- 450 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
ABBAS FİRARDA ..............BÜLÜM 4
seyfo kak lan kızdırmayalım babayı der ve ikisi öyle komik hareketler yapıyorlardı ki baba onlara hem gülüyor
hem acayip el kol hareketi yapıyordu,
-Seyfo lan hayro keşke baba hep öyle kalsa lan dimi hayatımız neşeyle güle oynaya geçerdi ,
-Hayro: lan sen hakikaten salaksın baba öyle kalırsa abbası nasıl bulacağız o çalınan paralar abbasa mı kalacak der
-Baba koltuk değneğini havaya kaldırıp şems onun omuzuna vurarak ne çene çalıyorsun lan oynasana der
şemso mırıldanarak eyvah baba eskisinden beter olursa ben yandım anam , ben yandım diyerek oynamaya
devam eder,
-Baba yeter yoruldum sizde durun oturun şemşo baba biz yatabilirmiyiz artık senden izin istiyorum ben ,
-Baba de haydi beni de yatırın der yatarlar.
Abbasın içi hiç rahat değildir ,yatağında uzanmış yaşadığı bu şoktan uyuyamamıştır. Ayşe uyuya kalmıştır Abbas
başını yastığa koydu ve ve gözünün önünden geçmişteki yaşananları bir film izler gibi hayal eder .
ABBAS: .Yıllar önce arkadaşı sakıpla bazı zengin işletmelere haraç keserek geçimlerini sağlamaktadırlar Sakıb
abbasa büyük bir ihalenin birkaç günde gerçekleşeceğini ve o ihaleye büyük bir şirketin sahibi olan Adnan
beyin de katılacağını söyler. Abbas ee biz nasıl gireceğiz,sakıb abbasa planını anlatır .
ptıklarını sorduğunda ihaleye girmeyeceksin derler ,Adnan o ihalenin kendisine maddi değil de manevi
değerinin olduğunu söyler ve onlara iki milyon teklif eder ,
Abbas iki milyonu duyunca heyecanlanır ve altına i/şer sakıba hemen kabul edelim diye işaret eder sakıb sen
sus karışma kurşunu yersin der
.
sonra silahını adnanın yüzüne yaklaştırarak beş milyon istiyorum der.
, Adnan üç olsun bari Sakıp sinirlenir silahın emniyetini kaldırırken Adnan tamam der, beş milyon sakıb durur
ha şöyle der,
Abbas adnanın cebinden telefonu alır hemen ara parayı nasıl vereceksen kim getirecek hemen ayarlasınlar
hata yaparsanda beynine kurşunu yersin Adnan- muhasebe şefini arar acil beş milyon hazırlamasını ister sonra
telefonu kapatırlar. bir saat sonra .
Muhasebeci parayı getirir,Adnan bey bunlar bir problem yoktur inşallah ben bekliyeyim beraber döneriz.
Adnan yok bunlar benim yakınlarımdır, büyük bir araziyi satın almaya gideceğiz, sen işinin başına dön ben işim
bitince dönerim nevzat anladım efendim size kolay gelsin der ve gider .
Adnan çantayı Abbasa uzatır Abbas çantayı alınca okşamaya başlar Adnan parayı verdim beni ve ihaleyi bırakın
ben sözümde durdum sizde durun der sakıb abbasa çantayı açmasını söyler Abbas çantayı açar parayı görünce
heyecandan sakıba şaşı bakar,
Sakıp onu böyle görünce ona bir tokat atar Abbas kandine gelir bak bakalım paralar sahte olmasın Abbas değil değil der,
Adnan hadi beni gönderin artık derken Sakıp çantayı abbastan uzatmasını ister Abbas verecek gibi yapıp
çantayla sakıbın suratına vurduğu gibi elinde çantayla arkasına bakmadan koşarak –uzaklaşır Sakıp yere düşmüş darbeyi aldığı yeri ovuştururken Adnan da oradan uzaklaşır.
Abbas yoldan geçen bir kamyonu durdurur onu bindirmesi için rica eder ve Abbas kamyona binip uzaklaşır o günden sonra bir daha karşılaşmazlar.
Abbas uyuyamamış sabah olmuştur, abbasın sakıpla arkadaş olduklarını bilen yoktu şemsoyla hayroda o
zamanlar yoktu abbası yalnız muhtar tanıyordu , kaza yaptıktan sonra hayro muhtarı arayıp kaza yaptıklarını
babanın da ağır olduğunu söylemişti birden babanın telefonu çalar,
-Hayro uykudan uyanır gözlerini oğuşturarak telefona bakar aaa muhtar arıyor der alo buyur muhtar emmi der yav hayro ben kasabaya geldim Sakıbı nasıl görecem der
.
-Hayro ben hemen seni almaya geliyorum duraktan ayrılma der ,hayro muhtarı alıp gelmiştir içeri girerler
muhtar sakıbı görür görmez ah baba ah ne oldu sana böyle geçmiş olsun der ve elini öper.
