- 486 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Eskiciden Alınmış Hatıralar
Çocukluğumuzda korktuğumuz adamdı Rahmi abi.Gerekirse mahallede racon keserek sesini çıkarırdı.Mahalle sakinlerinin Rahmi adını duyunca iki adım geriye çekildiği gençlerin göz teması kuramadığı civan bir delikanlıydı Rahmi abi.
Kavgalarda önder, karakollarda hiç bir zaman geri vites nedir bilmezdi.
Başımızı okşadığında içten içe gururlanır ve fors atardık etraftaki sokak arkadaşlarımıza.
Pantolonumuzun arka cebi yırtık olsa bile bir havamız oluyordu kaldırım taşlarında.Artist kartları, kuyu misket,çelik çomak,istop ve saklambaç oynarken bundan bahsederdi kendi aralarında arkadaşlar saklandığım köşeden duyardım.
Rahmi abi başımızı okşadığında eve gitmemiz akşam ezanını geçse de bizi korkutmayacak özgüveni verirdi bize.
Böyle adamdı Rahmi abi.
Uzun boylu,esmer tenli, kalın kaşlar ve kirli sakallı psikopat adam.
Mahalle yengelerinin tabiriyle serseri ,berduş uslanmaz arsız biriydi.
Biz bilmezdik bunlar nedir nasıl olunur.
Tek bildiğimiz Rahmi abinin şekli ve duruşuydu o zamanlar.
İlk okulumuzun köşesinde büfe vardı yaşlı bir adam dururdu büfede.Tıknaz, asık suratlı, sert bir adamdı bu adam.Duyduklarımızın yalancısı ve hüzünlü olduk duyduğumuzda.
Rahmi abi bir gün parmak aralarına nikotin bulamamış tiryakisi olduğu bir paket borç sigara istemiş adamdan.
Arkadaşlarıyla beraber girmişler büfeye.Büfeci olmaz demiş tekel bu veresiye defteri sigarayı kabul etmez.
Bir paket sigaraya ekmek bıçağına terk etmiş dünyaya asık suratlı adam.
Rahmi abi sapı olmayan ekmek bıçağıyla deşmiş adamı dört-beş yerinden.Rahmi varken arkada duran dostları ne güne karşısına alsın cezaevi riskini.
Rahmi sert,Rahmi gaddar ve korkmaz bir adam.
Rahmi abiyi çok sonra duyduk cezaevine girmiş felâket arkadaşları çıkmış mahpustan mahallenin genç delikanlılara anlatmış gençler babalarına onlar kadınlarına kadınlar çocukları korkutmak için çocuklarına.
İş bu işte top oynadığımız sahaya kadar geldi bu hikâye kaldırım kenarında maçı izleyen bir çocuk bağırdı Rahmi cezaevine konuldu diye.
Karşı komşunun oğlu Ethemdeydi top, topu havaya vurarak "ben size demiştim oğlum"diyerek bağırdı yüzünde bilmişlik sevinci vardı.
Ethem Rahmi abinin amcaoğlunu dövmüştü Rahmi abide Ethem’in kafasına vurmuştu bir tane o yüzden sevmezdi Rahmi abiyi Ethem.
Yıllar geçti Rahmi unutuldu.Artık köşe başında duran başka Rahmiler oluyordu, düzen hiç değişmiyor herkes aynı izde gidiyordu, başka isimlerle Ahmet,Serkan,Osman vb. Hepsi Rahmi oluyordu.
Rahmi’yi herkes unutmuştu.Belki onun koruduğu amcaoğlu bile.
Mahallede iki muhtar değişti amcam aza oldu hatta muhtar yardımcısıymış yani biraz gururlanmıştım buna.
Muhacirlerin kahvesinin en az dört defa el değiştirdiğini duydum.Başka birileri tarafından başka çayların yapıldığı işletmeler.
Benim gibi çoğu arkadaş bu mahalleden bir süre ayrıldı üniversite,askerlik derken çoğu kişi dağıldı.
Mahalle olgusu artık daha azdı bizim için.
Rahmi abi hâlâ hatırlanmıyordu herkes için.
Üniversiteden yeni mezun olmuştum mahalleden arkadaşlar ve bir abimizle İzmir’de yerli birahanede bira içiyorduk.Sağımızdan solumuzdan geçen insanlara bakıyorduk,muhabbetler saklambaç oynayan çocukların muhabbeti değildi artık.
