Bana Özgüven veren 10 kitap

• 15 Aralık 2016 Perşembe 11:20:21

ÖZGÜVEN ARTIRAN 10 TÜRKÇE KİTAP
Toplum olarak en büyük sorunlarımızın başında özgüveni çok düşük gençler ve çocuklara sahip olmamız. Gelişmiş bir ülke olmak istiyorsak Özgüveni yüksek çocuklar ve gençler yetiştirmek, toplumdaki her yaşta insanlar olarak da başkalarına faydalı olan özgüveni yüksek insanlar olmak zorundayız. Bireysel olarak özgüven kitapları okuyarak okuduklarımı uygulamaya çalışan gençlere de konferanslarımda ve bizi ziyaretlerinde özgüven aşılayan kitaplar hediye etmeye çalışıyorum.
Özgüven ile alakalı kitaplar okuyan, yerel ve yaygın basında özgüven ile alakalı yazıları okumayı seven, dergi ve kitaplarda özgüven ile alakalı haber ve bilgileri takip eden ve bu konuda da yazılar yazan bir insan olarak, zaman zaman lise ve Üniversitelere de davet edilmekteyim. Konuşmalardan sonra sorulan soruların çoğunluğu “Özgüvenimizi artırmak için hangi kitapları okuyalım” konusunda olmaktadır.
Bu konuda okuyucularımıza yardımcı olsun diye en beğendiğim veya yazarken en çok beni motive eden ve bana özgüven aşılayan kitaplarımı okurlarla kısa ana fikirleri ile paylaşmanın faydalı olacağına inanarak bu tanıtan yazıyı yazmaya karar verdim.
1.HER ŞEY SENİNLE BAŞLAR
İlk okuduğum zamandan bu yana defalarca okuduğum ve konferanslarda “okulunun en çok okuyan” kişilerine hediye ettiğim bu kitap benim en çok motivasyonumu artıran ve özgüvenimin pekişmesini sağlayan kitap olmuştur. “Öğrenilmiş çaresizlik” ve “Özgüvenli insan olma” konusunda kapsamlı tanım ve örnekleri verilen bu kitabın 1 200.000 kadar baskı yapması da bunu göstermektedir. “Özgüvenli insan olmak zor ama imkansız değildir” ana fikri ile okuyana anlayacağı kadar sade yazılmış olan bu kitabın resimli çocuk versiyonu da bulunuyor. “Özgüvenli insan olmanın önemini” kavradığım anda bu kitap bizlere güzel bir rehber oldu ve olmaya devam ediyor. Bugünlerde bu kitabı bir kere daha okumam gerektiğine ve sevdiklerime hediye etmem gerektiğine inanıyorum. Okuyan faydalanamıyorsa bu bizim değil sanırım anlamadan okuyan insanların sorunu olsa gerekiyor. Mümin Sekman’ın en son çıkan “Hayat Bilgesi” kitabını da aldım ve okuyunca benim özgüvenimi artıracağına inanıyorum.
2.DÜŞÜN VE BAŞAR – SEVGİ ZEKASI
Muhammed Bozdağ , üstadın ilk kitabı olan ve 1999 da yayınlanan Düşün ve Başar Kitabı “her şey seninle başlar” kitabından sonra en sevdiğim ve beni motive eden özgüven aşılayan ikinci kitap olmuştur ve bu kitabı da çevreme çok okutmaya çalıştım. Bu kitaptan sonra da defalarca “Sevgi Zekası” kitabını okumuştum. Birbirini tamamlayan ,iki kitabın ana teması “sevgi ve bilgi ile düşünerek ve uygulayarak başarıya ulaşmak için gereken özgüven sende var. Bunu içinden çıkararak harekete geç” Bunun nasıl yapılacağı da “Düşün ve Başar” da bir plan çerçevesinde veriliyor. “Sevgi ve bilgi “ ye çalışmayı da eklersek ve yeterince çalışırsak özgüvenimiz artar ve başarı bizimle olur. Ben bu kitaplardan kısaca bunu anladım ve çok faydalandım. Bugünlerde “Düşün ve Başar” ın yeni baskısını gördüm alıp yeniden okumak ve not tutmak geldi içimden. Muhammed Bozdağ ın tüm kitaplarını okudum. Son iki kitabını da okumaya devam ediyorum ve özgüvenim daha da sağlamlaşıyor.
