- 817 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
EVLİLİK YILDÖNÜMÜ
Saatlerdir,çalışma masasının başında oturmaktan beli ve omzu ağrımaya başladı.Gözlüklerini çıkarıp duvardaki saate baktığında hızlı davranması gerektiğini fark etti.Kıvırcık saçlarını ensesinde topladı,lavobaya gidip elini yüzünü yıkadı.Hemen ofisinden çıkıp akşam için hazırlık yapması gerekiyordu ama birşey onu oraya çiviledi.Aynadaki görüntüsü berbattı,günlerdir uykusuzdu,kazanması gereken bir dava vardı gece geç saatlere kadar dava dosyasını incelemiş her ayrıntıyı aklına kazımıştı.Başarılı bir avukattı,kazanmadığı dava yok gibiydi yine kazanmalıydı.Çalışmayı dinlenmekten çok seviyordu.Dinlenirken yorulanlardandı.Anlaşılan vücudu isyan ediyordu bu kadar çalışmaya.Gözlerinin altı morarmış,gözkapakları şişmişti,son günlerde tek öğün yemek yediği için iyice zayıflamış,elmacık kemikleri ortaya çıkmıştı.Saçlarını özensizce ensesinde toplamıştı yüzünde makyaj yoktu.Kocası çok değiştin eskisi gibi kendine bakmıyorsun diyordu bu yüzden tartıştıkları zamanlar oluyordu.Aynaya baktığında gördüğü kadınla,yıllar önceki halini yanyana getirmeye çalıştı.Gerçekten değişmişti,kocası haklıydı aşık olduğu kadından eser yoktu.
Bugün evlilik yıldönümleriydi.Yıllar çabucak geçmiş birbirlerine bir ömür evet diyeli on yıl olmuştu.On yıl içinde her evlilikteki gibi iyi kötü günler yaşadılar.Birbirlerine kızdılar,küstüler çok sürmedi küslükleri hemen barıştılar.Çocukları yoktu önceleri çocuk meselesi aralarında büyük tartışmalar yarattı ama kabullendiler zamanla.Son zamanlarda ise aynı evin içinde dolaşan iki yabancı oldular.Birbirlerine tahammül edememeye başladılar.Ufacık sorunlardan kıyametler koptu.Kadın zamandan çıktı başka bir zamana geçti.On yıl öncesine gitti,nasıl da mutluydu sevdiği adamla bir hayat kuracağı için.Gözleri doldu,kendine kızdı,kocasına kızdı.Birşeyler yapmalıydı,burada durup ağlamak neyi değiştirirdi ki.Kocasını seviyordu o,tüm tartşımalara sorunlara rağmen hala seviyordu o zaman bu evliliği kurtarmak için elinden geleni yapmalıydı.Dosyaların canı cehenneme dedi çıktı ofisten.
Yağmur yağıyordu,mis gibi toprak kokusunu içine çekti.Bu kokuyu seviyordu yürümek iyi gelir diye düşündü.Yürürken akşam için neler yapacağını düşünüyordu.Önce kuaföre gitti,bakımsız saçlarına kuaförünün sihirli elleri değdi hafifte makyaj yaptırdı,görüntüsü onu memnun etti.Kuaförden çıktığında yağmur durmuş,gökyüzü sakinleşmişti.Kurşini gökyüzü maviye boyanmıştı ,kadın mutlu oldu en sevdiği şarkıyı mırıldanarak yürümeye devam etti.Hayatta böyle diye geçirdi içinden.Düzelebilirdi herşey,yaşanan onca hüzün yüreğini ağırlaştırıyordu ama bugün yüreğindeki tüm ağırlıklardan kurtulmayı ümit ediyordu.
Hızlı adımlarla markete gitti alışveriş yaptı alınacak çok şey vardı,eve gitti annesini aradı akşam için lezzetli tarifler aldı.İki saat içinde masada bir kuş sütü eksikti.Kadın çeşit çeşit mezeler salatalar atıştırmalıklar hazırlamıştı.Biraz yoruldu ama değerdi yorgunluğa.Kadın son olarak kendisi hazırlandı,kocasının geçen yıl doğum gününde aldığı siyah elbiseyi giydi, zayıfladığı için biraz bol geliyordu ama olsun.Kuğu gibi zarif boynuna en sevdiği kolyesini taktı,hazırdı.Heyecanla kocasını beklemeye başladı,kocası geldiğinde salonda hazırlanan masayı görünce çok şaşırdı.Bugün evlilik yıldönümleri olduğunu hatırlıyordu ama karısının kanepede uyuyup kalmış olabileceğini düşünüyordu.Onun için bu evlilik anlamını yitirmişti,ayakları geri geri gidiyordu eve girerken.Gönlüne başka bir aşk düşmüştü,daha fazla bu evliliği sürdüremezdi.İsteksizce oturdu,zaman akmayı unutmuştu sanki.Biraz yemek yediler kadın böyle hayal etmemişti,kocasının dudaklarından dökülecek bir söz bekliyordu,teşekkür etse seni seviyorum dese,düzelse herşey.Adamın yüzünde bir yorgunluk,anlamını bilmediği bir huzursuzluk vardı.Birşey söylemek istiyor da söyleyemiyor gibiydi.Bugün canın mı sıkkın iş yerinde çok mu yoruldun dedi kadın.Adam kaşlarını çattı,alnını ovuşturdu.Boşanma davası açtım dedi.Bunu öyle bir çırpıda söyledi ki kadın duyduklarının ne anlama geldiğini anlayamadı.Şaka yapıyor olmalıydı şakaysa hayatında duyduğu en korkunç şakaydı .Hayır şaka değildi adam bir daha söyledi ayrılmak için boşanma davası açtığını.Evlilik yıldönümünde kaç kadının yada erkeğin başına gelir ki bu.Sessizce masadan kalktı tabakları bardakları mutfağa götürdü ağlamak bağırmak istiyordu ama yapamadı inanamıyordu yaşadıklarına.Adam valizini toplarken birşey söylemeyecek misin dedi kadın sadece git diyebildi,kapının kapanma sesini duydu.Oturduğu siyah deri koltuktan kalktı odasına gitti,çekmeceyi açtı gösterişli ambalaja sarılmış kravatı ve kol düğmelerini aldı onları kocasına almıştı.Bugün evlilik yıldönümleriydi böyle olmamalıydı,hediyeyi fırlattı sonra resimleri yırttı dolapta ona ait ne kaldıysa yırtıp attı ağladı bağırdı küfretti.Sabaha karşı yatağına uzandı,uyandığında öğlen olmuştu,kocasına seslendi sesi boşlukta yankılanıyordu.Dün yaşadıklarını düşündü hatırlamaya çalıştı ensesinde bir ağrı hissetti beyni karıncalandı.Evlilik yıldönümünde terk edilmişti, yataktan kalktı sersem gibiydi güçlükle salona gitti masada yarısı yenmiş salatalar çürümeye başlamış meyveler kenarı kırılmış bir kadeh duruyordu.Dün yağmurdan sonra gökyüzünün maviye boyandığını görünce içinde birden bir umut kırıntısı olmuştu o umuda tutunmuş kocası için güzel birşeyler yapmak istemişti.Evliliğini kurtaracağına inanıyordu ama geç kalmıştı artık yalnızdı ve kalbi kırıktı.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.