- 1152 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
MOLLA MESTAN...(7)
ELVEDA DRAMA....
Molla Mestan babası tarafından işrak vaktinden sonra evlerinin büyük salonuna davet edildiğinde
İsmail hariç herkes oradaydı...
Üvey Annesi babası yan yana otururken ,Ahmet karşılarında,Müzeyyenle,Ayşe salonun ortasında oynamaktaydı...Babasının göz işareti ile Ahmet in yanına oturdu Molla Mestan...
Molla Mustafa tok sesiyle söze başladı...
-Çocuklar ben burada bu gün sizlerin babası olarak değil,iki gelinlik kızın velisi olarak bulunmaktayım..
Harbi Umumi biteli neredeyse beş ay oldu,yerleşkeden gönderdiğimiz civanların ancak dokuzu dönebildi...İsterdim ki emanetleri Ağalarına teslim edeyim,şimdiki merasimi onlar ifa etsin...Ama emir büyük yerden olunca bizlerin yapacağı bir şey olmuyor...
Büyük Savaş bitti ama bölgemizdeki işgal devam ediyor..İngilizler,Fransızlar,İtalyanlar ve Yunanlar hayasızca antlaşmadan sonra bile Vatan Topraklarımızı çizmeleriyle kirletiyorlar...
Hayat acıda olsa devam ediyor...Elimin altında,Babaları Balkan Savaşı şehidi Sıhhıye Çavuşu Şaban Efendi,Ağaları Harbi Umumiden dönmeyen,iki altın değerinde genç kız var..Ablaları zevcem Hafize hanım tarafından en güzel şekilde yetiştirildiler..İkisi de bu sene Kuranı Azümüşşanı hatmetti...Şehid Hasan Çavuşa İstasyonda uğurlarken söz vermiştim...Emanetlerin önce Allah cc sonra benim emanetimdir diye...Şimdi onlarında evlilik vakti geldi...Hafize Hanım ve ben madem onların Velileriyiz,öyleyse en güzel şekilde izdivaçlarını temin bizim görevimiz...
Biliyorsunuz Yüce Dinimizde önem arz eden konularda çekinme utanma yok...Eğer çevremde Şehit Hasana söz verdiğim gibi,müsait-denk damat adayı bulsaydım,hiç çekinmeden iki dini bütün kızı onlara zevceliğe teklif ederdim...Ama Hafize Hanımla istişare sonucu siz mahdumlarımla izdivaçlarını uygun buldum...
Molla Mestan sana velisi bulunduğum.Şehit Şaban Çavuş kızı Hanife Hanımı,Ahmet sana da Mümine Hanımı zevce olarak öneriyorum..Bir müddet düşünün ve cevaplarınızı bize bildirin...
Molla Mestan hiç düşünmeden babasına döndü..
-Değerli Babacığım madem sizler bizi böyle bir izdivaca uygun buldunuz kabulünüz,kabülümüzdür..Allah cc hayırlı etsin mübarek kılsın...
Ahmette ağabeyinin arkasından onun sözlerine yakın sözlerle olumlu cevabını verdi...
Daha sonra Hanife ve Mümine Hanımlar salona davet edildi,iksinden de olumlu cevap alınınca Kararların Hayırlı Olması duasında bulunuldu...Duayı Molla Mustafa yaptı...
Hafize Hanım bu kez söz aldı...
-Sİzlerden istirhamım dünyaya gelecek ilk erkek çocuklarınıza Mümin ve Hasan kardeşimin isimlerini vermeniz,bu da benim ablalık hakkım olsun İnşaallah..
Onbeş gün içinde düğün hazırlıkları tamamlandı,Mahmatlının Şefeteyn Mahallesinde bütün yerleşke ve civardaki hısım akraba ve tanıdıkların katılımıyla,hazırlanan velimelerle,okunan Kuranı Azümüşşan eşliğinde nikahları iki genç çiftin mutlulukla icra edildi...
Şehitlerin iki güzel emaneti,Molla Mustafaya Rahmanın lutfuyla gelin olmuştu...Düğünün en değeri konuklarından biri Yüzbaşı Fuat Balkandı..Molla Mustafa ve mahdumlarıyla bölgenin işgalden kurtarılması için Lozanın imzalanmasına, kadar bine yakın,bölgeden oluşturulan milis kuvvetlerce Kuvayı Milliyenin molla ağırlıklı yiğit mücadelesi başaıyacaktı...Garbi Trakyada...
Trakya Pşaeli Müdafai Osmaniyesinin Mustafa Kemal Paşayı ziyaret eden İstanbul Delgeleri oldukça üzülmüşlerdi,Paşa 23.Temmuz 1919 da Erzurum Kongeresinde yaptığı konuşmada Batı Trakyanın Bulgarlardan alınıp Yunanlara verileceğini söylüyordu..Aynen Paşanın dediği gibi oldu,17 Ekim 1919 Yunanlar İskeçeyi İşgal ettiler...İki gün önce Fransızlar tarafından kurulan Batı Trakya Müttefikler Arası Hükümetin katkılarıyla...
Aslında Yaralı Batı Trakya Müslüman Halkını üzen en büyük olay 4-11 Eylül tarihine Sivas Kongresinde
Daha önce elimizden çıkmıştır gerekçesiyle Milli Mücadele hedeflerinin içine alınmayışları oldu...Molla Mestanın ağzını bıçak açmıyordu...
7 Kasım 1919 da Sivas Kongresi kararları kabul edilerek Trakya Paşaeli Müdafaii Osmaniyesi kendini fesh etti..İsmini Trakya Paşaeli Müdafai Hukuk Cemiyeti olarak değiştirdi...Anadolu ve Rumeli Müdafaii Hukuk Cemiyetine katıldı..
Fuat Balkanın talimatıyla Batı Trakyanın bütün köylerinde Muhtarlar ve İdare Heyetleri aktif şahsiyetlerden oluşturuldu...Molla Mustafa ,Mahmatlı Muhtarı,Molla Mestan da azası idi...Yaptığı Tütün Ticaretinden dolayı,Drama Sancağının bütün kazalarında etkiliydi Molla MUSTAFA,özelikle Mahmatlı ve Sarışaban Kavala çevresinde...
TA MÜBADELEYE KADAR Mahmatlının ve civarın işleri baba oğul tarafından özen ve dikkatle icra edilecekti...
Yüzbaşı Fuat Balkan ve üst düzey subaylar,takriben halktan temsilcilerinde bulunduğu yüzelli kişilik bir ekiple, Dramada bir tütün deposuna serilen kilimler üzerinde önemli bir toplantı icra edildi... Yüzbaşı Fuat Balkan,haziruna selam vererek konuşmasına başladı:
-Efendiler,görülen odur ki galip devletler Meriçten Usturma Nehrine kadar olan zengin tütün bölgesini Yunana vermekte kararlı...Bölge nüfusunun yüzde seksenini bir tarafa bırakıp,Yunanlılar mı Bulgarlarmı kalabalık konusınu tartışıyorlar.Ezici Müslüman Türk NÜFUSU UNUTUYORLAR...Fakat Mücadelemiz Usturmaya kadar uzanan bölgenin kurtarılmasına kadar sürecek...Sizlerin kararlılığı bunun ifadesi...Bine yakın Kuvayı Milliye gönüllülerini en mükemmel şekilde iaşelerini temin ediyorsunuz..Konuşma öncesi tarafıma sunulan beşbin altın lira bunun ifadesi...Verdiğiniz değerler Milli Mücadelemiz için en etkin şekilde kullanılacaktır..Bundan müsterih olunuz...
İstanbul da ,Anadolu da biz Batı Trakya Müslüman azınlık için mücadele ediyoruz ama paramız yok diyemez...Bölge, Ülkenin en münbit ve en zengin topraklarıdır...Buradan isteyene istediği kaynağı göndeririz..Yeter ki Vatanımız düşman çizmesinden kurtarılsın..
Fuat Balkandan sonra katılanlar sorular sordular yetkililere fikirlerini ilettiler...
Toplantı sonrası hep beraber Drama Merkez Camiine geçildi Cumayı eda etmek üzere..Hutbede eski Selanik Müftülerinden İbrahim Efendi vardı...İşlediği konu kayda değerdi...Yıllardır süren bu yıkımın sebeplerine değiniyordu...
-Ey Cemaati Müslümin...Siz İngiliz Alman,Kafirine benzerseniz Mevla da sizden yardımını keser......Efendimiz buyurmadılar mı..? ’Kim bir kavme benzerse ondandır diye....’ Siz en önemli İslami Müessese Divanı Hümayunu lağvedeceksiniz...Rabbil Aleminin gazabı gelmeyecek.
Siz hiç ’Gayretullaha Dokunmak’diye bir deyim duymadınız mı...? Bu Ali Devletin maalesef o gün içi boşaltılmış ,bundan sonra her şey başımıza gıdım,gıdım gelmiştir...Mevlam daha da acılarından bizleri muhafaza etsin ..Bizlere acısın...
Molla Mestan toplantıdan babası ile çıkarken oldukça umut doluydu Kuvayı Milliyenin hedefe ulaşacağından.....Mahmatlıya umutla dönüyorlardı...Ama Cuma hutbesinde Eski Selanik Müftüsünden dinledikleri bir hayli karıştırmıştı kafasını...Divanı Hümayun 1834 ’de 2.Mahmut Tarafından kaldırılmıştı...Acaba kimlerden oluşuyordu bu Müessese...?
1919 son ayları idi bir ay aralıklarla önce Molla Mestanın sonra da Ahmet Efendinin ilk oğulları dünyaya teşrif etti..Büyüğün adı Mümin,küçüğe Hasan ismi verildi...Mahmatlı Şefeteyn Mahallessi
Molla Mustafanın hanesinde bütün olumsuzluklara rağmen Mevlanın lutfu ile büyük bir sevinç yaşanıyordu...Hamdettiler Mevlaya....Elhamdülillah.....
İngilizlerin planlarıyla Harbi Umumiye,savaşın rengi belli olunca dahil olan Venizeloslu Yunanistan Trakyanın tamamını ve İstanbulu ;İşgal ordularından talep etti...
