- 386 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Avuçlarım gerçeklerle dolu olsaydı...
Yıl 1776.
Yani 18.yüzyılın sonları.
Prusya’nın kralı ve Büyük Frederik olarak anılan hükümdarı Voltaire ile diyalog halindedir.
Ona,Fontenelle’den(1657-1757) alıntı yaptığı şu cümleyle "öğüt" vermektedir:
-Avuçlarım gerçeklerle dolu olsaydı,onları halka açmazdım!
Sanırım kapalı yönetimi en çarpıcı şekilde anlatmaktadır bu söz.
Halka tepeden bakan ve sadece "buyuran" devlet/devletler böyledir.
Oysa şeffaf yönetim ve anlayışlar tersidir.
Avuçlarını halka açan ve bir bakıma da bu yolla hesap verebilen /verebilir olan yönetimler,halka gizli ya da kapalı avuçlarla yaklaşmazlar.
Galiba günümüzde en acil taleplerden biri de budur biz yurttaşların.
Hukuk devleti,hukukun üstünlüğü ve şeffaf yönetim.
İşte şimdi gündemde olan "Başkanlık Sistemi" ya da "Parlamenter Sistemler" birer mekanizma iken;hukuk devleti,hukukun üstünlüğü ve şeffaf yönetimler de birer değerdir."Yarı Başkanlık Sistemi" de bir mekanizmadır sonuçta.
Ve Amin Maalouf zamanıdır şimdi.
Okuduysak da yeniden okumanın tam zamanıdır Ölümcül Kimlikler’i.
Şu cümlesinde "durmak" ve sözdeki derinliğe zihin jimnastiği yapmak/yapabilmek:
-Demokrasilerde,kutsal olan mekanizmalar değil,değerlerdir.S/125.
Bu yazıma,Sami Selçuk’un "Demokrasiye Doğru" adlı kitabı ile Amin Maalouf’un "Ölümcül Kimlikler "adlı kitapları kılavuzluk etmişlerdir.İlki 1999 yılında yayınlanmıştır,diğeri de 2000 ve devamındaki yıllarda.Benim elimdeki 32.baskı)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.