İDAM

• 4 Kasım 2016 Cuma 21:53:24

Havaların soğumaya yeni yeni başladığı Kasım’ın ilk haftası şu günlerde, bir idam tartışması gündemin neredeyse değişmez konusu oldu. İdamla yatıyoruz idamla kalkıyoruz. Neymiş; halkın sesine kulak verilmeli, talep varsa parlamento bunun gereğini yapmalıymış. Halkın sesine o kadar çok kulak verildi, talepler yerine getirildi de, ortalık ondan mı güllük gülistanlık toz pembe.
İdam; bir suçlunun devlet eliyle yok edilmesidir. Bu kavramın en kısa ifadesi budur. Bir insan neden idam edilir ki? Suç işlemek caydırıcı olsun, başkaları böyle cezalardan ibret alsın diye. İbreti alem için asılmalı denilmiyor mu zaten? İnsanlar bayrak gibi sallanan bir cesede bakıp ders alacaklar, hem de 21 yüzyılda . Ders okullarda eğitimle daha küçük yaştan verilmeye başlanılmalı oysa. İyi yurttaş doğru yurttaş böyle yetiştirilir. Eğer yine de ortalık da suç varsa, eğitim sistemini ince eleyip sık dokuyarak doğrudan yana çalışmaktan yana ülkesini seven yasalarına uymasını bilen büyüklerini sayan küçüklerini koruyan bir kuşak yaratana kadar bıkmadan usanmadan eğitimi sorgulamalıyız. Bu işin kolay yanıdır insanları bayrak gibi sallandırıp, diğer insanlara korku salmak.
Geçmiş tarihimizde bunların örnekleri var, menderesleri, gezmişleri komşu ülkeler idam etmedi. Biz idam ettik. Bizim eserimizdir o tarihe bıraktığımız şaheser. Sonra ne oldu, yaralar kabuk bağlayıp, hatıralar rafa kaldırılınca ; yapılanlardan utananlarla birlikte utanır olduk. İdam cezasının kaldırılması çok uzak değildir, yine bu iktidar dönemindedir. Meydanlarda kimsede bağırmıyordu biz idam istemeyiz kaldırın bunu, referandumda da sormadılar, halkın taleplerini yerine getirmeye çalışan bu parlamento. Otobüs tekme çisi iki kez tahliye edildi. Ne zor bir davaymış mehter marşı gibi bir ileri bir geri.
Madem bu idam gündeme geldi, şunun uygulama yöntemini de güncelleyelim, mesela elektrikli sandalye çok uzaklarda uygulayanlar var hala, lakin eski solcular alışıktır bu elektrik sistemine. Laf istenmeyeceğine göre tak fişi bitir işi en iyisi. Eski Fransa’nın sepette kelle modeli, Dr.Guillotin acısı az çağdaş yöntemi ; giyotinle kafa kesme de olabilir ama dedelerimiz o işi kılıçla yapardı, Yapılacaksa dedelerimizin modeli örnek alınsın. Model çalmaca olmasın. Kurşuna dizmek de bir çözüm ama ; bu asil ce bir davranış olur, suçlulara uygulanması pek caiz olunmaz. Engizisyondan kalma ateşte yakmada var. Mangal partisi verir gibi. Kaynatma var, haşlama yapar gibi, Pirinç boğa sistemi var tandır yapar gibi , Scaphism, Ling Chi, Bu örneklerden çok var hepsi listelenebilir ve referanduma gidilebilir. İsteyen bir tanesini seçer, çok oy alan kazanır. Bir de bu işe bir uygulamacı bulmak lazım. Hiç şüphem yok taliplisi çok olur. Şimdi bu işin imtihanı da olmaz. Ne sorabilirsin ki bir cellada. En iyisi bu işe evet diyenler arasında kura çekilsin diyeceğim ama yüz yirmi beş kişilik yedi ay süreyle çalışabilecekleri hizmetli kadrosuna beş bin kişinin hem de asgari ücret için de olsa başvurduğu ülkemizde bu kadroya talebin yedi haneli rakamlara ulaşacağı su götürmez bir gerçek olacağından, en iyisi bu işe yol veren ve evet diyen vekillerimiz arasından kura ile çekilmeli ve bu kutsal görev kendilerine verilmelidir. Kalın sağlıcakla.02.11.2016/Mercankoy