Bir Damat Bir Gelin Bir Nikah

• 1 Ocak 2017 Pazar 10:53:03

Bizim köy yerinde bahar geldi mi, koyun kuzu meleşir, kelebekler, arılar, sinekler vızır vızır ötmeye başlar. Tabiat ana coşar da coşar sular seller gibi. Her bir canlının kanı kaynar hem de ne kaynama.
Tutabilirsen zaptı rapt altına alabilirsen hayvancağızları ne mutlu sana, yoksa birbirlerine sırnaşır, sevdalanır dururlar. İnsanlar sevdalanıyor. Onların ki can da, bu garibim kuzuların, eşeklerin, atların canı can değil mi, patlıcan mı? Amma bu lafıma da patlıcanlar ve dahi patlıcan suratlı ve burunlularda sakın ola ki alınmasın emi...

Benim deli oğlanın kendi gibi deli aygırı eşinip durur, pek bir kişniyor bu sıralar. Yelelerini de tarasan, sırtını da sıvazlasan ve dahi kaşısan yine de baş edemez oldum boynu altında kalasıyla. Bir gün aldım karşıma oğlanı ’’Nettin oğlum sen buna da böyle azıyor bu, hiç yerinde durası yok baksana, ahırı başımıza yıkacak nerede ise.’’ Bizim oğlana rahmetli dedesi hediye ettiydi Şimşek’i Üç senedir baka baka yemini suyunu hiç eksik etmez, pek bir sevişir koklaşırlar. Oğlan döndü bana ne dese beğenirsin ’’Baba bu bizimkisi aygır ya’’ anlatır durur ’’Eeee biliyoruz aygır olmaya aygır ne yapacağız?’’ yine lafı aldı ’’Baba avrat istiyor bu avrat, abayı yakmış senin kapı komşun ve dahi asker arkadaşın Hamdi’nin kısrağı Yaz gülüne’’ Başımı iki elimin arasına aldım. ’’Abovvvvv vay ki vay nasıl bir şeymiş bu?’’ Döndüm oğlana ’’Oğlum bu daha iki buçuk yaşında’’ dedim. Oğlan ’’ Baba iki buçuk mikibuçuk işte kanı kaynıyor kanı, nasıl tutacaksın da bırakmayacaksın, sen de genç idin hatırlasana kanının kaynadığı zamanları, Yaz gülü de işmar atıp duruyor azar azar baksana onun da çok gönlü var gibi.’’ Döndüm oğlana yine ’’İyi amma oğlum Hamdi Emmi ile Hacer Gelini nasıl razı edeceğiz de Yaz gülünü isteyeceğiz bizim Şimşek’e ?’’ Oğlan biraz başını biraz kabalarını kaşır, döner babasına ’’ Varırız kapılarına böyleyken böyle aha da bizim ki sizinkine abayı yakmış en kallavisinden, ille de Yaz gülü Yaz gülü der durur şu yaz günü, hem de rüyalarına bile girer olmuş, verirseniz de siz bilirsiniz, vermezseniz de siz bilirsiniz, günahtır, zulümdür sevenleri ayırmayın, kalpler gönüller bir olsun ’’ deriz geçer gider, bu işte kısmet ise olur. Rabbim neleri oldurmuyor ki bunu da olduruversin bir çırpıda...

Sabah sabah oğlan bir taraftan ben bir taraftan arpacı kumrusu gibi düşünüp durduk. Sonunda karşıma aldım bizim deli oğlanı ’’Yahu oğlum isteyenin bir yüzü kara, vermeyen Kerim Abdülcabbar ve dahi Barak Obama.’’Oğlan şaşırdı döndü bana ’’Kerim Abdülcabbar mabbar o da ne ki baba?’’ dedi. Döndüm ’’Anla oğlum anla zenci demedik haniyse o da zenci basketçi öbürü de zenci başkan ya teşbihte hata olmaz o sebepten söylediydim.’’ Neyse uzatmayalım, bizim köyün kadrolu delisi Reşo ile haber gönderttik Hamdi Emmi ile Hacer Geline, kızınızı istemeye geleceğiz hazırlıklı olun, aman ha filmler de ki gibi de olmasın, biz şimdi at olan kızınızı, yani kısrağınızı aygırımıza istiyoruz, yoksa o çilli boyu kısa kızınızı değil ha ona göre. Köyün kadrolu delisi Reşo yarım saate kaldı kalmadı koptu geldi önümüze dili beş karış dışarıda.’’Gittim emmi böyleyken böyle bizim Kasım Ağa’nın aygırı, sizin kısrağa sevdalanmış, Yaz gülü de Yaz gülü diyormuş da başka bir şey demiyormuş, hem de yemeden içmeden, arpadan samandan bile kesilmiş’’ dedim. Kasım Ağa’da heyecan ile sorar ’’Onlar ne dedi ne dedi?’’ Reşo tekrar döner Kasım Ağa’ya ’’Ne diyecek emmi kısmetse olur olur emme, başlık maşlık alırız ona göre hazırlıklı gelsinler git söyle’’ dedi. Kasım Ağa biraz kızarır bozarır ’’Ne başlığı ula karı kız mı bu, işte deli dolu bir kısrak ile hovarda bir aygır, benim tepemin tasını attırmasın.’’ Reşo yine döner Kasım Ağa’ya ’’Şaka yaptım yahu hemen ne celalleniyorsun ağam, olur olur’’ dedi. Ayrıca’’Onun aygırından iyisini mi bulacağız, geçindirsin kısrağımızı yeter, gelsinler de bir gün bizim ahırda nikâhlarını kıyalım cenk etsinler, biz de torun torba sahibi oluruz hem de.’’ Kasım Ağa derin bir oh çeker. Şimşek’in yanına gider. Yelelerini elleriyle tarar.’’Hele şükür hele şükür rabbim bu günleri de gösterdi ya bana, artık ölsem de gam yemem, ölsem de gam yemem.’’