İntikam alıp da sonunda pişman olmaktansa, affedip de pişman olmak daha iyidir. cafer b. muhammed
Ahmet Çiftci
Ahmet Çiftci

SANCILARIN KAYNAĞI

Yorum

SANCILARIN KAYNAĞI

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

657

Okunma

SANCILARIN KAYNAĞI

SANCILARIN KAYNAĞI

İnsanoğlu var olduğu günden beri egolarının kurbanı olmuştur.İnsan hariç tabiatta bulunan bütün canlılar fıtratı gereği Dünya’yı yaşanabilir bir yer yapmaya çalışırken, nedense insan yok etmek için elinden geleni yapmıştır.Güçlü olmak, egemen olmak, her şeyi kendi elinde tutmak, kendi fikirlerini başkasına dikta etmek insanın doğasında olsa gerek.Oysa insanın önünde iki tane yol vardır.
1- Hak yolu
2- Batıl yol
Hak yolda yürümenin meşakkatini gören insanoğlu tarih boyu kendini egemen kılmak için bir sürü metotlar denemiştir.Bunlardan bir tanesi de “Kapitalizm” dir.1700, lü yıllar itibariyle temeli atılmıştır. Kutsal dinlerin gölgesinde hiçbir zaman sömürü olamayacağını gören Batı bu sistemi kısa sürede benimsemiştir.Bu sistemin bütün Dünya’ya egemen kılmak için kollar sıvanmıştır.O yıllar itibariyle bu sistemin karşısında iki tane güç vardı.
1-İslam
2-Kominizim
Son 300 yıl içerisin de yapılan savaşların arka planında bu sistemi dünya’ya kabul ettirmek vardır.Sosyoloji sihirbazları bu konu üzerinde epeyce kafa yordular.Çünkü bu sömürü sisteminin süslenmesi gerekiyordu.Özgürlük, insan hakları, çağdaşlık, bireysellik (vb) gibi içi boş kavramlarla bu sistem güzel bir biçim de süslendi.Dünya üzerinde bütün ülkelerde kendi yandaşları seçilip bunlar zirveye çıkarıldı.Kimi medya patronu kimi iş adamı kimisi de dernek ve vakıf kurucuları yapıldı.Bunlar ideal insan olarak toplumun gözüne, gözüne sokuldu.Toplum öyle bir hale getirildi ki, kapalı birini görüp cinnet geçirenler, Podyumlarda, araba galerilerinde kadın vücudunun pazarlanmasına dahi ses çıkaramadılar.Sanat diye yutturulmaya çalışıldı.Bu tip kutuplaşmalar kapitalizmin ekmeğine yağ sürdü.İster istemez herkes bu lağım nehrine girmek zorun da kaldı
İslam
1-Her iki cihan da tek hakim, Allah’tır
2-Helal yollardan istediğin kadar kazanır ama istediğin gibi harcayamasın( o kazançta herkesin hakkı vardır)
3-Müslüman adalet sahibidir(adaleti olmayan ülkelerin dini de yoktur)
4-Harcadığın her şeyde tasarruflu olmak zorundasın(İsraf haramdır)
5- Çalıştırdığın insanın alın teri kurumadan ücretini vermek zorundasın
Kapitalizm
1- Hakimiyet güç sahiplerinindir
2- Kanunlar çerçevesinde istediğin kadar kazanır, istediğin kadar harcarsın
3- Adalet mahkemeler tarafından sağlanır( Genel de güçlülerin borusu öter)
4- İnsan bu sistemde israf etme lüksüne sahiptir(Çünkü üretimin zirve yapması tüketime bağlıdır)
5- Ücretleri ve ödeme şekillerini devlet belirler(Genel de meclise iş adamları gidebildiği için bu belirlemeler emekçinin aleyhine olur)
Bu iki sistem arasındaki birkaç tane farkı yazmak istedim.Bunları istediğimiz kadar çoğaltabiliriz.Demem o ki, bu sistem içinde bir insan Müslüman olarak kalamaz.Çünkü bu iki sistem birbirinin zıddıdır.Zaten İslam’a karşı kurulan bir sistemdir.Bu sistem içinde Müslümanlık taslamak tuvalet içinde namaz kılmaya benzer.Bir balığın toprakta, bir sincabın suyun içinde yaşayamayacağı gibi.Çünkü İslam komple bir sistemin adıdır.Buna hiç bir şey ilave edemez ve çıkaramasın.Günümüzdeki bütün sancıların ana kaynağı budur.Çünkü bunun nedeni insanlığın ahlak inşa etmek yerine, güç elde etme yarışıdır.O yüzden hangi parti başa gelirse gelsin hiçbir şey değişmez.Yani bu sistem için de partilerin isimleri, ideolojileri göz boyamaktan ibarettir.Birbirinden fazla da bir farkları yoktur.
