ATATÜRK’E GÖRE DİN VAZGEÇİLMEZ BİR KURUMDUR
Atatürk’ün Dine Verdiği Önem ve Dine Bakış Açısı
GURUR TARAFINDAN 9 MART 2015 TARİHİNDE YAYINLANMIŞTIR ATATÜRK, BİLGİ DÜNYASI
Atatürk’ün dine verdiği önem nedir? Atatürk’ün dine bakış açısı, din ile ilgili görüşleri hakkında yazı.
ATATÜRK’E GÖRE DİN VAZGEÇİLMEZ BİR KURUMDUR
Atatürk, dinin önemini en iyi anlayanlardan biriydi. O, bireylerin ve toplumların huzur ve refahında inancın payının büyük olduğunu kavramış liderdi.
► Atatürk, bu anlamda dinsiz milletlerin devamına imkân olmadığını söylemiştir. Bu konu ile ilgili şöyle demiştir: “Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur.” “Din vardır ve lüzumludur.”
► Atatürk milletimiz için dinin ayrıca önemli olduğunu insanların vicdanında yer ettiğini söylemiştir. Bu konudaki düşüncesini şöyle dile getirmiştir: “Milletimiz dil ve din gibi iki fazilete sahiptir. Bu faziletleri hiçbir kuvvet, milletimizin kalp ve vicdanından çekip alamamıştır ve alamaz…”
► Atatürk, dinin çağdaşlaşmaya ve kalkınmaya engel teşkil etmediğini savunmuştur. Bu konu ile ilgili şöyle demiştir: “Türk milleti daha dindar olmalıdır yani bütün sadeliğiyle dindar olmalıdır demek istiyorum. Bizzat hakikate nasıl inanıyorsam buna da öyle inanıyorum…”
“Temeli çok sağlam bir dinimiz var. Malzemesi iyi fakat bina, yüzyıllardır hissedilmemiş. Aksine birçok yabancı unsur (yorumlar, boş inançlar) binayı daha fazla hırpalamış. Bugün bu binaya dokunulamaz, bu bina tamir de edilemez. Ancak zamanla çatlaklar derinleşecek ve sağlam temeller üzerinde yeni bir bina kurmak lüzumu doğacaktır.”
► Atatürk, dinin kişisel ve siyasi emellere alet edilmemesi gerektiğine inanmıştı. Dinin siyasi emellere alet edilemeyecek kadar yüksek bir değer içerdiğini düşünüyordu: “…Din ve mezhep hiçbir zaman politika aracı olarak kullanılamaz.”
Atatürk’ün Dünya Müslümanlarına mesajı şöyledir:
“Bütün dünyanın Müslümanları Allah’ın son peygamberi Hazreti Muhammed’in gösterdiği yolu takip etmeli ve verdiği talimatlara tam olarak uymalı.
Tüm Müslümanlar,
Hazreti Muhammed’i örnek almalı ve kendisi gibi hareket etmeli. İslamiyet’in hükümlerini olduğu gibi yerine getirmeli. Zira bu şekilde insanlar kurtulabilir ve kalkınabilir.”
M. Kemal ATATÜRK
ATATÜRK DİNİN YOZLAŞTIRILMASINA KARŞIDIR
► Atatürk, taassuba karşı çıkarak onun yok edilmesi gerektiğini söylemiştir. Taassubun toplumsal barışı, hoşgörüyü ve huzuru yok edeceğini düşünüyordu. Bunun da eğitimle aşılması gerektiğini dile getirmişti.
“Taassupluk o kimsede vardır ki vatandaşının veya herhangi bir insanın vicdani inanışlarına karşı hiçbir kin duymaz, aksine saygı gösterir…”
Atatürk, İslam dininin doğru öğrenilip anlaşılmasına önem vermiştir. Bu nedenle,
► Din hizmetlerinin doğru ve sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için Diyanet İşleri Başkanlığını kurmuştur. Kur’an-ı Kerim’in Türkçe meal ve tefsir çalışmalarına destek vermiştir.
Halkın anlaması için hutbelerin Türkçe okunmasını sağlamıştır.
Kur’an’dan sonra ikinci ana kaynak olan hadis kitaplarının Türkçeye çevrilmesine katkı vermiştir.