- 1306 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Gözlerinden Bakmak Göğe
Gece soğuk uzat gülüşünün sağ alt kenarındaki ılık baharından.
Gözlerimi kapattım, karanlığıma sarılsın gözlerin. İçinde kurduğun
binlerce dua ile kurula hüzne boğulmuş yarınlarımı. Sesinin kıyısından bir umut bağışla bize. Kangren olmuş acılara beraber göğüs gerip kurak bir geceye yaslansın yüreklerimiz. Dilsiz bir çocuğun annesine sarılır gibi hayallerin omuzlarına bırakalım omuzlarımızı. Avuçlarımızı aynı
avuç içinde buluşturup kanadı kırılmış bir serçeyi yaralarını öpelim
sesimizin içindeki kader duasıyla. Yüzümüze Cennet kaygısı düşmemiş bir gül bahçesinde çırılçıplak saatlerce dolaşsak ve her ayak izimizde bir şarkı bestelesek gökyüzüne hediye etmek için.
Uzat gözlerini, karanlık ve soğuk bu gece. Üşümesin hiçbir cocuk bu
hayalde. Adının sağına yaslansın omuzlarımız. Yüreğinin soluna titrek.seslerimiz. Bileklerinde atan her bir nabızda ben bir şükür namazına.durayım gözlerinin sevda mevsimine. Uzaklığa inat ayrı iki kentin gökyüzünden uçalım adının gölgesine düşen düş mavisi yarınlarına. Gözlerinin renginde mutluluğa boğulan adını bile bilmediğimiz çocukların gözlerinde göreyim gülüşünden akan Cenneti. Ellerini tutar.gibi umutlara sımsıkı tutunsun acılarımız. Kirpiklerinde ıslanıp tek.bir gözyaşı dökülürse toprağa, bir kelebek ölür dudaklarımda. Sakın.acıya yenilme ve pes etme. Karanlıkta kalsan da gözlerindeki ışıkla dolaşırım dünyayı ve sesinin kıyısındaki huzur ile uyuturum uykusuzlarımı. Ne zaman gözlerine baksam içimde bir Neşet Ertaş
türküsü başlar dudaklarımın kuraklığında. Hazan kirpiklerime vursa da bilirim ki gülüşünle kurularsın içimin hiçliğini. Gözlerinde koşuşturan ceylan yavrularına fısıldarım kokunun Cennet kadar ılık ılık koktuğunu. Bir seher vakti senin uyurkenki huzuru ince ince gergeflerim toprağın ince ince umuduna ki her bir nabız atışında bir çicek yükselir beraber göğe baktığımız sevdanın gölgesinde.