İnsanoğlu huzur ve mutluluğu insan olduğunu fark ettiği zaman bulur.Aksi halde en vahşi hayvandan bile tehlikelidir.Bu yüzden hayatta attığımız her adımı bilinçli atmak zorundayız.Güven, sevgi, saygı ve hoşgörü güzergahından ayrılan toplumların gelecek inşa etmesi hayalden öte gitmez.Tabiatta insana lazım olan her şey mevcuttur.Buna rağmen insanın bunun üstüne bir şeyler koymaya çalışması kölelikten başka hiçbir şey getirmez.Hangi makam ve mevkiye gelirsek gelelim doğada çıplak ayaklarla gezdiğimiz günleri özlememiz tesadüf değildir.Bir memlekette gereğinden fazla gülenler varsa bilin ki o memlekette onların on katı ağlayan vardır.
Kapitalizmin bize bu güne kadar şirin yüzü gösterildi, karanlık yüzünü göremedik.Bizler sen alevisin ben sünniyim sen sağcısın ben solcuyum diye birbirimizi boğazlarken çoktan ceplerimize sanal bankalar ve cüzdanlara kredi kartları girmişti bile.Öyle bir hale geldik ki yüzyıllardır kapısına kilit vurmayan bir millet evine hatta yatak odasına bile sahip çıkamaz hale geldi.Kapıların, okulların önleri organ, uyuşturucu ve fuhuş tacirleriyle doldurulduktan sonra artık iş işten geçmişti.Velhasıl bu hamurda hepimizin tuzu var.Bundan sonra bu şartlar içerisinde gelecekten bir şey bekleyen zebaniden öpücük beklesin
Nankör gelmemek lazım.Bu sistem bize aynı zamanda çok şey öğretti.Mesela, okul çocuklarına tavuk döner satıyorum diye marul soğan koyarak zengin olmayı.Çalıştırdığı işçiler yoklukla savaşırken boğazda balık rakı içmeyi öğretti.Tarikatlara cemaatlara nasıl para toplanacağını öğretti.1300 lira asgari üçretli bir memlekette iki bin liraya daireleri kiraya vermeyi öğretti.Her gün ayrı bir güzellik öğrenmeye alışan güzel yurdumun güzel insanları komşunun kim olduğunu bile unuttu.Sur arkalarında ısınabilmek için tiner çeken çocukları, bankaların yıktığı yuvaları hep görmemezlikten geldik.Alış verişten aldığımız zevki başka hiçbir şeyden alamadık.Bir gün bunların başımıza bela olacağını unuttuk.
Aslında sevdik bu sistemi.Hoşumuza gitti böyle yaşamak.Çünkü zordu ehli gönül olmak.Zordu Hz Ebu Bekir gibi tüm malını fakirlere dağıtmak.Hz Ali gibi kendi çocuklarının oyuncak parasıyla bir yetimi sevindirmek.Hz Osman gibi ar sahibi olmak.Muhammedi yolu takip etmek zordu.Bul yol çok zordu.Bu yolda sen, ben yoktu biz vardı.O yüzden hepimiz kolayı seçtik, bu taşın altında hepimizin eli var.Kimse kimseyi üzüp kırmasın.Hepimiz aynı havuzun aynı suyun içindeyiz.Dolayısıyla hepimiz aynı sisteme hizmet ediyoruz.Şikayet yok.İstediğimiz oldu bugün, biz bu sistemi sevdik, bu sistemde bizi.
TEPEEE! TEPE KULLANIN



Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Sancıların kaynağı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Sancıların kaynağı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SANCILARIN KAYNAĞI yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL