- 758 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
BUZ BURUN
Buz burun
Şehrin sokakları karanlık ve ısısızdı kar taneleri uçuşuyordu.
Işığın geldiği küçük pencerede bir kız çocuğu burnunu iyice
cama dayamış kar tanelerini izliyordu. Çok geç olmuştu,
annesi onu yatıralı1-2 saati geçmiş ama onu uyku tutmamıştı.
Yine kabus görmekten korkuyordu.Hep aynı kabus en sevdiği
güvendiği varlık annesini kaybediyordu her defasında hıçkırarak
uyanıyordu annesi onu sarılarak ne olduğunu sorduğunda ’hiç" diyordu ’korktum"
neden diyordu annesi gözlerinin derinine bakıp "işte hiç "diyor ona
rüyayı hatırlamadığını söylüyordu.
Kar tanelerini izlerken küçük burnunu o kadar dayamıştı ki cama soğuktan kızarmıştı.
Kapı açıldı annesi "hala uyumadın mı Cadı "diye sordu.
"Uykum yok "dedi küçük kız. Annesi her zamanki gibi
’yanına uzanayım belki uykun gelir" dedi sevinçle
"Peki "dedi sarıldı annesine sımsıkı.
Annesi hep yaptığı gibi burnunu öptü ve
"Aman Tanrım donmuşsun Sen Buzburun "dedi .
Bir yıl geçmişti.
Küçük Kız yine burnunu cama dayamış ve gözlerinden süzülen yaşlarla
kar tanelerini izlerken annesini hatırladı. Önceleri buzburuna ne kadar
kızdığını şimdi ise burda olsaydı, yanına uzanıp koca burnunu öpüp
"Buzburun" demesini istiyordu.
Hacer Sarıgül
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.