sorumluluğun 15 Temmuzdan sonra evrildiği 'yaşamsallığın' bilincinde olunması, ikinci imama yapılan muhalefetten anlaşılan tahammülsüzlüğün nedeni...
Yani, 15 Temmuzun bilincindeyseniz, ikinci imamın hassasiyetinin bilincindesiniz, demektir...
[Hz. Ebubekir olsaydı daha mı farklı davranırdı?]
Değilse, değil...
Dolayısıyla, bu ve benzeri yazılar, bir nevi samimiyet testidir...
Hadi, yine de yazalım; bir nevi mantık, muhakeme, samimiyet, hatta vicdan testi...
[Bu yazıyı böyle bir hassasiyetle yazdığınızı sanıyorum...:))]
Ne var ki, bugünkü 'atmosferin' en önemli nedeni ve sonucu, yaşanan dramlardan (terör, kalkışma, tahammülsüz siyaset...) önce, bu ortamı doğuran aynı riyakar, vicdansız mantık ve muhakeme anlayışı...
Akıl tutulması...
Bu durumun (atmosferin) mantıkla, muhakemeyle, samimiyet ve vicdanla ne yaman bir çelişki arz ettiğini, tarih okumalarında ve/veya özellikle başka ülkelerin tarihine ilişkin toplumsal depremleri konu alan filmleri izlerken çok somut olarak görürüz...
[Mesela, Ölüm Tarlaları filmi...]
Uzağa gitmeye gerek yok... İşte Suriye gerçeği!...
İnsanlık adına utanmıyor, üzülmüyor ve "Aptallar!..." diye tepki vermiyor muyuz?...
Neyi anlatmaya çalıştığımı aktarabildiğimi sanıyorum...
Değerli hocam, sizin bütün toplumsal yazılarınızda bu hassasiyetin vurgulandığını düşünüyorum...
Ne denir: "Öfke gelir baş kızarır, öfke gider yüz kızarır"...
Selam ve saygılarımla.
sami biberoğulları
Bayağı bir geciktim özür dilerim.
Çok kısa olarak şunu ifade edeyim.
Camilere siyaseti sokarsak, buna da 15 Temmuz bilinci filan dersek, bir gün çıkar bir İbni Mülcem '' Hüküm senin değil, Allahındır ya Ali'' Diyerek Ali'leri şehid eder.
Şahsi kanaatim odur ki camiler - her ne olursa olsun- insanların birlik ve beraberlik duyguları içinde cem olmaları gereken yerler olarak kalmalıdır.
Selam ve sevgilerimle.
Yazının tümünü okumadım , videodan da haberim var izlemedim
Madem öyle ne işim mi var bu yorumda?
Şöyle ki bana sürpriz olmadı bu yaşananalar dahası da gelecek Allah beterinden korusun, Allah'ın evine şeytanı sokan Müslümanlara yazıklar olsun, Secdeye şeytanla varanlara yazıklar olsun.
Gördün mü, o hesap ve ceza gününü yalanlayanı!
(2-3) İşte o, yetimi itip kakan, yoksula yedirmeyi özendirmeyen kimsedir.
(2-3) İşte o, yetimi itip kakan, yoksula yedirmeyi özendirmeyen kimsedir.
Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki,
Onlar namazlarını ciddiye almazlar.
Onlar (namazlarıyla) gösteriş yaparlar.
Ufacık bir yardıma bile engel olurlar.(Maun suresi)
rehberi şeytan olanlardan Allah'a sığınırım demek için.
aklıma gelmişken oy namustur oyunuzu neden bu kadar açık ediyorsunuz ki? Hayır ya da evet kime ne kimi niye ilgilendiriyor? Ne çıkara çıksın ardı tufan zaten.
Filiz Şahin. tarafından 2/7/2017 12:44:34 PM zamanında düzenlenmiştir.
sami biberoğulları
İşte onu ben de anlamıyorum.
Oyun açık edilmesi aslında tepkileri de beraberinde getirir. Dolayısıyla da fayda yerine zarar doğurur kanaatindeyim.
Selam ve sevgiler.
İmam O....sa, cemaat ne yapar dı?
İlahi hocam!
Sanki hükumetin işi değilmiş gibi yol yaptı, tünel yaptı, fassirik yaptı, fossirik yaptı!!!
Şimdi o kunuları uzuuuuun uzadıya anlatmadan!
O sanki beni mi görevim? Tabii ki yapacak. Bunca vergiler nerelerde harcanacak?