3.EVRENİN İLAHİ DİLİ
Evrende her şey bir ilahi nizama göredir. Bülent Gardiyanoğlu bu kitabı çok sade ve anlaşılır ve samimi olarak yazmış. İri puntolarla yazılan bu kitap uzun otobüs yolculuklarında yanıma aldığım ve bir solukta okuduğum yeğenlerimize, bakkalımıza ve çok insana da okumaları için verdiğim bir kitap. Ne kadar karamsar olursak olalım evrenin ilahi dilini anlayarak “af etmek” , “bağışlamak” , “kin tutmamak” ve “kimseyi suçlamamak” terimlerini çok iyi anlayan ve hayatına uygulayan insanın sıkıntılarından nasıl kurtulacağını” anlatıyor. Bu kitabın bir geniş ve farklı olanı da Aykut Öğüt ün” Evrenden Torpilin var” kitabında okumuştum. Bu ilahi nizam Kuran’ı Kerim meallerinde ve tefsirlerinde genişçe anlatmasına rağmen toplum olarak çok azımız meal ve tefsir okuduğumuzdan veya okuduklarımız üzerine düşünmediğimiz ve düşünsek de gereği gibi düşünmediğimizden ve uygulamadığımızdan sonuç alamıyoruz. Bu kitaplardaki bilgileri biraz uygulasak gerçekten özgüvenimiz artarak başkalarına da özgüven aşılayan insan haline gelebiliriz. Bu kitapları okudukça başka kitaplarda okuyası geliyor insanın. Zaten Bülent Gardiyanoğlu da çok okuyarak okuduklarını uygulayarak geliştiğini de söylüyor kitaplarında. “Her şey hakikati görmekle başlar” kitabı da beni motive eden kitaplardı.
4.KAFKA’ NIN BÖCEĞİ
Kafka’nın Dönüşüm adlı küçük kitabından Selçuk Alkan müthiş insanı motive eden bir özgüven romanı çıkarmış. Hayatın anlamını anlatmış. “Kaç kere batarsan bat gene de sen iradenle özgüveninle gene de çıkabilirsin, yeter ki kendine güven” temasını işleyen bu kitapla özgüvenimiz biraz daha arttı. Kafka’nın Dönüşüm kitabı ile beraber okunması tavsiye edilen bu kitap ile insan kendi iç yolculuğuna çıkarak düşünmesi ve uygulaması halinde özgüveninin ne kadar artacağını ve hayata bakışının olumlu olacağına vurgu yapılıyor. Bu da kitabı farklı bir özgüven aşılama kitabı ve kişisel gelişim kitabı yapıyor. Roman tadında yazılan bu kitabın zamanla okurunun artacağına ve faydalı olacağına inanıyorum. Bu kitabı sevdiğim ve kitap okumayı seven dostlarıma da okuttum. Onlarda severek okuduklarını ve özgüven artıran bir kitap olduğunu söylediler.
5.SAVAŞÇI
Öğretmen olduğu için çevresinin kendisini küçümsemesi üzerine kendisini enayi gibi gören Arif öğretmenin bilge Yakup beyle tanışması ve dost olması ve onunla sohbetleri sonrasında özgüven elde ederek bu duygularından sıyrılarak özgüvenli olarak mesleğini sevmesi mutlu olması ve özgüvenli ve mesleğini seven öğrenciler yetiştirmesi üzerine sohbetlerden oluşuyor. Bu kitabın özü de Fransız düşünür e.e cumming’in “Seni başkalarından farksız yapmaya gece gündüz çalışan bir dünyada kendin olabilmek, kendin kalabilmek dünyanın en büyük savaşını vermektir. Bu savaş başladı mı hiç bitmez” sözünün açıklanması üzerine dayalı. “ Barışın olması için önce büyük savaşın verilmesi lazım” Bu özgüvenli insan olma yolunda verilen savaşta ne yazık ki çok gencimiz başlayanların nerede ise %99’u bu savaştan vazgeçmekteler. Özgüvenli insan olma yolunda Arif öğretmen gibi davranacakları yerde , karşılarına çıkan Yakup Bey gibi bilge insanlardan ya kaçmaktalar ya da alay ederek güya özgüven elde etmekteler. Arif Bey gibi gençlerimiz de Yakup bey gibi insanlara rastladıkları zaman, ki hayatta Yakup bey gibi bilge insan çok, faydalansalar özgüvenli insan olma yolunda çok mesafe kaydedecekler. ”Savaşçı” yı birkaç defa okudum ve yakınlarda yeniden okumak gerektiğine inanıyorum. “Özgüven sahibi olmak istiyorum” diyen herkes okumalı bence.
