- 1928 Okunma
- 12 Yorum
- 0 Beğeni
Sonbahar Geliyorken
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Parktayım... bir yerlerden bir türkü ’Dağlar benim var mı size zararım’ diyerek yüreğime gönderme yapıyor. Etrafta giden, gelen, oturan, çiçek satan... Her can bin telaşla koşturmada, yüreklerinin isteklerini gömüp.
(Ne yapsam bilmem ki...)
Bir aş evi çadırı var hemen yanı başımda. Vakit erken. Yemek saatinde karnı açlar gelirler çaresizce.
(Ya kalbi aç olanlar ne yapar ki...)
Köşede bir kadın dileniyor... Para istiyor, gönlünden ne koparsa. Gönlünü isteyemez ki kimseden kimse. Çünkü gönülden gönüle bir akıştır sevgi.
(Şimdi nelerde acaba, ne yapar ki...)
Bir adam, -sağırmış gibi- yanındakine bağıra bağıra bir şeyler anlatıyor; stepne olmasaymış, dağ başında kalacakmış...stepne... Demek gerekli bir stepne.
(O da yollarda kalmasın, ona da stepne gerek.)
Şu çocuk neden çalışır ki bu yaşta? Bak onun yaşında şu çocuk, annesinin elinden tutmuş, okul alışverişinden dönüyorlar.
(Acaba köyde okurken ona da okul alışverişi yapan var mıydı ya da okulla ev arasındaki dağın yollarında servis var mıydı?)
Serin bir yel esti,havada bunaltıcı bir his var. Yetmiyor aldığım oksijen, elim telefonuma gidiyor. Sanki ondan bir parça var telefonda. Tıklasam ses verir belki... Yanıma iki sevgili oturdu, sarmaş dolaşlar. Ne vakte dek severler ki birbirlerini.Kız, sarılıyor erkeğe ve ’unutma, gece mesaj at bana’ diyor sevgisinden emin bir şekilde.
(O da sevgimden emin mi ki...)
Kalktım, yapraklar hâlâ dallarında. Görürüz sizi de, size de vurur hazan. Dallarınızdan kopup da inleyip sürünürken siz de ben gibi,anlar mısınız ki ahvalimi? Önüm sıra bir dede yürümeye çalışıyor, bir adım gerisinden gelen ak saçlı bir kadın ’ömrümü tükettin, bıktım senden...’ diye söyleniyor. Adam, bir taşa takıldı, tökezledi... Kadın hemen koşup kolundan tuttu...
(Ömür birlikte biter mi ki...)
Serap Özaltun
YORUMLAR
Hazanda hüzün yağmış cisil cisil.O parkın içindeki ağaçların yaprakları ile birlikte okuyucu da savruluyo o yana bu yana.Yaşadığını yaşattın usta kalem.Sade bir anlatım abartısısz bir yürek sesi ve hakettiği ödül "GÜNÜN YAZISI" saygı ile kutladım.Yüreğinize ferahlık dileğiyle.
hani Serap can böyle nasil da icine girmissin o günün ... insan manzaraalrini nasil da güzel anlatmissin...
hazan vurur de mi vann .. hazan yaprak dökümü ... hazan sairlerin hüzün mevsimi...
cok etkilendim...
(Acaba köyde okurken ona da okul alışverişi yapan var mıydı ya da okulla ev arasındaki dağın yollarında servis var mıydı?)
Macahel'de Cocuklar " adli siirimde o servisin olmadigi yedi bucuk km lik yolda cocukarin hallerini anlatmistim okul yolunda ... ahh can ..
yanaklari kipkirmizi öyle karda o yolu nasil asiyor o cocuklar .. nasil zor sartlarda .. tam da yazinin burasinda yine o cocuklari düsündüm......
cok selamar uzaklardan ... sevgimle
Evet, sonbahar geliyor ve kendimizi sorgulama vaktidir.
Ne kadar açtım kapılarımı yaklaşan zamana ya da ne zaman tuttum ellerinden solmakta olan bir gülün?
Hayatın sorgulama vaktidir sonbahar,ömürden dökülen her yaprak kadar kuru vakit.
İşte geldi ve gidiyor ömür birlikte yaşadıkların mı yoksa yaşlandıkların mı hayat?
Bir türkü dolansın şimdi dilime...
’Dağlar benim var mı size zararım’
Ben geldim gidiyorum biçilmiş bir ömürde neydi size zararım belki yararımda yoktu bilmiyorum...Sordum kendime gönlümü sorguladım.
Bir yeşil dal bir lokma ümit bir mavi gelecek...
Sormalı kendine nerden nereye?
Böyle bir yazı ile günüme düştüğünüz için teşekkürler.Şimdi bir kez daha düşündüm ben kimim diye...
Saygılarımla Kutlu/yorum
ARZUUU tarafından 9/6/2008 1:13:57 AM zamanında düzenlenmiştir.
Kızılderililerin ,"Sonbahar,hayatın hüznüdür" sözünü bir kez daha doğrulayan bir yazı olmuş.
Güzeldi...Kutlarım.