Daha olgun daha vatan meseleleri bilen, daha güçlü duruyorduk o masada.
O zamanlar bir mekanda oturmak en az dört yüz papel, herkes kendi birasına sadık durarak hesabını biliyordu.
Mekânda oturmayan insanlar için buralar lüks ve para gerektiren yerlerdi.
İçeriye giren herkesi almayan iri yarı adamlar kapıda bazı serseri duruşlu insanlarla sorun yaşıyordu.
Etrafımda üç beş masada on onbeş kişi vardı beş altı bayan gerisi erkek.
Beş altı bayan göz bebeğiydi o hâlde.Çünkü mekânda oturan erkek her zaman bir sıfır önde olurdu kendi fikirlerine göre.
Çok travesti dolaşıyordu buralarda, herkes için olağan bir durumdur buralarda bu durum.Lüks mekânlarda hatun düşüremeyen erkekler son çare bunların peşinde salya sümük dolaşırlardı.
Mekândan kalktık artık çakırkeyif düşüncelerimizle arabaya doğru yol alıyorduk.Arabaya giden yola gitmek için travestiler sokağında yürümek ve göz göze gelmek üzere duruyorduk âdeta.
Karşımıza farklı farklı insanlar ve ağzı bozuk herifler çıkıyordu aynı şekilde onlara sataştığı için kendini savunan travestiler.
Karmakarışık sayfalar kadar bir halin karşısında bulunuyorduk.
Bizim abiye birisi selam verdi bizde onlara verdik arkalarından birisi geldi.Uzun boylu esmer tenli kalın kaşlı kirli sakallı bir adam.
Rahmi abiydi o adam.
Elinde hürriyet gazetesine sarılmış teneke birayla selam verdi bizede.
Bizde ona verdik hâl hatır sorduk bizi tanıdı çocukluğumuzu hatırlar gibi sevecen bir tavırla yine başımızı okşar gibi gözleri güldü.
İçimizde eksik olan tek şey korkuydu,artık korkmuyorduk Rahmi abiden.Sadece saygı duyuyorduk.
Rahmi abi yaşlanmış yüzünde kırışıklıklar olmuştu, biraz da o eski cesareti gücü gitmişti.
Eski Rahmi değildi, yani bize göre o övülen adam değildi Rahmi.
Rahmi abiye sigara paketini uzattım sigara ikram etmek için.Aldı ve yaktı sigarayı.Ben çok düşündüm acaba hayatına mâl olan bir paket sigaraya karşı hâlâ bu kadar sadık mı diye.
O düşünmemiştir eminim..
Belki de çok düşündü kafayı sıyırdı dedi bizim mahalleden abi.
Anlattı bize hikâyesini biraz,cezaevinde cemaat ayağına bulaşmış sonra namaz kılmaya Allaha şükür etmeye başlamış Rahmi abi.
Ama gidik yani durum vahim.
Rahmi abiye çok üzüldük yüzümüze baktı ve yavaşça akıp giden sokağa girdi.
Arkasından eyvallah çektik.
Bir kaç sokak öte de ilerlerken öbür sokağın ucunu görüyorduk Rahmi abi ve arkadaşları travestiler ile pazarlık yapıyordu.
Adımlarımı atarken cevap bulamadım sorularıma.Hayat bizi nereye sürüklüyordu.
Başım dönüyor ve gözlerim kararıyordu.Arabaya az kalmıştı.Rahmi abi unutulmuş ve tekrar gelmişti.
Mahallemize geldik selamını alan yoluna baktı, mahallenin köşesine geldim çocukluğuma döndüm ulan dedim sen de yalansın.
Abarttığın her şey geçici her olay yerinde yaşamını yitiren bir hayattan ibaret.
Elimde ki sigara paketinde dilek sigarası vardı onu yaktım sonra boş paketi yumruğumla sıkıp fırlattım çocukluğuma.
Her şey bir paket sigara yüzünden miydi lan Rahmi abi diyerek kaderin üstünde isyan çıkarttım.
Dudağımın son dumana asılmasıyla sigarayı attım ve kendimi karanlık odada buldum.
Uyurken bir daha dedim.
Her şey bir paket sigara için miydi be Rahmi abi..
Alihan Yekru Çelik