27 Kasım 1919 da Paris Konferansı Çerçevesinde Neuilly Antlaşması gereği Batı Trakya Fransızların yardımıyla Yunanlılara teslim edildi...Bulgarlar Bölgeden ayrıldı...Olayları takip eden Türkler Hemetli de Batı Trakya Hükümetini oluşturdular ve Petreçeli Tevfik Bey Reisliğe getirildi...Fuat Balkan Genel Kurmay Başkanı,yardımcılığına Teğmen Fahir Özdilek getirildi..Lozan imzalanana kadar bu heyet bölge insanıyla omuz omuza görev yaptı..
Yunanlılar Bölgenin etnik yapısını değiştirmek için Kafkasya ve Rusya dan bol miktarda Rum göçmen getirdiler...Türkleri göçe zorladılar...Bu vahşet çeşitli protestolarla telin edildi...Yunanlılar üç maymunu oynadı...Patrikane bile bu oluşuma destek verdi...ABD de lobi yaptı...Sadece Batı Trakya Türkünün sahibi yoktu...Ankaraya kadar giden Temsil Heyetine bizde istiyoruz amalarla umut aşılandı o kadar...
Mudanya Antlaşmasından sonra Doğu Trakya Yunandan kurtarılırken,Batı Trakya ile ilgilenilmedi bile...
Bütün bunlar bu topraklarda yüksek sesle konuşuluyordu...Molla Mestan hüzünle izliyordu Ana Topraklarının gıdım,gıdım elden çıkışını....
Bölge halkında oluşan kanaat acaba Anadolu da kurulan Cumhuriyetten on yıl önce tesis edilen BATI TRAKYA BAĞIMSIZ CUMHURİYETİNİN bu ilgisizliğin nedeni mi oldu kaygısı ağırlık kazandı...
Lozan da bile Yunanın Batı Anadolu da yaptığı yıkımın tazminatı olarak Usturma Nehrine kadar olan Bölge Yunandan alınabilirdi..Göstermelik bir tren istasyonunun alınması ile olay geçiştirildi..
Anadolu da Yunana karşı yiğitçe mücadele yapılırken Rumelinin bu çilekeş Müslüman ve Türk azınlığı kayda değer bir Yunan milis gücünü Bölgede tutarak Anadolu Direnişine çok büyük katkı sağladı...Kurtuluş Mücadelesinde alınan bütün kararlara harfiyen uydu...
Artık bunun yorumunu tarafsız Tarihçiler zaman içinde ayrıntı ile yapacaklar...
Ve göğe yükselen feryadı figanlar geçte olsa karşılık bulacaktır...
Türk-Yunan Nüfus Mübadelesi....30.Ocak.1923 .......
Dramanın bütün köyleri,Selanik’in bütün Müslüman Köyleri,Girit Müslümanları, Anadoluya gönderiliyordu...Anadoludan da birbuçuk milyona yakın Rum Hıristiyan Yunanistana zorunlu göçe tabi tutuluyordu...BABASININ BU ANTLAŞMAYA BU KADAR TEPKİSİNİN OLACAĞINI HİÇ TAHMİN EDEMEMİŞTİ.....
Molla Mestan onu da zerre zerre yaşayacaktı...
DERKENAR..
Rahmetli Babaannem Mahmatlıdan duyardık derdi Çanakkalenin top seslerini...İkiyüz elli bin Mehmedin Şahadet Şerbetini içtiği kutlu mekan...Bu sitede onun anlattıklarını,bir sözlü tarih olarak aktardığım günden beri,artarak devam eden bir araştırmanın yapıldığını sevinerek gözlemlemekteyim...Çanakkalede ve diğer Birinci Dünya Savaşı cephelerinde Alman Subayların eksiklikleri,fazlalıkları bilim insanlarımız tarafından açıkça sorgulanıyor...Özellikle Limon Paşa,Liman Von Sanders..Yaralı Rumeli İnsanını, inliklerini daha o günlerde bildiği bu Sarı Yılan artık Tarihçilerimiz tarafından mercek altında...Çanakkaledeki Türk Kurmay Heyeti ile birlikte hazırlanan Savaş Planını değiştirip savunmayı ön tarafta kurarak İngiliz,Fransız ve İtalyan,yarım milyon barbarı Geliboluda bir arı kümesi gibi toplayandır,Sarı Yılan ..
O, Kurtuluş Mücadelesi verecek İnsanımızı ölüme yollayandır...
Tahminimdir ki Uluslararası Kabalacı Gücün Emrindedir bu şahsiyet..
İngilizlerin Türkleri ve Müslümanları Anadoludan Atmak,Gladstone Projesini hedefe ulaştırmak planının en önemli şahsiyetlerinden..
İnanıyorum ki gelecekte bu şahsiyetin yaptıkları daha dikkatli incelenecek gerçekler gün yüzüne çıkacaktır...
Çanakkale içinde bir Sarı Yılan
İngilizin Askerini durdurur Divan...
Sarı Yılanı biliyorduk ta,bu mısrada kastedilen Divanın,’Divanı Hümayun’ olduğunu yeni öğrendik.....
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.