Beceremeyeceklerse bana devretsinler bak nasıl yapılıyormuş görsünler!!!
Ben tamamen siyasi düşünerek şunu söylüyorum.
Geçenlerde Facebook denen o kalemşörlerin çok ça yazı yazdıkları(Kalıplaşmış) yerde dünyanın pisliklerinin ve ülkemizin istenmeyen adam(!)larının resimlerini bir çerçeveye koymuşlar ve altına da '''Bunlarla beraber HAYIR diyenler vatan hainidir!!!''' Ben hayırcıyım ve vatan hainiyim!!!!! Yani özellikle ben VATAN HAİNİYİM!!!!!!!!!!
Şair bir arkadaşım da yazmış ki;
Solcular, Komünistler, Aleviler, Ateistler, yarım dinliler, pkk lılar, Amerikalılar, Fransızlar, İngilizler, Yunanlılar, ve fetöcüler de Hayır cı....
Ama şiirlerinde de o kadar güzel şeyler yazıyor ki akıllara durgunluk verir.
Birlik beraberlik ve kardeşlik duyguları vurgulayan birisinden bu sözleri duymak çok kötü bir duygu.
Şimdi bunları da açıklamayacağım ve sadece şunu soracağım!
Ağabey ben ÜLKÜCÜYÜM ve HAYIR cıyım eğer sende bana bunları bilerek '''Evet sen '''evetçi''' olmadığın için hainsin, çünkü beraber ce Hayır oyu verenler bu Milletin ilerlemesine karşı çıkan hainlerdensin''' dersen söz veriyorum bir daha bende hiç bir partiye oy vermeyeceğim.
Yazı çok güzel di.
Selam ve saygılarımla.
sami biberoğulları
Şu uzun yorumunun sadece bana sorduğun kısmına cevap vereceğim.
Dikkat edersen yazımın içinde iki oğlum olduğundan, bunlardan birinin evetçi, diğerinin hayırcı olduğundan bahsetmiştim.
Her iki oğlum da canımın bir parçasıdır. Kullanacakları oy da benim nazarımda değerlidir.
Umarım soruna cevap olmuştur.
Ben arkadaşlarımı dün hangi kriterlere göre seçtiysem bu gün de aynı kriterlere göre seçiyorum. Evetçi ya da hayırcı olduklarına bakarak değil..
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
İMES CAMİ İMAMI YANLIŞ KONUŞMAZ KARDEŞ..
SEN YANLIŞ ANLAMAYA ACELE EDEREK HATA YAPMIŞSIN..
ARTIK İMAMLAR ALTIN SARRAFI..
SEN DAHA CANDAN DİNLEMEDİĞİN İÇİN VE AKLINDA MAYANDA
MAKARA KAYNARKEN ELBETTE HAKİKATE ZAVALLI KALACAKSIN
EY DÜNYADA HER YOLU MAKARAYA SARIYORLAR ECNEBİLER..
DİKKAT VE HUŞU İÇİNDE DİNLESEN BIRAK BÜLBÜLÜ SOHBETİ EŞEK ANIRSA
BU SAZI SUZANI CEVAHİR SANARSII YA
sami biberoğulları
Öncelikle yazımı okuyup yorum yazdığın için teşekkür ederim.
''İmes Camiinin imamı yanlış konuşmaz'' Demişsin. Öyle anlaşılıyor ki yazımı tam olarak anlayamamışsın. Zira ben o imamın konuştuğu şeylerin doğru ya da yanlış olduğunu tartışmadım.
Diyelim ki söyledikleri doğru. '' Her söylediğiniz doğru olsun ama her doğru her yerde söylenmez'' Diye bir kural vardır. O zâtın söyledikleri doğru olsa bile cami, bunu söyleme mekanı değildir. Zira camiler siyaset arenası değil insanların ibadet yaptıkları, Yüce Yaratana dua ve niyazda bulundukları yerlerdir.
Öte taraftan İmes Camiinin imamını candan dinlemediğimi söylemişsin. Evet dinlemedim. Daha doğrusu dinleyemedim çünkü o camide değildim. Aynı gün bir başka camide bir başka imamı can kulağı ile dinliyordum.
Ben basına yansıyanlar üzerine bir yazı yazdım. Eğer sen '' İmam öyle bir şey konuşmadı. İşin aslı şu şekildedir'' Diyorsan, buyur aslını yaz, hemen düzeltme yapıp yayınlamazsam o zaman bana ne diyeceksen de.
