KOMŞUMUZ SAİME HANIM TEYZE,
Komşumuz Saime hanım teyzemi anlatmaya devam edeyim.
Bir gün oğullarının biriyle ciddi kavga yapıyordu.Genelde yapardı.Onlar giderken arkalarından bağırır o da yetmedi pencereye çıkıp devam ederdi..Annem sakinleştirmeye çalışırdı ama nafile..Ok yaydan fırladığında geri dönemezdi.
Gene kıyametler kopuyordu.Dedim ya,lafını sözünü esirgemez diye..Duymamak mümkün değildi..Kardeşim 7,ben 11,ağabeyim 13 yaşında..Çocuğuz yani..Annem bizim dinlediğimizi görünce "haydi dersinize laf dinlemeyin bakayım " diyerek bizi arka odaya yollamıştı.Duymamak mümkün değildi..Maşallah sesi gürdü hatunun....
Neyse oğlu kapıyı vurup gitmesiyle kavga bitmiş ortalıkta garip bir sessizlik olmuştu.
Babam hürriyet gezetesini okumuş,
Sayme hanım teyzenin gazetesiyle değiş tokuş vakti gelmişti..Görev benimdi. Elime aldım gazeteyi dışarı çıktım.Baktım gene kapısı aralanık .Genelde böyleydi..Seslendim.Duymadı.
Kafamı uzattım.Televizyon açık,Saime hanım teyze meşhur koltuğunun üzerinde,kucağında minnoş..Öyle dalmış ki duymadı bile.Haberler vardı sanırım.
O tv minnoş da onun göz yaşlarını izliyordu.
Patisiyle suratına dokunup ,yalıyordu.Böyle birşey hiç görmemiştim.
Haberlerde ağlanacak bir sey yoktu oysa..
Şimdi anlıyorum ki, sabahki kavganın artçılarıydı bu. Yavaşça portmantodaki Günaydın gazetesini alıp,hürriyeti bıraktım.
Arkamı döndüm iki adım attım ki; "Annene söyle taze kahve aldım şimdi geliyorum" demez mi..
Bu kadından hiçbirşey kaçmıyordu valla.
E kadın ağlamıyor muydun sen biraz önce???
Devam edecek..
Hülya Bozyel Şahin
08.01.17
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.