-Sakıp kim bu adam tanımıyorum hayro oturduğumuz mahallenin muhtarı der,o sırada Abbas içeri girer Abbas la muhtar göz göze gelir Abbas sararır, bir müddet sonra muhtar şaşkın şaşkın senin burada ne işin var melun adam der,
Abbas karşıdan sus işareti yapar sonra bahçeye çağırır
- Muhtar. seni sahtekar sakıbı bu hale sen mi getirdin yoksa ?
-Abbas öyle şey olurmu ben parasını aldım ama ona bunu yapamam gelirken kaza yapmışlar kızlarımız da okul
arkadaşıymış bizde bize getirdik sokakta mı bıraksaydık bu halleriyle zaten Sakıp hafızasını kaybetmiş
,
-Muhtar şimdimi vicdanlı oldun der o arada ayşe her şeyi duymuş yerinde donmuş gibiydi acaba Abbas neden
arkadaşına ihanet etmişti Abbas iyi bir insandır aslında yada hep böyle görünmeye çalışıyordu
Herkes salondadır kahvaltı için masaya geçerler ,Sakıp sıkılmasın diye onu salonun üçlü koltuğuna oturturlar
kahvaltıdan sonra sakıbın yanına oturan muhtar , abbası gözleriyle takip eder Abbas televizyonu açın Sakıp
bey sıkılmasın şemso kanalları karıştırırken arabada oynadığı müziğin aynısını duyar ,
-Sakıp dur dur az önceki yeri aç o oynak müzik olan yeri şemso müzik kanalını açar thekno müzik çalıyordu
Sakıp müziğin ritmine göre kaşlarını gözlerini omuz ve ellerini ritme göre oynatmaya ,başlar herkes o an pür
dikkat kesilir çünkü o müziğin aynısıydı kaza anındaki müzikti
Seyfo baba bir şeymi hatırladın diye sorunca baba ona bir tokat atıp beni rahatsız etme oynuyorum görmüyor
musun der herkes gülmemek için kendini zor tutar ,fakat Abbas korkulu bakmaktadır
Dilan baba ne yapıyorsun?
Kendine gel Sakıp sana ne kızım isen gel de sen oyna o ,zaman o sırada Abbas kanalı değiştirincede abbasa
lan melun niye kapattın açsana salak der
oradakilerin hepsi telaşlanır , en çokta Abbas tabi dilan hemen doktoru çağırır, doktor gelince olanlar anlatılır
doktor bunların normal ataklar olduğunu kaza anında şuur altına yerleşmiş bazen aynı ve benzer şeyler yaşayabilir dikkate almayın istediklerini yapın geçmiş olsun der ve gider
.
Abbas çalışma odasına geçip bu olayların içinden nasıl çıkacağını düşünürken muhtar şemsoyla hayroyu
bahçeye çağırır çıkarlar bahçenin tenha yerine geçerler.
Muhtar oğlum siz tanımıyorsunuz ama Abbas babanın eski arkadaşı ve ezeli düşmanıdır. ama baba fakirinde
dostudur yemez fakire yedirendir o it Abbas fakirinde hakkını yemiştir babayı ya memlekete getirin yada sahip çıkın ,
-Seyfo ee muhtar babaya söyleyelim o zaman , muhtar seyfoya bir tokat atıp sus lan salak baba bu haliyle ne
yapabilir avlanır valla.
-Hayro. doğru diyon muhtar aynen sessiz olmalıyız baba iyileşince mıhlarız abbası,
-Muhtar vadalaşıp ordan ayrılır akşam olmuş herkes yemekten sonra kızlar odalarına çekilir ,
- Ceren ayçaya benim yarın artık gitmem lazım size çok yük oldum ayça hemen hayır istediğin kadar
kalabilirsin der ,ceren in gözleri dolu dolu o lur aslında benim annem babam yok, beni halam büyüttü beni
okuttu , ama bir hastalığa yakalandı onu kaybettim cerenin göz yaşları yanaklarından süzülüyordu .
-Ceren devam eder bu kasabada anneannem varmış.
ama ben onu hiç tanımıyorum ben küçükken annem babam kazada ölmüşler. Babaannem beni alıp halama
bırakmış halam beni çok severdi , o hastalığı ilerlediğinde bana bu adresi verdi ben ölünce oraya git
anneanneni bul canından kanından biri olsun hayatında bu bana bir vasiyet gibidir .
anneannemi bulmam lazım der ayça yarın hep beraber gider buluruz üzülme sen ve üçü birbirlerine sarılırlar
Diğer tarafta şemso babaya vişne suyu getirir iç baba der baba içmem götür der. şemso mutfağa gider ayşe
mutfaktadır şemso ayşe teyze Abbas amca şunu babaya içirsin kardeşi sanıyor ya belki ondan içer tamam der ayşe
meyve suyunu abbasa verir şunu içir eski arkadaşına der
Abbas afallar ayşeye ne demek eski arkadaşına içir ayşe sen içir sonra bahçeye gel konuşalım Abbas şaşkınlık
içinde al abiciğim iç bunu sana iyi gelecek derken içinden zıkkımın kökünü iç der baba içer sağol kardeşim der bir daha ver,
iki ve üçüncüsünü içer Abbas deliye döner ama bir şey yapamaz, aradan bir saat geçmişti ki sakıb Abbas