6.GERÇEK ÖZGÜRLÜK-
Daha önce “ İyi düşün doğru karar ver” ismi ile iki kere yazılan bu kitabın 3. Kere yazılmış halini okumak bana zevk verdi. “Gerçek Özgürlük” çıktığı zaman kitaplığımda bulunan daha önceki ilk 2 halini okuduktan sonra da yeni halini okudum. Gerçek özgürlüğün suçu başkalarına atmakla değil gerçekleri olduğu gibi görmekle olduğunu anlatan bu kitapta gene bilge Yakup bey, karşısına aldığı Timur’a hayatta edindiği tecrübeleri ve bilgilerini babacan tavırları ile anlatıyor. Bunu anlatırken görme engelli, işitme engelli ve bedensel engellilerle de tanıştırarak onların özgüvenle engellerini nasıl aştıklarını da gösteriyor Timur’a. Başımıza gelen her şeyde hemen her şeyi suçlamak, başkalarına suç attığımız zaman kendimizi suçsuz zannetme hastalığının çaresi olan bu kitapta okurken ben özgüvenimi pekiştirdim. Bu özgüvenli insan olmayı çevreme de anlatmaya baktım. Baktım ki herkes benden bilgili ve akıllı. O yüzden ben kendim faydalanmaya baktım. Gerçek Özgürlüğe içimizdeki yanlış düşünen bizleri doğruya yöneltmekle kavuşuruz. İstediğimiz her şeyi elde edemiyorsak bunun altında yatan sebeplere bakmalıyız. Her şeyde Başkalarını suçlamak aslında kendimizi aldatmak demek. Bu kitapta bunu da anlıyoruz. Aslında Doğan Cüceloğlu’nun tüm kitapları özgüven verici ama bu ikisi her halde bana daha özgüven verici geldi. Özellikle işitme engelli Rıza hikayesi beni gerçekten motive etti. Engellilere destek olmak da insana özgüven veriyor. Seviyor gibi yaparak güya kendimizi zararlı gördüğümüz başkalarından korumak yerine ilk başta bize önyargı ile gerçekleri görmemize engel olan öz benliğimize, diğer isimleri ile ego veya nefsimize bakarsak o zaman “gerçek özgürlük” kavramını daha iyi anlayacağız.
7.RECEP YAZICIOĞLUNUN LİDERLİK SIRLARI
Recep Yazıcıoğlu’nu tanıdığım zaman 17 yaşında lise öğrencisi ve Tokat Sesimiz Gazetesinin köşe yazarıydım. O ise Tokat’a 36 yaşında atanmış Türkiye’nin o zamana kadar tayin edilen en genç valisi. En genç yazar ile en genç vali tabii ki birbirini sever sayarlar. Üstelik o yazar işitme engelli olursa engellilere sevgisi bol olan vali bey daha çok sever ve takdirlerini sunardı. O zaman vali beyin bizi ve şehrimizi ülkemizi bu kadar motive edeceği ve özgüven vereceğini tabii ki ne ben ne Tokatlılar bilmiyordu. Zamanla tanınan ve daha çok sevilen bu valimiz, zamanla efsane oldu. Dizilere sinema filmlerine, kitaplara konu oldu.
“İyilik yap denize at balık bilmeze halık bilir” düsturu ile elinden gelen desteği herkese veren Vali beyi bir çok yazıda ,şiirde anlattım. Daha sonra O’nun liderlik sırlarını anlatan “ Recep Yazıcıoğlu’nun liderlik sırları” kitabını yazdığım zaman bu kitabın beni motive ettiğini ve bana özgüven verdiğini anladım. Bu kitabımı okuyan gençlerin çoğunun bana ulaşarak “Biz de O2nun gibi bir vali olmak istiyoruz” diyerek bana düşüncelerini anlatması bu kitabın nasıl özgüven verici kitap olduğunu bana gösterdi. Vali beyin liderlik sırlarını okuyarak özgüven elde etmek çok zevkli geldi bu kitabı yazana da okuyana da. Okumak isteyen de kendisi bilir.
8.ENGELLERİ AŞANLAR
6o kadar kimi ünlü, kimi ünsüz engellinin hayat hikayesini farklı kaynaklardan defalarca okumak, incelemek sonra bunları “başarılarının 10 nedeni” ile analiz etmek, buna kendimi de dahil etmenin bana özgüven vereceğini kitabı yazmadan önce bilemezdim. Ancak kitap ortaya çıkınca gördüm ki engellilerin hayat hikayesi okumak stres dolu dünyada insana en güzel ilaçmış.
Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik okuyan bir öğrencinin bana ulaşıp “ Çok sıkıntılı ve stresli olduğum zamanlarda kitabınızdan 1 tane engellinin hayatını ‘başarısının 10 sırrı’ ile düşünerek analiz ederek okuyunca gördüm ki, engellilerin hayat hikayesini okumak insana ilaç gibi geliyor.” demesi hem beni motive etti hem de özgüven verdi.