B en imamlarımızı huşu içinde dinlerim. Zira 13 sene imam-hatip liselerinde öğretmenlik yaptım ve yüzlerce imam yetiştirdim.
Kısacası: '' Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan gibidir.'' Hadis-i şerifi mucibince haksızlık olarak gördüğüm bir konuda susmadım. Siz bu olay hakkında daha farklı bir bilgiye sahipseniz buraya yazmanızı özellikle istirham ediyorum.
Selam ve saygılar.
Sami hocam referandum ülkemiz,milletimiz için hayırlara vesile olsun selam ve saygılarımla..
sami biberoğulları
Ben ''Hayırlara vesile olsun'' Bile diyemiyorum içinde ''Hayır'' geçtiği için. Ülkemiz için en faydalısı ne ise o olsun diyelim.
Selam ve sevgilerimle.
Sanırım bu ülke de en zor şey din adamlığıdır. Düşünüyorum da gerçekten adamların işi çok zor. Çünkü herkes mikine göre din adamı arıyor. İmam; Dinde zina, içki, kumar vs haramdır deyince, vaaaay yobaz gerici deniliyor. Din adamları (entelektüel anlamda ) donanımlı değil denilip eleştiri yapılıyor. Hatta din adamlarının çağın gerisinde kaldığı söylenip ülke sorunlarına gündelik konulara değinmemesinden şikayet ediliyor. Bir din adamı da kendi siyasi düşüncesini söyleyince kıyamet kopuyor.
Eh, bu imam da kendince ülke meselelerine dönük fikrini söylemiş bu seferde vaaaay din siyasete alet ediliyor deniyor.)))))))))))
ilahi hocam nereden bulursunuz bu tür konuları.)))) Şaka bir yana imam, din öğretilerinin dışına çıkmamalı. Çünkü imamlık makamı önemlidir ve peygamber efendimizi temsil eder. O makam da olan kişi makamın ağırlığının farkında olmalıdır. Dolayısıyla imamlık makamı siyasete alet edilemez. Bu nedenle de sözü edilen imam eleştirilmeli ve hatta hakkında yasal işlem yapılmalı ama sadece bu nedenle.
Ha! bu arada az önce izlediğim bir haber aktüel programından öğrendim. Yarı monarşiyle yönetilen İngiltere; Geçmişten gelen siyasi ilişkilerin normal seyrinde ilerlemesi için Türkiye’ye parlamenter sistemi önermiş!?!))))))))))))))))))))
Saygı sevgilerimle.
sami biberoğulları
Bir öğretmen olarak derse girip sınıfın kapısını kapattıktan sonra o sınıfta ne anlatacağınız tamamen size ve vicdanınıza kalmış bir şeydir. Gerçi müfredatınızda ne anlatacağınız bellidir ama yine de ''Kim sallar müfredatı'' Diyerek Tarih yerine siyaset, Matematik yerine siyaset yapabilirsiniz.
Eğer derslerimde Tarih değil de siyaset yapmış olsaydım inan bana bu gün yüzlerce, binlerce bir siyasi görüşün militanını ya da taraftarını diyelim yetiştirmem mümkündü. Ben siyasi taraftar yetiştirme yerine insan yetiştirmeyi tercih ettim.
Okullar böyle olmak zorunda olduğu gibi camiler de böyle olmak zorundadır. Camilerde siyasi taraftarlar değil insan yetiştirilmelidir.
Selam ve sevgilerimle.
ikisi de imam
demişsiniz ya Hocam
biri imam değil :)
o sözleri sarf eden bir zavallının arkasında namaz olmaz
olsa da kabul olmaz en azından böyle der alimler bildiğimiz bu
imamet çok derin ve çok kadim mutlaka bilinmesi gereken bir konu
imamın vasıfları nelere haiz olması gerektiği ne şartlarda imamet görevini yapabileceği
dedim ya uzun bir konu çünkü Ruhbanlık sınıfı İslamiyette yoktur Hristiyanlıkta vardır
ve arkasında namaz kılacağınız insan bilgisi duruşu asaleti
ve fikriyle topluma örnek olması gereken şahıstır
bu konular yüzyıllardır yazılıyor dile getiriliyor sonuçta eline bir kağıt tutuşturulup camiye siyaset sokan insanları hainlikle suçlayıp zan alan bir müfteriden de imam olmuyor
bu tip imamların hepsini milli eğitimde müdür yaptılar bu nasıl kalmış orada?
