- 3636 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
OKUMUŞ CAHİLLER
OKUMUŞ CAHİLLER
İnsan hem okumuş ,hem de cahil olabilir mi? Der gibisiniz. Bence olur. Hem de cahilin katmerlisi olur da,onu ünvanından dolayı cahil olarak düşünmeyenleri daha cok etkiler,sınırsız aptallığıyla .
Dünyanın çok çeşitli ülkelerini dolaştım ama remork gibi guruba takılıp bodoslama rehber peşinde değil.Dostlarım ,gazinolardan çıkmaz, Ellerindeki sipariş listelerini almak için saatlerce mağzaları arşınlarken,ben yöre halkını tanımak ,bensemek için uğraşıyordum. Letonya da ,İsveç te ,Ukrayna da ,Yunanistan da, Taylant’da,Rusya da ve pek çok ülkede ilkokula başlayan çocukların nasıl olmaya başladıklarını gözlemledim. Riga ve Bankong da ilkokul ikinci ve beşinci sınıfta gün boyu sıralarına oturarak derslerine girdim.İlkokullar da daha önceleri bizde de olduğu gibi ögrenciler forma giyiyorlar, küçükler caddeler de el ele tutuşup sessizce dolaşıyorlardı.Oyun ve spor aktiviteri profesyonel sporcu ,dansçı,resam,hekeltraş ,bilgisayarcı yetiştirecek kadar önemliydi. Dersleri çok hafif matematik , yurttaşlık ,anlaşılır tarih ve coğrafya idi. Ama en çok özür dilemeyi ,teşekkür etmeyi,kırmızı ışıkta durup ,yeşil ışıkta geçmeyi öğretiyorlardı. Dayak ,hakaret asla olamazdı,çocuğu anasın dövmesine öğretmen karşı çıkardı .Ortaya bir resim tablosu çıkartsalar ,öğrenciler nerede yanlış çizildiğini ,nerede gölge olması ,nereden ışık vurması gerektiğini hemen söyleyebiliyorlardı . Bir de kendi öğrenciliğim geçti aklımdan okula hiç istiyerek gitmedim .O lanet cetfel, ellerimin üzerine belki yüzlerce kez indi . Ezberim güçlü olmadığı için çok zorlandım .Oysa onlar çarpım tablosunu bile ezberlemiyorlar ama öyle bir hesap makinası kullanıyorlar ki şaşarsınız . Ostrogotların,Vizogotların Anadolu kavimleri olduğunu zanederek,krallarını falan ezberlemiştim meğerse orta Avrupadaymışlar.Bu şekilde yabancıların icat ettiği hiç bir şey
yorumsuz kabul edilerek kulanımda olmamalı.Peki bizim yoğurt ve birkaç ufak buluş dışında keşfettiğimiz ne var?Hani insanlık alemine faydalı olarak hayat kurtarmak,yaşamda kolaylık sağlamak için.Varsa yoksa asırlar önce ki kişileri abartarak övmek ve teselli bulmanın dışında.Yıllardır uyutulmuş beyinlerimizin fırında kuzu kellelerin beyni gibi emperyalizmle,din bezirganlarıyla ve hurafelerle yediğimizi ne zaman anlayacağız.Değerli bilim adamlarımız memleketimizden kopuyor,hiç bir buluş sahiplenmemekte bir tarafta yaşamı okuyup öte tarafta çalıntı tezlerle Prof ünvanı,general ünvanı,bilim adamı sıfatı koyan ne çok embesil var.Bilgi,insanın öz eleştirisi ile birleştirilerek yorumlanabilirse insanlığa faydalı olur.Tabi insani duygularla, hak ve adalet duyguları ile tarafsızlık ilkesi ile yoğurularak.Benim susturulmuş, baskılanmış, korkak ve salak sözde aydınım;yorum yapan, doğruyu söyleyen gerçeği aykıran bir avuç vicdanı hür, tarafsız aydına neden destek olmazsın? Çünkü geleceğinden, mevkiinden ünvanından korkuyorsun.Askerlikte bile yerine getirilemeyecek bir emri önce emredersiniz diye kabul edersiniz, hemen sonra bu emrin yerine getirilemeyeceğini sebebleri ile komutanına arz etmenize müsade edilir.Komutan düzeltmeyi kabul etmezse o zaman yapacak bir şey yoktur.
