- 1483 Okunma
- 11 Yorum
- 3 Beğeni
SANAL, ARKADAŞLIK, DOSTLUK VE AŞK
Önce hayatımıza giren sonrasında da bizden bir parça ve vazgeçilmezlerimizden olan paylaşım siteleri artık tüm iç ve dış dünyamızı tahakkümü altına almış durumdadır.Bu halin ise kişileri asosyal yaptığı gibi, depresyonlara, psikolojik bozukluklara sürüklediği bir gerçektir.Kaldı ki; bu durum malum sitelerin dışında ciddi diyebileceğimiz paylaşım sitelerini dahi kapsamına almıştır.Adına sosyal medya dediğimiz ortam, bunalımlara sürüklemekte ve kişi/yi/leri aslında yalnızlığa mahkum edip, kendilerini yeni ama sonu uçurum olan bir dünyaya itmekte, sonuçları hüsran olmaktadır.Bu tespiti gerek kendimizde ve gerekse yazılı ve görsel medyada sıkça görmekteyiz.
Önce hayal dünyasında var saydığımız, sonrasında birkaç yazışma ile tanıdığımızla ve arkadaşım, dostum olanlar arasında ki ilişki giderek büyüyüp bir aşk (!) filizi, haline gelip sonrasında sevgili olabiliyorsa ve adını sanal olarak koyduğumuz dünyada onu gerçek kabul etmemiz kendimizle bir çelişki yaratıyor ama göremiyor veya kabullenemiyoruz.
Nasıl olsa sanal deyip; klavye arkası kabadayı efeleri ve sevgilileri ile her türlü olumsuzluğun yaşandığı ortamı hayal alemi veya yok saymak ne kadar mümkündür? Konuşanlar, yazışanlar canlı... Tanımasalar da muhatapları var.O halde sanala sığınarak bir takım şeyleri makul göstermek ve görmek ne kadar doğrudur? İşler sarpa sardığında " işte sanal ortamı" diyerek tüm suçu ve olumsuzlukları sanala yüklemek doğru değildir.Doğru ise, o zaman sanala sığınıp istenmeyen durumlara sebebiyet verilmemesi en doğru olandır.O ortamda kişiler oldukları gibi değil, kendi dünyalarında yarattıkları yeni bir tip, fizik ve ruhsal konuma bürünüp yeni bir kimlikle riyanın en riyasını yaşayıp yaşatarak hem kendi dünyasını hem de karşısındakinin dünyasını harap etmektedirler. Sonuçları ise hepimizin bildiği üzere yuvaların yıkılması, soygunlar, hüsran ve belki de cinayetlere kadar uzanmaktadır.
Kişinin kendini ve kimliğini gizliyerek başkalaşması onarılamaz yaralar açmakta ve toplum olarak bir çöküşe neden olan sanalı iyi anlamak ve yaşamak gerekir.Ona sığınıp başkalarının da dünyalarını yıkmaya, karartmaya hiç kimsenin hakkı yoktur.
Gerçekte; arkadaş, dost, sevgili olamayanların, aşkı gerçekte bulup yaşayamayanların, bu değerleri sanalda bulmaları abesle iştigaldir.
Refik
Istanbul
06.04.2013
YORUMLAR
Kendimizi kaybetmediğimiz sürece ve doğru davranışlar sergilediğimiz müddetçe sanal arkadaşlıklar abartıya kaçlımadıkça samimi ve saygı çerçevesinde mümkün ola bilir ; ama diğer özentisiz ve üslupta saygısızlık kişisel suistimal abesle iştigal edecek bir durumlarla karşılaşılırsa zararlı ola bilir elbetteki ..
Fakat klavye başına geçince farklı kimliklere bürünülmediği .fazlaca bekletti yapmadığı halde diğer türlü üzücü ve yıpratıcı olabilir..
Sanal aşk sanal dostluk .. var mı ? sanmıyorum ;
Çok İyi düşünüp hareket edinilmeli ve sadece sosyal sorumluluk kendimiz uyduğumuz müddetçe başkalarında örnek ola biliriz. ve tabi ki dostluk aşk inananlara da saygı duymalıyız.
Sevgiyle..
kardeslerim ne aski ne sanali allaniziseviyosaniz ya, yillardir burdayim bi hatun dusuremedim hala. nerde bunlar benim neyim eksik. bende bi annelik duygusunu bi babalik șeyysini tadiim diyirum ama nerdee yok böölee bise ben artik sanal da tsnismalara olan inancimi kaybetmek üzereyim.
olursa varya süper bișee olur, nasip kismet artik.
