Bir de; ömrü boyunca ödediği vergilerden ne ibadet hanelerine ne diğer sivil toplum örgütlerine tek kuruş yardım alamayan halkı ve insanları düşünün, şu an aklıma gelemeyen sayısız kurum ve kuruluşlarınız la doymak ve kanaat bilmeyen aç gözlülüğünüz başınıza daha çok iş açacaktır, ayıptır günahtır.. kul hakkıdır, kul hakkı bunlar..

Yukarıdaki yazınızdan alınmış kısma atıfta bulundum Osmanlı dönemine siz değinmediniz ben örnek gösterdim.

Laiklik konusu ise başlı başına bir tartışma konusudur bu konuda bir çok fikir ve görüş mevcuttur.
Her insanın inancını özgürce yaşaması gerektiğine bende inanıyorum ama bu özgürlüğün adının laiklik olduğu konusunda şüphelerim var.
Hayırlı günler

Konu hakkında geçen gün bir tv kanalında bir tartışma programı izlemiştim o programda da sizin de belirtiğiniz gibi cami ve ibadet hanelerin Osmanlı döneminde tamamının vakıf ve derneklere bağlı olduğu ve bu mekanların tüm giderlerinin bu vakıflar tarafından karşılandığı dile getiriliyordu.
Osmanlı imparatorluğu her yaptırdığı Camii ve hayratlar için gelir getirecek bir vakıf oluşturup o vakfın gelirlerini o Camii yönetimine teslim ederek günümüz tabiriyle bir döner sermaye elde etmeleri sağlanıyormuş.
Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte İnkilap kanunları gereği tüm vakıf malları ve camiler ve diğer ibadethaneler hepsi devletin hazinesine katılarak tek elden yönetilmelerini uygun görülmüştür.
Camiler diyanet işlerine bağlanıp bu camilere gelir getiren tüm vakıfları gelirleriyle beraber devletin oluşturduğu vakıflar bankasına nakledilmesine karar verilmiş.
Gelirleri ellerinden alınan camilerinde giderleri devlet hazinesinden karşılanmıştır.
Yani benim anladığım kadarıyla Osmanlı devletin veya milletin parasını bu ibadethanelere ve hayratlara veripte kul hakkına girmemiştir.
Varın konuyu siz araştırın ve kimler kul hakkı yemiştir bu kadar ibadethanenin gider yükünü kim bu devletin ve milletin sırtına bindirmiştir araştırırsanız aklınızla görecek kalbinizle iman edeceksiniz.

Cumhuriyet ve laiklik; size ne istediniz de vermedi ha?... DEĞERLİ YAZARIM, CUMHURİYETÇİ, ATATÜRKÇÜ KALEMLERE DENK GELDİKÇE ÇOK MUTLU OLUYORUM...

BALIK BAŞTAN KOKLARMIŞ. BİAT KÜLTÜRÜNE SAHİP CAHİL İNSANLARIN REİS TAYİN ETTİĞİ İNSANIN TEK HÜKÜMRAN OLDUĞU BİR ÜLKEDE YAŞAMANIN SANCILARINI ÇEKİYORUZ.

"LOZAN'I BİZE ZAFER DİYE YUTTURMAYA KALKIŞTILAR".
R .TAYYİP ERDOĞAN

CUMHURİYET VE ATATÜRK DÜŞMANLIĞININ NANKÖRLÜĞÜNÜ YAŞAMAKTALAR....

Hakarete tutunan her eleştiri cahillerden gelir...
Anıtkabre "kutsal mabet", Atatürk'ü sevenlere "putperest" diyenler, cahilliğin ahlaksız türevlerindendir...