- 355 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kitapla İlişkimize Farklı Bir Bakış Denemesi
Sürekli çevremizden "biz kitap okumayan bir toplumuz" "cahil bir toplumuz" sözlerini duyarız. Ardından Japonya ve Batı ülkeleri ile kitap okuma oranlarını mukayeseler ardı sıra gelir. Vakayı sırf toplumun cehaletine (!) ve geriliğimize (!) bağlamak kolaycı bir yaklaşımdır. Bu gerçeğin altında yatan en önemli sebep Millet olarak yaşantımızın sözlü kültüre dayanmasıdır. Batı toplumları Gutenberg’in matbaayı bulmasından sonra 20.yüzyıla kadar asırlar boyu bir yazılı kültür aşamasından geçmişlerdir. Şimdi Türkiye’de dünya ile beraber ikinci sözlü kültür çağını yaşamaktadır.Türkiye’ye bilindiği gibi ilk matbaa Müteferrika ile 18.yüzyılda gelmiştir. Bu dönemden harf devrimine kadar olan süre boyunca yazılı kültürü yaşayan toplumun çok cüzzi bir kesimidir. Harf inkılabından sonra yazılı kültür yaygınlaşmış olsa da hiçbir zaman sözlü kültür kadar kitlesel olamamıştır. Yazılı kültürü bu insan ömrü kadar kısa devirde yaşayamayan Türkiye ikinci sözlü kültür aşamasına geçmiştir. "İnsanlar niye okumuyor ?" "Sürekli niye face veya cep telefonlarına bakıyor ?" "Millet aşk-ı memnunun kitabını okumak yerine neden dizisini izliyor ?" sorularının cevabını bu noktadan aramak gerekir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.