- 1976 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Gün/aydın dostlarıma… selam olsun eğitimin kaynağı öğretmenlere!
Selam aydınlık, güzel günlere!
Selam ilgiyi, doğruyu, iyiyi, güzeli, haklıyı-haksızı ve daha nicelerini öğreten öğretmenlere!
Selam sizin sımsıcak sevginize!
Selam milletimizin yüz akı öğretmenlere!
Selam, binlerce selam!
Sevgili Öğretmenlerim…
Sözlerime başlarken öncelikle tüm öğretmenlerimden, öğretmenlerimizden onları sadece senede bir kez hatırladığım, hatırladığımız için özür diler ve çok şerefli ve ideal bir meslek olan öğretmenlik mesleğini yapan sizleri saygıyla selamlarım.
Dünyada hiçbir meslek öğretmenlik kadar manevi bir güç ve şerefe sahip değildir.
Mühendis bina yapar, ressam resim çizer, çiftçi ekin yetiştirir. Yani abideleştirilmek istenen şey maddedir. Ama bir öğretmen insan ruhunu şekillendirir. Ve bu eseri şekillendirirken eserinde imzası olmayan tek sanatkâr öğretmendir.
Bu nedenle ki Vatanımda ki tüm öğretmenlerimizin, bütün dünya öğretmenlerinin, 24 Kasım ‘Öğretmenler Gününü’ kutlar, hayatta olanlara (ki bunların içinde benim Ceyhan’da ilkokuldaki İlhan öğretmenimde var) uzun ömürler dilerim.
Ve bu vesile ile en önde baş Öğretmenimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’e, şiir ve edebiyatta benim hamuruma ilk mayayı katan, yoğuran rahmetli öğretmenim Yusuf Nalkesen’e ve diğer rahmetli olan öğretmenlerime, öğretmenlerimize, eğitim şehidi öğretmenlerimize Allah’tan rahmet dilerim.
Baş Öğretmenimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ ün gösterdiği ilim ve irfan yolunda bizleri yetiştiren tüm hayatta ki öğretmenlerimizin ellerinden öper, eğitimli ve çağdaş bir toplum için göstermiş oldukları katkılarından dolayı teşekkür eder saygılarımı sunarım…
Cumhuriyetle birlikte yurdumuzun her yanında Baş Öğretmen Atatürk’ün önderliğinde yeni okullar açıldı. 11 Kasım 1928 harf devrimiyle halkın eğitimi için yoğun bir çalışma başladı. Atatürk yeni Türkiye’nin meydana getirilmesinde öğretmenlere büyük görevler düştüğü inancındaydı. O ‘Ulusları kurtaracak olan yalnız ve ancak öğretmenlerdir.’ sözleriyle öğretmene verdiği değeri ve duyduğu saygıyı en güzel biçimde belirtmiştir.
Eğitimdeki esas amaç; topluma faydalı, kültürlü, faziletli fertler yetiştirmektir. Bu yetiştirme için en büyük görevli ve sorumlu öğretmenlerdir. Yüce Atatürk’ Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.’ diyerek bunun önemini vurgulamıştır.
Toplumların yaşaması, maddi ve manevi gücüne bağlıdır. Bu gücü körpe dimağlara aşılayacak olanlar siz değerli öğretmenlerdir. Öğretmenlerin elinde yoğrulmamış bir hamur olan gençlik; şekil bulur.
Karşılıksız seven, kalbi sevgiyle dolu, olmazı başaran, cehalete dur diyen; bilgi, inanç, ruh verip karanlığı kovan; geleceğin güveni, geçmişten ders alan; cıvıl cıvıl gözlere umut ışığı olan.
