- 380 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
İdama hayır,başkanlığa evet !
Ülkemiz 15 Temmuz darbe girişiminden sonra iki konuyu ağırlıklı olarak "tartışmaya "başladı.
En azından benim çevremde bunlar konuşulmakta.
Biri idam cezasının tekrar hayata geçirilmesi,diğeri de başkanlık sistemi.
İkinciden başlayayım:
Başkanlık sistemi kesinlikle "rejim" meselesi değildir.
Yani cumhuriyetin,teokrasiye dönmesi ya da İngiltere’deki gibi bir "monarşi" yaratılması hiç değildir.Veya İran gibi "teokrasiye" dönüş değildir.
Konu gayet nettir bana ve bence.
Rejimin hangi mekanizmayla yol alacağıyla ilgilidir.Ki demokrasilerde bunun yolu da üçtür:
Ya parlamenterizm ya yarı başkanlık ya başkanlık.
Ayrıca bir partinin beklenti ve sorunu da değildir bence.
Ülkenin geleceğine dair bir mekanizmanın hayata geçirilmesine karşı bir "duruştur".Kimi taraf olabilir,kimi de karşı çıkabilir.
Bunlar hepsi şiddete bulaşmadığı sürece meşrudur ve demokrasi dairesinin içindedir.
Hele hele "başkanlığı savunmak" savaş sebebi hiç değildir!
Ülkemizdeki 70 yıllık "parlamenter" sürecinin tamamını olmasa bile büyük bir kısmını yaşayarak gördüm ki,parlamenter sistem artık "dikiş tutmaz" hale gelmiştir.Zaten C.Başkanının halk tarafından seçildiği 10 Ağustos 2014 ’ten itibaren "araftayız" ülkece.
Gençler bilemezler belki ama bıktırıcı seçim turları,koalisyon pazarlıkları,erken seçim mekanizmaları ve o zaman benim de sevdiğim siyasetçinin "Güneş Moteli" toplantıları ve nihayetinde on bir milletvekilinin hükümet kurmak için transfer edilmesi.
İlginç olan da bu on bir kişiden onunun bakan yapılıp,hükümet kurulması gibi.(1977 Aralık-78 Ocak ayları...)
Benim yaşayarak öğrendiğim gerçeklerdir bunlar.
Başkanlık sisteminde,kuvvetler ayrılığı hayata geçeceği için,ne erken seçim telaşı olacak,ne milletvekili pazarlığı ne de yasama ile yürütme iç içe geçecektir.
Bunlardan dolayı başkanlık sitemine evet,idama hayır diyorum!
İdam konusunda değişik tarihlerde epeyce yazı yazdım burada!Tekrar aynı şeyleri anlatmanın bir anlamı yok.(Biri de ’Medeniyet dairesini terk (mi) ediyoruz!" başlıklı yazımdır.)
Savunan savunur ben de karşı çıkarak,doğru olmadığını anlatırım.Kırmadan,dökmeden ve birbirimizi "düşman" görmeden!
Durum budur;yaptığım, yapmaya çalıştığım da budur vesselam!
YORUMLAR
Güzel bir yazı.
keşke tüm insanımız , hayata sizin gözünüzle bakabilse...
Yok,
illa belden aşağıya çalışacağız...
Eee!...
Balık baştan kokuyor efendim.
sabri ayçiçek
Yıllar önce bir kitapta "Türkler neden çatışırlar" diye bir soru görmüştüm.Cevabı da devamında varmış:
-Tartışmayı beceremeyenler çatışırlar!
Sanırım en çok bunun da üzerinde durmamız gerek...İyi günler.