yaşlı olduğu için sanırım :)
konuyu dağıtmayayım çok hayırcı gördüm bugün kendimi sanırım hainim :)
evet dersem de tek adamcı olacağım maksatları toplumu bir daha bölmek ve kutuplaştırmaktı kafaları karıştırmaktı helal olsun sonunda bunu da başardılar tüm siyasiler
zaten oy moy vermiyordum hiç bir partiye referandumda sandığa da gitmem sanırım
ne diyelim Allah akıl fikir ve selamet versin tüm kullarına
bu imamlık konusunu da yazın Hocam hz. Alinin hz. Ebubekirin imamlığından yıllar geçtikçe nasıl geriye doğru evrildiğimizi kimlerin arkasında saf tuttuğumuzu da yazın
en içten sevgi ve saygılarımla Hocam
-Ezrak Rahel-
yorumunuzu okuyunca tebessüm ettim. Evet Milli Egitimde durum hakket boyle. Sube müdürleri, Okul Müdürleri, Müdür yardımcılarının çoğu böyle. Hatta bu yuzden Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine ücretli Ogretmenler girer oldu. Unutmuşlardıŕ onu ya da vardır gideceği daha iyi bir mevki yolunu yapıyordur.
Sami Hocam kizmayın ha
Aşkar hocamin yorumuna cevap yazdim diye:)))))))))) dayanamadim ne edim. Yarama dokundu Aşkar Hocam.
geceniz guzel olsun ikinizin de
Saygi ve selam ile.
Aşkar
görev icabı okullara gidiyorum sağlık taramasına
çoğu müdür öyle bunu koalisyon döneminde diğer partilerde yaptı o zaman da karşı söylemlerimiz ve haksızlığa karşı baş kaldırımız oldu
ama bu kadar abartılı değildi uzun iktidarın ve yönetimin etkisi sanırım
bir gün birisine yüce kitabımız emaneti ehline verin buyuruyor siz ehil misiniz öğretmenlik ve yöneticilik konusunda dedim
evet ya da hayır diyebilirdi sen ilahıyatçı mısın ayet söylüyorsun dedi:)))
hayır müslümanım ve dinimi çok iyi biliyorum devamlı okuyorum bu benim görevim bunun için ilahiyat kökenli ya da imam hatip çıkışlı mı olmam gerek diye cevap verdim
yani emanete ehil değildi ama onu oraya atayanlar da o koltukta hak etmeden oturanlar da bunun hesabını bu dünyada değilse de ahirette mutlaka verecek emanet ehline teslim edilecek avukattan mühendisten miili eğitime bakan olmaz çünkü bunu a partisi yapsa da olmaz b patisi yapsa da olmaz ahmette yapsa olmaz mehmette yapsa olmaz bu partiyle ve kişiyle alakalı değil ki hepsi yaptılar ama yanlış bu
huzuru mahşer mahkeme-i kübra var binlerce kez şükürler olsun Rabbime hesap var hesap günü var kitabından başka emir tanımayan Resulünden başka büyük önder bilmeyen kula kulluk etmeyen kulları var
Allah var gam yok değerli şairim
bi daha olmasın yorumlara yazınca Hoca kızıyor :)
saygımla
geceniz ışıklı ola...
Nuray Çakmak
sami biberoğulları
Bir müddet için ''Agresif Şair'' Mahlasını kullandım diye beni temelli agresif yapıp çıktınız. İşte buna kızdım şimdi)
Ben o kadar asabi miyim?
Tam tersine dostlarımın sayfamdaki bu muhabbetleri hoşuma gider.
Benim kızdığım husus: Bazı çok değerli yorumların güme gitmesidir. Bir yazının yorumu olarak yazılmasındansa başlı başına bir makale ya da deneme yazısı olarak yazılması gereken yazıların bir yazının yorumu olarak yazılmasına kızıyorum ben.
Dedikten sonra imamet mevzuu ile ilgili kısa bir not aktarayım.
Fatih Sultan Mehmet Ayasofya'da namaz kıldırmak için imamlık makamına geçmiş. Elllerini kadırıyor ''Allahuekber'' Diyor ama sonra yana salıyor.
Bu durum üç defa tekrarlandıktan sonra dördüncüde ''Allahuekber'' deyip ellerini bağlıyor.
Namazdan sonra soruyorlar neden böyle yaptın'' diye.
Cevap veriyor:
''İlk üç seferde tekbir getirdiğimde karşımda Kabe'yi göremedim. Dördüncü tekbirde Kabe gözlerimin önünde canlanınca ellerimi bağladım.