Çaresizliğin filizlendiği yerde ümit, korkunun mayalandığı yerde yürek, güçsüzlüğün güçlendiği yerde bilek, öksüz ve yetim yavrulara sımsıcak kucak açan yüce ve kutsal bir mesleğin mensubu siz değerli öğretmenlerimizi gönülden selamlıyor, saygıyla önünüzde eğiliyorum…
Benden küçük bile olsa öğretmenliğin yüce büyüklüğünü taşıdıkları için tüm öğretmenlerimizin tebeşir, kitap, defter, kalem kokan o mis gibi ellerinden öpüyorum…
Elbette ki Öğretmenlik öyle yılda bir kez süslü ifadelerle anlatılması imkânsız olan, ancak yaşanılarak anlaşılan bir meslektir.
Hakkını verebilmek için sorumluluğunu ve emeğini kavramış olmak gerekir.
Bu onurlu mesleği şöyle vasıflandırmak istiyorum:
* Öğretmen önderdir, liderdir, anadır, babadır.
* Öğretmen Mehmet’imin elinde çağlar açan kılıç, doktorumun elinde derman saçan neşter, mimarımın, mühendisimin elinde pergel, cetvelidir.
* Ressamımın elinde fırça, tualinde renk, bestekarımın en içli şarkısında nağme,şairimin,şairemin mısralarında yazdığı duygu, hattatımın, nakkaşımın elinde kalem, gençliğimin damarında "asil kan “dır
* Öğretmen Fatih, İbni Sînâ, Mimar Sinan’dır.
* Hulusa öğretmen 24 Kasım’da (1928) kara tahta başında, alfabenin harflerini öğreten, milletin öğretmeni başöğretmen Atatürk’tür.
* Öğretmen, irfandır, namustur, vicdandır, adalettir, dürüstlüktür.
* Öğretmen buram buram tüten vatan sevgisi, burcu burcu kokan Türklük duygusudur.
* Öğretmen Bayraktır, Vatandır, İstiklâl Marşı’dır.
* Öğretmen, müspet ilmin öncüsü, yenilik ve ilkelerle, çağdaş uygarlık yolunun yolcusudur.
Yüce Türk öğretmeni, daima Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı, görev ve sorumluluklarının idraki içerisinde olarak, Türk Milletinin ülkesi ve Milleti ile bölünmez bütünlüğünün gerçek savunucusu, Türk Milli Eğitimin Amaçları doğrultusunda hareket ederek, Atatürk Milliyetçiliği, ilke ve inkılâplarını benimsemiş, manevi değerlerine sahip çıkan, demokratik, çağdaş, laik ve sosyal bir hukuk devletinin simgesi durumundadır...
Kısacası öğretmenlik övülmekle bitmeyen, değeri ölçülemeyen bir meslektir.
"Dünyanın her tarafında öğretmenler insan toplumunun en fedakâr ve saygıdeğer unsurlarıdır" diye Ulu Önderimiz tarafından öğretmenin değeri en veciz biçimde ifade buyrulmuştur.
Geleceğimizin mimarı ve insan mühendisleri olan öğretmenlerimiz, mahareti ve bilgisi ile çocukları ve gençleri yoğurup şekillendiren, onlara objektif yön veren doğruluk, dürüstlük, adalet, insanlık duygu ve erdemlerini öğretip, kavratarak hakikati gösteren kısacası onların istikbalini çizendir.
Eğitimcisiz ve öğretmensiz millet olunamayacağı gerçeğinden hareketle, insanlığın bile her çağda, her dönemde, her türlü cehaletten kurtularak, ilim yolunda ilerleyebilmesi de ancak öğretmenler sayesinde mümkün olabilmiştir…
Öğretmenler bir toplum içinde en saygıdeğer kişilerdir. Öğretmenlerin değeri ve saygınlığının arttırılması, toplumların geleceğinin teminatıdır.
Sevgili öğrenciler, öğretmenlerinize verebileceğiniz en güzel armağan; çalışkan, dürüst, insani değerlere sahip, topluma yararlı insanlar olmanızdır.
Tekrar bu anlamlı günü gönülden kutluyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.