- 606 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KATİLİME MEKTUPLAR-5
Şimdi sana anlatacağım o kadar çok şey var ki hangisinden başlayacağımı bilemiyorum. Sahi senin de bana anlatacakların var mı? Sen de için için küfrediyor musun kendine?
Bence zahmet etme. Ben senin yerine de küfrederim sana. Tıpkı bir zamanlar senin yerine de sevdiğim gibi. Hani geçmişte bırakıpta gittiğin o aşk gelecekte yakanı bırakmayacak.
Sen provasız aşklarına figuran aradın lakin ben bu aşkın yönetmeniydim. Senden sonra da hayatıma katacak birilerini bulmayı başardım. Aşk sineması senin gişelerin kadar rekor kıramadı belki ama olsun, bu kalp senin aşkınla büyüyüp ihanetinle patladı.
Şimdi kendine başka birisini bulmanın yollarını deneyeceksin biliyorum.
Sana beddua etmek bana yakışmaz. Mutsuz olmanı temenni ediyorum.
Her aşk kendi nefretini yayarmış. Aşkımla kal, nefretim ol...
Aşkımla büyü, nefretim olarak kal demiştim sana son mektubumda.
Gideceğini bile bile ne bok yemeye sevdim ki seni. Senden başka adam mı yoktu alemde? Adam mı dedim? Pardon! Dilim sürçmüş. Adamlık sen de ne arar. Çekim gücü zayıf hatlar gibi, adam sıfatı yok denecek kadar az kişiliksizlerdensin. Sana bu küfürleri ederken dilim dahi isyan ediyor anma şu kahpeyi diye. Ama ben alıkoyamıyorum kendimi. Sadece dilim değil bütün vücudum ekseriyetle isyan ediyorlar sana. Kalbim, gözlerim,ayaklarım,ellerim,ağzım,dilim... Hepsi isyanlarda Halil Sezai misali.
Sana gidişlerinde başarılar dilemeyeceğim. Çünkü kalmanı istiyorum. Her ne olursa olsun. İsterse tüm bedenim isyanlara boğulsun kalmanı arzu ediyorum. Aşk dolu bir insanım ben, isyankar etme beni. Daha ikinci mektuptayım. Gel ikisini de yırtıp atayım. Yeter ki sen gel. Ben ayrılığa aşk doğrar katıksız kaşıklarım.
Ben bu ayrılığa aşk doğrar katıksız kaşıklarım. Sen yeter ki bir umut ver bana. Seni unutmama ramak kaldı umutlandır beni. Unutmadan umutlandır beni. Bitmeden sana olan sevdam umutlandır beni. Azmadan içindeki ateş umutlandır beni. Kimse benim kadar sevemez seni demeyeceğim sevmeyi bilen tek ben değilim dünyada. Ama unutma! Her aşkın kendine ait şehri vardır. Benim şehrimde sensin. Ruhumun başkentisin. Sana veda cümleleri kurmak öyle zor geliyor ki bana ne yapacağımı şaşırıyorum. Senden kopmak istemiyorum. Koparıyorlar... Sen kalbimin en güzel yanı. Yüreğimin başkentiydin. Gittin ve yüreğim fetret devrine girdi. Sana veda cümlesi kurabilecek kadar kelime haznesine sahip değilim geri dön hemen. Emrediyorum.
Aşkta rica olmaz. Emrediyorum dön yüreğime. Bedenim tarumar olmadan dön. Ruhum isyandan kaçmadan dön. Çabuk geri dön.
Ben sana bu denli bağlanmışken senin beni köpek eniği gibi kalbinden fırlatman yakışmıyor bu sevgiye. Ne bu sevgisi. Hiçbir sevgiye yakışmıyor.Aşklar bir gün gitmek için değil, bir ömür sevmek için vardır. Aşklar ayrılmak için değil kavuşmak için vardır.
Her aşk bir gün biter elbet. Ona lafımız yok. Bizi isyan ettiren sebepsiz yere gitmelerdi.Gitmenin de bir adabı vardır üstadım. O umarsızca gitti ki gitmeler bile giderken utandılar gittiklerine. O öyle bir gitti ki kaldırımlar,yollar,yıldızlar,hatta sokak lambaları dahi yuhaladı onu. Böyle mi gidilir diye. Böyle mi gidilir üstadım? Ardından yıkık dökük bir hayat bırakılar mı gidilir? Böyle mi gidilir? Böyle gidilirmiş
(ÜMİT AYDIN’A TEŞEKKÜRLER)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.