TÜRKİYE'DE TARIM VE HAYVANCILIK TELEVİZYON YAYINCILIĞI
Türkiye’de; benim hatırladığım, tarım ve hayvancılığa dair ilk yayınlar doksanlı yılların ortasına dayanmaktadır. O zamanlarda TRT’den sonra açılan ilk özel kanalar tarım ve hayvancılık konusuna eğilme gereği duymuyorlardı. Çünkü TV izleyicisi daha çok şehirlerde yaşayan kesimdi. Ve TRT’nin kamusal yayıncılığından sıkılmış kitlelere özel ve popüler şeyler sunmak gerekiyordu. Uzun yıllar popüler yayınları devam etti özel kanalların. TRT de kamusal yayınına tabii ki… Sonra şehirlerde internet iyice yaygınlaştı. İnsanlar boş zamanlarında televizyon seyretmek yerine internette gezintiye çıktı. Haliyle televizyon kanallarının izleyici kitlesi, orta yaşlılar, koca karılar ve köylüler oldu daha çok. Kadın programları yaygınlaştı, binlerce dizi yayınladı, yayınlanıyor.
TRT doksanlarda Tarım ve hayvancılığa dair yayınlar yaparken sadece köylüler bu programları izlemezdi. Şehirliler de mecburen izlerdi. Çünkü fazla kanal seçeneği yoktu. Ama bu yayınların köylü kesime ve tarım ve hayvancılık girişimcisini aydınlatmayacak kadar kötüydü. Genelde konular yüzeysel anlatılır, hayattan ve işinden sıkılmış bir uzman berbat bir dille anlatırdı bir şeyler. O zamanlardan hatırladığım tek yayın Yayçep adlı bir şey. Şimdi düşünüyorum da Yayçep ne demek? Bakmam lazım…
2000’li yıllara geldiğimizde karasal analog yayınlar yavaş yavaş kesilmeye başladı. Uydu yayıncılığı ortaya çıktı. Bu daha çok çeşit yayın ve daha yüksek görüntü kalitesi idi. Belki biraz da kitleye uygun yayın da demekti. Ama dediğimiz gibi olmadı ilk etapta. Özel kanalların yoldan çıktığını gören insanlar TRT’nin monoton yayınlarını sevmeye başladı. Belli bir kitle oluştu. Biraz da nostalji vardı TRT’de artık. Özellikle Kemalist solcu kesim TRT 2’de çıkan kültür sanat programlarına bayılıyordu.
Bu dönemde Tarım ve hayvancılık yayınları artarak devam etti TRT’de. Ama izleyici kitlesi azalmıştı. Şehirliler tarım ve hayvancılıkla ilgilenmiyordu (organik ürün, GDO popüler değildi henüz). Köylüler de popüler yayınları tercih ediyordu artık. 2003 yılında başa gelen iktidar hemen TRT’ye el attı. Halkın içinden gelen bu insanlar TRT’nin yapısının artık değişmesi gerektiğine karar vermişti. Devletin vergileri ile ayakta duran TRT’nin kapitalizme ayak uydurması gerektiğine inanıyorlardı. Halkın parası dinen günah olan ve popüler olmayan mevzulara yönelmekle harcanmamalıydı. İlk olarak heykelcilik, bale, dans resim, müzik, sanat filmlerine yoğunlaşan TRT 2’nin yayın formatı değiştirildi. Fazla zaman geçmeden TRT’nin diğer kanalları da kapitalizmden ve popülizmden nasibini aldı. Kamusal yayınlar aniden sonlandırıldı. Kültür ve sanat kamusal yayın olamazdı. Kamusal yayın dini ve ahlaki yayınlardı daha çok. Onun dışında biraz da para kazanması gerekiyordu TRT’nin. Ve popüler yayınlar arttı. Özel kanallarla yarış başladı.
Şimdi bir soru soracağım. Sen para kazanma derdindeysen ve kazanıyorsan elektrik faturalarından TRT’ye aktarılan parayı neden kesmedin? Neyse geçelim bunu. Konumuz bu değil… Sanırım 2000’li yıllarda tarım ve hayvanlık yayınları tamamen kesildi. Öyle hatırlıyorum. Ne TRT ne de özel kanallar bu konuya eğiliyordu.
Kanal sayısı yüzün üstüne çıktığında tarım ve hayvancılık yayınlarını üstlenen özel kanallar ortaya çıktı. Derken bu kanalların sayısı arttı. Zaman geçtikçe kaliteli yayınları da artmaya başladı. Şu an bu kanallar TRT’nin yapmadığı yapıyor. Tarım ve hayvancılıkla uğraşan kesimleri aydınlatıyor, bilgilendiriyor. Hatta işi biraz abartarak tarım ve hayvancılık konularında eğlence programları, yarışmalar yapıyorlar. Almanya’da dün piyasaya çıkan bir gelişme bugün kitleye canlı olarak aktarılıyor. Diyanet TV bile açıldı TRT çatısı altında. Ama ne hikmetse kaliteli yayın yapacak, özel kanalara örnek olacak tarım ve hayvancılık kanalı açmadılar.
Tartışmasız en iyi yayını yapan kanal Bereket Hayvanlık ve Bereket TV’dir. Benim televizyonda kanal listesinin ilk sırasındalar. Zevkle izliyorum. İşi biraz abarttığımı, kanalda çıkan veteriner ve ziraat mühendisi sunucuların adlarını ezberlediğimi söylemeliyim. Köy TV de iyi yayın yapıyor. Çiftçi TV de idare eder. Sadece TarımTürk TV’nin yayınları pek iyi değil.
Listenin bir numarasında yer alan Bereket Hayvancılık ve Bereket TV yöneticilerini alınlarından öpmek lazım. Berbat yayınların son noktaya ulaştığı, TRT’nin tuhaf bir yapıya büründüğü bu dönemde ilaç gibi geldiniz. Önemli bir izleyici kitlesi olduğunu da söylemeliyim. ‘’İnşallah şifa olur’’lu Bal ve penis büyütücü kanallarına dönmesin televizyon yayıncılığı… (Ha bu arada TRT’nin iyi yayın yaptığını Diriliş ‘’Ertuğrul’’ dizisinden yola çıkarak söylemezsiniz. Kötü bir dizi demiyorum iyi. Şimdiye kadar çekilen en iyisi. Ama bu TRT’yi kurtarmaz. Bence makyajlıyorlar pisliklerini. Bunda da milli ve dini duyguları kullanıyorlar)
Çok sevdiğim Bereket TV’nin açıklaması ile konuyu kapatıyorum.
BEREKET TV 2010 yılında toprağa gönül vermiş insanların kişisel çabalarıyla tamamen öz sermaye ile kurulmuş bir televizyon kanalıdır. İlk olmanın verdiği güçle karşılaşılan tüm sorunlara göğüs gererek yılmadan yoluna devam edip, tarım sektörünün sesi ve nefesi oldu Bereket TV. Üç aykırı insanın ortak inancıyla başlayan serüvenin ışığı; bugün onlarca çalışanı, Türkiye ve Dünyada milyonlarca izleyicisiyle dünyayı aydınlatıyor ve Türk tarımına büyük katkı sağlıyor. Bereket TV, Türk köylüsüne, Türk çiftçisine ve toprak sevdalılarına ait özel bir televizyon kanalıdır. Gücünü kitlesinden alır. Bereket TV’nin Türk köylüsünden başka efendisi yoktur.
Birlikte Nice Senelere…
Bereket Medya Grubu
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.