Yani evet...Cemaate imam olmaz zor mevzudur.
Hele benim imamlık yapmamla ilgili bir anım var ki evlere şenlik. Okumanızı tavsiye ederim:
http://www.edebiyatdefteri.com/yazioku.asp?id=88842
Camiler Allah evi imam haberlerde izledim ümraniye sanayi sitesi cami imamı resmen kin kusmuş öfke kusmuş bölücülük yapmış bu kutsal mekanda resmen akp seçim bürosuna çevirmiş camiyi
üstelik 657 sayılı devlet memuru kanununa bağlı bu gün böyleyse yarınlarımız çok kuşkulu sami hocam
din halkı birleştiren,kaynaştıran bir manevi bağ,siyasete alet edilebilirmi
Allahın yüce dini,Allahın mekanı bence dine asıl zarar veren bunlar
neden cesaret aldıkları belli ,perşembenin gelişi çarşambadan belli adam şerrin sözcülüğünü propagandasını yapıyor ve cemaatten tepki alınca kıvırıyor
Allah ülkemizi şer fitne fesat,zan,öfke kusan yalan riya ile halkın müminin vicdanını ipotek altına alan fesat odaklarından korusun
ülkemizin bekasını geleceğini Hayırlara vesile eylesin derim doğru duvar kolay kolay yıkılmaz Allahın izniyle
Manidar bir paylaşım
Saygı ile
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
Oyy ki oyyyy
hocam şimdi siz ne yaptınız
tam çıkacaktım siteden ki yazınızı okuyup kaldım.
Oncelikle şuradaki klavye hatasından sizi haberdar etmek isterim
Zira sizi farklı algılayanlar bile çıkabilir:)))
"Şimdi diyeceksiniz ki: Kocam ! " k harfi H olacak.
Yazınız çok güzeldi. İşinin hakkını verenlerden Allah bin kere razı olsun. Onları söyleyeceklerimden tenzih ederim. Okulda Din Kultürü ve Ahlâk Bilgisi dersine giren meslekçi arkadaşlarla da bazen mütaala ıcerisine girerim. Bizim eğitim sistemi olarak bir sıkıntımız var. Neyi nasıl ögretmesini bilmiyoruz galiba, bazı imamlarımız da öyle nerde nasıl neyi anlatmaları konusunda sıkıntı çekiyorlar ki şu ana kadar teravih namazları için gittiğim camilerde gorüslerimi belirttiğim ve söylediklerini daha uygun daya yapıci bir dille iletmeleri gerektiğini belirttiğim imamlar da yok değil hani.
Aslinda uzun uzun yazmak isterim de siz yutkunduğum yerden anlayın beni. Konu cok çetrefelli.
Allah akıl fikir ve izan versin hepimize
Herkesin Evet ve Hayir'ı kendisine. Herkes yaptığı her sey gibi bunun için de Levh-i Mahfuz'da sorumlu olacak
Rabbim hayırlara vesile etsin inşaallah deyip dua birakayim sayfanıza
Selam ile.
sami biberoğulları
Bu yazıda iki ayrı imamdan bahsettim dikkat edilecek olursa. Aynı gün, aynı saatlerde vaaz veren iki imam...Yani her meslekte var işini hakkıyla yapan da, o işin sınırları dışında dolanan da. Ama emaneti ehline vermek çok çok daha önemli bir konu tabii ki.
Selam ve sevgilerimle.
İyi akşamlar Sami Hocam...Bu arada önce geçmiş olsun diyeyim...Sonra konuya dair de şunu.
Mayıs 2016 ayında Tunus'taki Gannuşi parti kongresinde,din ile siyasetin ayrılması gerektiği konusunda karar almış,ilk icraat olarak da parti üyelerinin (Nahda) camideki vaazlarına son verilmişti.2.İmamı okuyunca aklıma bu örnek geldi de tebessüm ettim.Sanırım 89 hareketi/referandum yeniden olsaydı adı geçen imam keskin bir "hayırcı" olurdu Özala yaranmak için.
"No No" diye tişört diyen bakanın da bir tişörtü hiç de fena olmazdı..Adı neydi o Bakanın ki?Ne Tanerdi ki?
sami biberoğulları
Evet..Bir zamanlar da no no modası vardı değil mi?)))) Unutmuş gitmiştim. Hatırladım sayenizde.
Selam ve sevgilerimle.
