- 938 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Bir güneşim, Bir babam...
Bir seni güneşim, bir babamı bırakmıştım geldiğim yerde…
Biliriz ki dil kalpten geçen her şeyi ifade edemez. İçimdeki bu hüzün, bu acı neden?
Bir Mart gününde Üsküdar’da dünyaya gözlerimi açmışım. İlk adımlarımı senin için atmışım. Hemen hemen yaptığım her ilkte sen varsın. Daha konuşmasını öğrenmeden seni sevmeyi öğrendim ben.
Çocukluğumu düşündüğümde içime hep bir hüzün çöker. Çocuklar konusunda düşünürken, yazarken, konuşurken içimde hep bir acı vardır. Çocukların terk edilmişliği, hüznü, yalnızlığı beni can evimden vurur.
Çocukluğumda babamla baş başa on dakika geçirdiğimi hatırlamıyorum. Bunu söylerken içim acıyor; aslında içim ağlıyor. Sanırım babalık öğrenilen bir şey, ben de çocuklarıma iyi baba olmak istiyorum. Genellikle baba, aileye “ekmek” getirmesi beklenen, çocukların korktuğu, uzak durulması gereken, duygusal yönden çocuklarından yalıtılmış biri. Çocukların babasın-dan korkmasına, “babaya saygı” olarak anlamlandıran bir toplumuz.
Benim babam iyi bir insan; kendi neslinin iyi babalarından biri. Bizi hiç dövmedi dersem yalan olur. Bir kere sadece bir kere, ama gerçek var ki ben de hak ettim. Bağırmasıyla çok korku-turdu.
Toplumda çağdaş anlamda babalığın hakkını vererek baba olan insan sayısının az olduğunu düşünüyorum. Mutlaka var, ama az. Ne var ki, insanın sağlıklı büyüyebilmesi için “baba olan” birine ihtiyacı var.
Ve ben, kendi çocuklarıma iyi bir baba olamadığımı biliyorum; onların çocukluğuyla ilgili düşünürken içim acı dolar ve gözlerim nemlenir.
İyi bir baba nasıl olunur derseniz!
Bence;
Ailesine zaman ayırabilen, ailesi ile iletişim kurabilen, çocuklarını sevgiyle terbiye edebilen ve onları övebilen, eşine karşı saygı ve sevgi besleyen ve sevgisini gösteren ve her şeyden önce yaratıcımızı sevmeyi bilen ve sevmeyi öğretebilen bir insan olmaktır.
Eğer eşinizle birbirinize saygı duya biliyorsanız ve bu bunu çocuklarınızın fark etmesini sağlayabiliyorsanız siz iyi bir baba ve iyi bir anne olma yolunda mesafeleri kat etmiş sayılırsınız.
“Birbirine saygı duyan ve çocukların bunu fark etmesini sağlayan anne babalar çocukları için güvenli bir ortam oluştururlar”
Bir baba çocuğunu sık sık övmelidir. Övülen çocuğun kişiliği daha da gelişir. Çocuklarınızı övmek için fırsat kollamalısınız. Çünkü övülmek, çocuğun kendine güveninin gelişmesine yardım etmiş ve iyi olanı yapmaktan vazgeçmemesi için ona cesaret vermiş olur.
Eski bir özdeyiş şöyle der: “Yerinde söylenen söz, gümüş oymalar içindeki altın elmalar gibi-dir”
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.