Bu kitabımızın çeşitli Üniversitelerde sosyal hizmet, PDR, Çocuk Gelişimi, özel eğitim gibi bölümlere yardımcı ders kitabı olarak okutulması ve bu kitapta anlatılanları daha geniş anlatmam için Üniversite ve liselere konuşmaya davet edilmem kitabın ne kadar özgüven aşılayan kitap olduğunu göstermesi açısından önemli buluyorum. Bu kitabın engellilere, engelli yakınlarına ve engellilere sevgi ile ilgi ile yaklaşan insanlara bundan sonra da faydalı olacağını görmek yazarı olarak bana mutluluk katıyor.
Yayınlanmasını beklediğim “Özgüven Okulu” da özgüvenli olmak üzerine İbrahim ,ile yaptığımız gerçek sohbetleri anlatıyor. Bu kitabımız çıkınca da okuyana özgüven vereceğine eminim.
Yayınlanmasını beklediğim” Okumak ile var oldum” kitabımda ise kitap okumayı seven bir insanın işitme engelli de olsa nasıl geliştiğini hayalimdeki sevimli PDR öğrencileri Alihan ve Umutcan ile konuşmalarımı anlatmaktadır. Pek çok gence bu kitabımın da özgüven vereceğine inanıyorum.
Gene yayınlanmasını beklediğim “Anne Sesler nerede “ kitabım ise işitme engelli bir çocuk olduktan sonra kitaplarla arkadaş olunca başarısızlıkların nasıl başarı haline geldiğini bana nelerin özgüven verdiğini anlatan hayatımın 20 yılını anlattığım kitabım. Bunlar da yayınlanmayı bekliyor. Yazarken beni motive eden bu kitapların çıkınca okuyanı da motive edeceğine ve özgüven vereceğine inanıyorum.
9.BEYNİNİ KULLANAN ADAM
Adem Özbay’ın kaleme aldığı bu kitabı yıllar önce hem yazarı hem sıkı okuru olduğum Genç Gelişim Dergisi ek olarak vermiş ben de bir çok alarak çevreme hediye etmiştim. Ben, ailem bakkalımız ve çevremdeki Üniversite öğrencileri zevkle okumuş ve kitabın arkasındaki “Kişisel Gelişim andı” nı de okuyarak sürünün bir parçası olmayacağımız konusunda kendimize söz vermiştik. Ne yazık ki bu kitap daha sonra yayınlanmadı. Bizim özgüvenimizi artırdığı kesin olan bu kitabın genişletilerek ve geliştirilerek yeniden basılması konusunda Adem Özbay’a tekliflerimi yakın zamanda iletmiştim. Bakkalımız Osman bey “ Adem bey bu kitabı bana mı yazmış ne” diye esprisini halen unutmak mümkün değil. Beynimizi etkili kullanarak özgüven sahibi olmayı anlatan bu kitabı sanırım yeniden okumak lazım. Beynimizin bir yedeği olmadığından onu etkili kullanmak ondan azami verim almak için çaba harcamak hepimizin görevi olmalıdır. Beynimizi etkili kullanırsak bunun etkisini hayatta özgüvenli ve mutlu insan olarak görürüz. Bu kitabın özgüvenimizi artırdığını tekrardan söylemek ve yeniden okumak lazım olduğunu da söylesek sanırım yanlış söylememiş oluruz.
10. KONUŞMANIZLA HİPNOZ EDİN
Bana konuşmanın önemini bir kere daha hatırlatan ve okuyunca özgüven elde ettiğim okuduğum ve çevreme de tavsiye ettiğim bu kitap Az Kitap’tan ve İnci ve Özlem Aktaş’ın kaleminden güzel ve etkili bir konuşmanın insana mutlaka özgüven vereceğini anlatan bu kitap gerçekten de özgüvenli olmayı, konuşmamızı daha etkili hale getirmek için bu tür kitaplar okumanın ve bu kitaplarda anlatılanları not alarak okuyup iyice anladıktan sonra uygulamaya geçen insanların konuşmasının bu kitabı okumadan öncesine kadar daha etkili olacağını anlatan ve gerçek manada uygulayınca faydası görülen kitap.
Aslında bu konuda kitaplar yazmak, saatlerce süren eğitimler vermek lazım ama gençler kısa özlü yazılardan hoşlanıyorlar. Az, öz ve akılda kalan bir yazı olsun diye birkaç sayfada anlatılan geniş kapsamlı bir yazı oldu. Gerisi gençlere kaldı. Yani okumak, üzerinde düşünmek ve uygulamak sonra da çevremizle paylaşmamız gereken bir yazı.
Bu kitaplar okuduğum yüzlerce özgüven motivasyon kitaplarından aklımda kalan Türkçe yazılmış kitaplar. Yabancılar tarafından da yazılan etkili özgüven verme kitapları var. Ben sadece 10 tanesini burada anlattım. Beni motive eden bana özgüven veren kitaplar başkalarına özgüven vermeyebilir tabii ki.