Sevgili okumuş dostum,bu millete fikri önder olmamız gerekirken sana hurafelere inanarak görev yapmak,adam kayırarak kök salmak, zihin oyunları ile fakirin rızkını yemek hiç yakışmıyor.Din kitabımızı bir defa bile okumamış dinciye,senin söyleyecek bir lafın neden yok?
Türk olmak sana ağır mı geliyor da kendini Mustafa Kemal Atatürk’ün yolunun dışına , bir zamanlar tebamız olan ,sonra bizi arkadan vuranların yanında ve savunuculuğunda görüyorsun? Sen de mi peygamber ejdadına hürmeti yağcılık yapmayı, ibadet saymaktasın ? Kuran’ı okumalı sureleri kendince yorumlamalısın .Tabi Kur’an okumak için arapça bilmeye gerekte yok .Dinini bilmeyenin, sahtekarlar elinde olacağını , insanlığı ve Tanrı’nın emretiği adaleti bilmemizin imkan olmayacağını unutma ..
Bir müslüman, kendisini arzu etmeyen bir kadınla nasıl ilişkiye girer? O kız senin kızın olsa onu parayla iğrenç bir adama nasıl satarsın . O yavrunun , henüz ilk okulun ikinci veya üçüncü sınıfında okuması gerekmekte olduğunu nası unutabilirsin ? Ya erkek çocukları, güvenerek verdiğin ,yetişmesi için emanet ettiğin öğreticiler tarafından taciz edilir ve bir kendini bilmez de bu sapıklığı bademleme diye tarif ederse, senin tavrın ne olmalıdır?
Milletimin gerçek okumuşları! Almış olduğunuz , hak ettiğimiz ,onur duyduğumuz o diplomalar sizlere , Mustafa Kemal’in kurduğu çağdaş eğitim veren ,kemalizim yolunu gösteren okullardan verildi .( Bazıları hariç) Sizler bu bilgilerin üzerine okuyarak , araştırarak , bilim tuğları örerek, artırarak öz duygu ve bilgilerinizi koymalısınız.
Bilimi ,hurafeler ,uydurmalar ve cahillikler asla yenemez.
Bu yüzdendir ki bütün müslüman ülkelerin gayri safi milli hasılatlarının toplamı, Almanya’yı vaya İtalya’yı geçemiyor . Çünkü nufusun çalışmasını, üretmesi gereken erkekleri kahvehanelerde ,kadınları dedikodu toplantılarında sürekli gün geçiriyor. Eline gazete alıp ne olur dünyada diye bile bakmıyorlar.
Evet dostlarım, kalemim bu gün de kara kalemlerle , kara potreler çizdi.Hani Mustafa Kemal’in 1923 ile 1930 yılları arasındaki kalkınma hamlelerini , o saçları özenle taranmış hanımları , yeni takım elbiseleri, fötr şapkaları içindeki beyleri, çalışan fabrikaları ,işçilerini ,şapkalı öğrencileri ,19 Mayıs’daki mini etekli kız çocuklarını, kavşakta kollarında beyaz kollukları ile trafiği düzenleyen polisleri hayal ediyorum.
Fakir bir ülkede yaşamak çok kötü.Ama hem fakir hem de cahil bir ülkede yaşamak belki daha da kötü. Allah devletimize zeval vermesin..
E.Yaşar OVALI 23.11.2016
YORUMLAR
kukurikuu
Aha geldik, işte gidiyoruz .Çoğu haklarımızı alamadık dünyadan .
Hele o eğitim ordusunun neferleri hak almak yerine bir de cop yediler,
Bu yüzden sadece kuru kuruya kutlamak yetmez, onların dertlerinin göbeğine girmek, onlara çalışma şevki de vermek gerek.
