- 711 Okunma
- 7 Yorum
- 1 Beğeni
Adını Sen Koy
Bahar o kadar da son ki yapraklar bile üşüyor. Üstüme yakası kürklü bir yalnızlık alıp bahçeye çıktım. Boynuma nezih bir hıçkırık dolanmış, çözülmüyor. Tek umutlu nescafem içimi ısıtmaktan çok uzak. Zaten karıştırmadan içmişim, dibine gelince farkettim.
Bu günlerde manevi sıkıntıları aşamaz hâle geldim. Umarım hacze uğramaz. Çalışır taksit taksit öderim dedim. Buna rağmen operator telefonumu kesti. On kasım kadar susmalıymışım. Bu kadar gevezeliğin faturası ağır oldu tabi.
Sigarayı artırdığımı sanıyorlar. Aynı anda iki sigara yakmanın nesi kötü. İlki yansa idi adamakıllı böyle yapmazdım.
Falımda üç vakte kadar yolsuzluk ve sensizlik çıktı. Ne diyebilirim ki? Üç paket sigara parasını yol parası yapsam kalp kırıklığım onarılacaktı oysa. Ama ayaklarım yok benim. Nereye gideyim? Gücüme gidiyorum bu yüzden.
Eve gidip son kalan saksıya kedi dikmek istiyorum. Kedi güzel kokar çünkü. Sonra da kirli çamaşırlarımı gözyaşlarımla yıkarım. Muazzam yumuşak olur. Son izlediğim film çamaşır makinesindeki C proğramı idi. Yönetmen renklileri beyazlarla birlikte oynatmış. Kırmızı bir monttan sızan suya başrol vermiş. Tüm beyazları kana boyadı. Aksiyonu bol film başımı döndürdü. Oturdum bir sigaranın benim için yanma isteğinin altını kıstım. Nerdeyse dibi tutacaktı. Telefonla "Herşeyburada " isimli marketi arayıp mısır siparişi verdim. Kapıya gelen eleman oldukça sinirliydi. Madem sesiniz yok neden arıyorsunuz, dedi. Zaten Mısır’da yokmuş. Yok satıyorsanız almam, sağolun dedim. Bunca yokluğa yenisini eklemek neyin kafası. Kapıyı örtüp geceyi açtım. Çok açma. Üşüyorum dedi. Şehri üzerine doğru çektim.
Salona geçip kediyi suladım.
Acıkmışım. Mutfağa geçip kulaklarımı kuşbaşı doğrayıp soğanla kavurdum. Gözlerimin ferini ekleyip bekledim. En son sesimide ince ince kesip ilave ettim. Pişmesini bekledim. Kafatasımda servis yapıp yemeye koyuldum.
Yatak odamdan uykum bana seslendi. Uyayacağım evet evet. Uyuyacağım ve kendimi yok hissedeceğim.
Berrin Nilgün Kılıç
10 Kasım
YORUMLAR
Uyandım baktım ki işe geç kalmışım...
Annem yalnız, farketti; bu kızda bir tuhaflık var bu sabah! :)
Biri dedi; iyi bak gökyüzü iyi gelir, patika yol...
Kıyıya git bıkmayan dalgalara, bırak gözlerini, kulaklarını...
Heyhat; yine de kanamakta eski bir yara...
Bir Fransız atasözü der ki.....
Çok saygımla.