samiyekokler
dulu var bekari var esi olen bosanani var kor topali var
insallah emeklerimiz bosa gitmez
benim idealimde ki az edebiyat bilgili olsun duygusal olsun yeter
sanal da olsa insanlar banal olmamali
dostluk arkadaslik icin kanal kanal dolasip
izdivac porogramlarinda tanistiklari kimseler ile
el ele tutusup
daha dogal daha
tabii organik iliskiler yasanmali
durustlum sadakat onemli tabikide
kendini er diye tanit hatun cik
kadinim diye fink at
erkek iken
erkeklik mi bu simdi
insan ya oldugu gibi gorukecek
ya gorundugu gibi olacak
maskelerin
burun kulagin
sacin takke kulahin gozun ortunun ardina saklanmayacak
saklanmasin deyincede
busbutun cis ciplak ortusuz
adabi muaserata aykiri
muzir demek istemiyorum tabiki
mumkun mertebe acik olunmali
icten olmali ask samimi
olmali olunmali dogal yani
bide arkadasim ona buna herkese tesekkur yorum icin demeye kibar goruntu vermeye cabalama
arada
kes uzatma
trasi birak
ne diyon la sen
hic hosuma gitmedi lafin
gibi cumleler kur
icinden gelince
dogal ol yani kasma kendini haci
sirke isen sirkeligi bil
sirk maymunu degilsinki sen
ona aga buna pasam
kisiliksiz olursun sonra
demedi deme
yer elestir samimi icten ol canimi ye
samiyekokler tarafından 12/17/2016 9:44:57 PM zamanında düzenlenmiştir.
Güzel konu...Gerek reel gerek sanalda insanlarla araya belli bir mesafe konulursa sorun çıkmaz aslında.Yoksa her türlü insan sadece sanalda değil reelde de var.Sanalı doğru amaçla kullanmak gerek,reel hayatın önüne geçmemeli.
Saygılarımla
-/-keskinsirke-/-
Saygılarımla .
Kendini gizlemekte sinsilik ve şeytanlık kokar ,esenlikler dileklerimle...
-/-keskinsirke-/-
Saygılarımla .
-/-keskinsirke-/-
Saygılarımla .
Birde pek çok takma isimle gezenler var . Gün gibi ortada oldukları halde deve kuşu misali kafalarını kuma gömüp alemlere dalıyorlar. Bilmiyorlar ki izleyenler onları çok komik buluyorlar :))) Bazen kadın bazen erkek oluyorlar. ..Kişilik bölünmesi mi desem bilemedim.. Kesinlikle normal olmayan bir ruh hali içindeki bu kişiler için bir insan olarak üzülüyorum. Aslında rahatsız olduklarının belkide farkında bile değiller.
Saygılarımla.
Aslında kendimizi çok kaptırmadığımız sürece sanal çok kötü bir şey değil.
İyi insanlara da denk gelebiliyoruz. Bazı konularda reelden daha fazla ses çıkarabiliyoruz. Mesela mazlumlara yardım edip hayatını değiştirebiliyoruz.
Çok güçlü bir iletişim ağıdır sanal ağ; ama aşırıya kaçmadıkça, ama iyi insanlarla karşılaştıkça...
Kaleminize sağlık
-/-keskinsirke-/-
Saygılarımla .
Bildiğim ve anladığım kadarıyla sanal; Kişinin olduğu değil de, olmak istediği bir dünya. Ve orda maske yok, rahatlık da burdan kaynaklanıyor. Bu yüzden kısa da olsa kişi kendini mutlu hissediyor. Bu durum işin bir tarafı, diğer tarafı ise; Yukarıda da güzel açıklandığı üzere kişi zamanla gerçek iletişimden uzak kalıyor. Bire bir konuşma, cümle kurma yetisini kaybediyor. Hele küçük yaşta kendinizi buna kaptırmışsanız! Gerçek dünyadan uzaklaşıp ve hiç bir zaman var olmayan bir dünyaya doğru yolculuk yapmış oluyoruz. Dahası, bir çoğumuz bunu bile bile aynen devam ettiriyoruz.
ALPEREN_(58)
Ama adı sanal da olsa vicdan sorguladıkça kişi bunun altında eziliyor. Şayet sağlam yanı kaldıysa ilk açık kapı aralığından o mekanı terk ediyor.
Her yazılanın içinden doğruları cımbızla çekip çıkarır hale geliyorsun. Kabus görmemek için tecrübelerin ve insan denen varlığı terazide tartıyorsun.
Sonuç mu korkunç!
Ne ara insanlığı kaybettik?
Beğdi
ALPEREN_(58)
İyiler kazandı(dönüş Allah'a)
Kötüler iki cihanda da kaybetti.
-/-keskinsirke-/-
-/-keskinsirke-/-
Derin yara şifası uzak durmak.
Bastırılmış duyguların, klavye başındaki acı, elem verici sosyal patlaması. Kurtlarla kuzuların dansı.
Değerlerin hiçe sayıldığı ve iki aleminde kıyameti SANAL
ALPEREN_(58)
Kayıp ve kazancın oranı kişiye göre değişir.
Yara derin mi derin!
Sizce?
Sanal kanserden daha tehlikeli
ALPEREN_(58)
ALPEREN_(58)
Zararın neresinden dönülürse kardır