KırıLan DüşLerim

• 6 Eylül 2008 Cumartesi 20:39:53

Sen artık yoksun değil mi ? Peki ya ellerin ? Yoksa acımadan onlarıda mı götürdün ? Oysa hayat çok kısaydı,acımasızdı,soğuktu...
Ve artık ben uzaklara küsmüştüm...Sevda mevsiminde kokladığın her çiçeğe sana olan hasretimi bırakıyorum.Sen dolu yüreğim,yalnız kalışlarım,ellerim,sana uykusuz gözlerim,kırılan düşlerim.
Hepsini sana koştuğum yollarda dikenlerinin arasında kaybettim ve sonunda sana dair herşey yok olmuştu ve ben ay ışığında yüzen sandal misaliydim...
Şimdi yüreğimde bir serçenin tüyünü taşıyorum.Saçlarına yağmur tanelerini ve her yıldıza bir dileğimi bırakıyorum...
Yanaklarına ise bir buket tebessüm en son hatıram olsun...
Hani maviye boyadığımız ve gökyüzünde uçurduğumuz kırmızı uçurtmamız vardı ya _
o şuanda kanadı kırık serçe misali çünkü o da maviliklerinin arasında ki göremediğim dikenlerine takılmıştı...Şimdi gözlerim en derinlerde,artık han misali kervanlara hasret yaşıyorum...Belkide kurumuş bir yaprak misali...
Veya bir dalga misaliyim şimdi anlıyorum ki her vuracağım kayalıklara artık senden bir sen bırakma zamanı geldi...