Hanımefendinin ve sizin öğretmenler gününü kutlar saygılar sunarım.
Değerli "kukuriku" yazınızı beğeni ile okudum. Bir süredir tartışılan mevzular bana sorulduğunda geçen sene Rize'nin bir dağ köyünde tanıştığım Suriyeli baba ve üç kızını anlatıyorum.Suriyeli Mühendis baba üç kızı ve hanımı ile Rize'de çay toplamaya gelmişler.İlk defa çay bitkisi görüyorlar. Bana memleketinde bir fabrikanın genel müdürü olduğunu ancak savaş çıkınca ülkesini,evini terk etmek zorunda kaldığını söyledi. O zaman "DEVLET" ne demek daha iyi idrak ediyorsunuz.Devlet olmayınca din'in,ailenin,haysiyetin,namusun olmayacağını anlıyorsunuz.
Ve o zaman "Devlet" inize ,Vatanınıza bağlılığınız,sadakatiniz ve minnetiniz hak ettiği seviyeye ulaşıyor.
İnşallah bizdeki gaflet ve delalet içerisinde olanlar başımıza komşu ülkeler gibi felaket gelmeden akıllarını başlarına toplar.
Yoksa bu devlet bu millet ihanet içerisinde olan başları kopartır atar.
Kuranı bilmediğimizden bu işten geçinenler,zengin olanlar,sevgili yapan din tacirleri ile doldu ülkemiz.
Sonra da saf saf "başımıza bunlar neden geldi?" diye soruyoruz.
Oysa din hayattır.
geçen gün Rize'de bir yakınımın cenaze merasimine gittim.Köy on kilometre merkezden uzak.geri dönüşte köy imamının arabasına bindim.Beni merkeze kadar götürdü.
Ona nasıl İmam olunacağını öğrettim.
Hutbede anlattığınız konuları cemaat ayakkabısını giyince unutuyor,siz nasıl insan olunacağını yaşayarak,göstererek anlatın.
Siz yapın örnek olun.
Aldı.
Doğru dedi.
Fakat bu temiz adamlar din tacirlerinin eline düşerse onlar da bozuluyor.
Anlatacak çok şey yazacak vakit ve derman yok bende.
Saygı ve selamlarımı sunuyorum değerli ağabeyim.
kukurikuu
Çok güzel bir örnekle sayfamda olmanıza sevindim.
Devlet nedir bunu anlamak için ders kitabı olarak "Yüzbaşı Selahaddin'in
Romanı" nı okutmak, bir çöküşün, sebep ve inatla yok oluşuna direnmenin
ne demek olduğunu öğretmek gerek.
Atatürk , koca zekasında savaşı kabul edilecek yol görmez. Çağdaş olmanın faziletini bu yüzden savunur.
Selam ve saygılarımla
Değerli abim.
Bizim ülke olarak sorunumuz benim kanaatimce çok fazla konuşup az düşünmekten kaynaklanıyor.
Eğitim sistemimizde ise sorunumuzu yıllar önce tanıdığım bir ecnebi öğretmen çok güzel ifade etmişti: Siz çocuklarınıza her şeyi öğretmeye çalışıyorsunuz. O sebeple de hiç bir şey öğretemiyorsunuz''
Uzatmayacağım. Son cümlen ile noktalayayım:
Allah bu devlete zeval vermesin.
Selam ve sevgilerimle.
kukurikuu
Haklısın ,çok konuşma ve az düşünme artık milli özelliğimiz olmuş.
O altın olması gereken öğretim ordusunun da içi gaz tenekesi gibi boşaltıldı, tekmelendi, ezildi. Gidip bakın , yahut tanıdık öğrencilerle konuşun okul bir öğretim yuvası olmaktan nasıl çıkartılmış.
Öğretmen siyasi baskı altında , öğretmen yoksul, polis bile karşısındaki öğretmene saygı duymuyor, en ufak bir hak aramalarında basıyor jopu,
Allah bu devlete zeval vermesin
Saygı ve sevgilerimle.