Aşırı Doz Sensizlik
Güçsüzüm ve acizim. Bu gece çok daha iyi anlıyorum bunu. Saniyeler öncesinde alkış tutan kalbim yasta. Coşsam mı şu boş mezara uzansam mı diyor. Çok da tutarlı biri olamıyorum bu zamanlarda. Giderken kalmak nedir bilir misiniz? Ben bu gece yaşıyorum. Birden fazla parçayım, sayamıyorum.
Keşkelerle dolu beynim şu anda. Şükürsüzlük değil bunların hiç biri. Çok şükürlerle dolu hepsinin içi. Hissizleşene kadar acı çekmek sanırım bu. Uyuşuyorum. Yazarken parmaklarım, düşünürken beynim, fotoğrafına bakarken gözlerim uyuşuyor. Hissettikçe kalbim.
Çaylar geldi yine, ablam sağ olsun. Baş başa bir çay içecek kadar bile sürmedi. Çok trajedik değil mi? Kime söylesek gülse? Acınacak halimizin tarifini yapana bir Benim o vereceğim. Bu akşam şamatasını bolca yaptık. Hep güldürecek değil ya. Ağlatana verelim bu sefer. Tatlı yesin, acı konuşsunlar bu sefer.
Farklıyız evet. Belki uçurumlar var. Sana haykıramıyorum. Aşağıdayım çünkü, sesim sana ulaşmaz değil mi? Cesaret mühim mesele. Yadırgayamam da yargılayamam da. Sert yazıyorum bu gece belki. Kırgınlığıma ver. Bendeki cesaretin onda biri olsa hatta sayıyla (1/10) olsa hayal ettiğimiz o Traş anı gerçek olacak.
Yapamıyoruz doğru. Neyi yapamıyoruzu biri bana söylesin. Çıldırmak üzereyim. Dişlerimi sökmek istiyorum teker teker ya. Mesafe mi dert, bir başkası mı, iş güç mü para pul mu? Yardım edin bana. Kimi kime şikayet edeyim ben? Bu haksızlık değil mi? Bu düpedüz gelecek gaspı, hayat gaspı, sevgi gaspı.
Ne kadar derinden geliyor ağrılar. Boğazımdan ciğerlerime çok keskin, hissediyorum. Sanki balık gibi bir zoka yutmuşum. Batmış ciğerlerime. Kan kusmaya başlamadan önce gelsen diyorum. Son bir kez belki. Her şeyi, herkesi ardında bırakarak birkaç dakikalığına gelsen. Elimi tutsan. Sadece baksan.
Sabahın bu saatinde uykudan tatlı geliyor acın. Kusmak istiyorum içimdeki tüm nefreti, öfkeyi. Kusarım ama kırarım herkesi. Ağırlaştı heybem. Hep attım içine Patlarsa görecek herkes. Fazla da gidemem böyle. Suçlu olsam gam yemem de, hep de iyi niyet be kardeşim. Bir bana mı işliyor bu çarpık adalet?
Toparlıyor gibiydim tam. Yalpalasam da ilerliyordum. Adımlarım dikkatliydi. Nefeslerimde de pek sıkıntı yoktu. Anlayacağınız gayet yaşıyorduk. Duran bir arabaya çarpmak kadar saçma şu yaşadıklarım. Boşa yazıyorum sanki şu an. Çoktan bitti yazacaklarım. Kelimeler bittiğinden bitti aslında. İçimi açsam kim bilir kaç kütüphane kurulur.
Toparlamalıyım. Kendimi değil şu yazıyı. Yazmayacaktım. İçimden gelmemişti. Zaten şu iki gündür çekiyorduk güzelce acıları. Neden en yüksek ayarı açtın ki bu gece? Altın Vuruş yapayım mı bu acınla? Yüksek doz ayrılık. Aşırı doz sensizlik. Normalde rüya felan görüyorlarmış, çok iyi hissediyorlarmış falan filan. Gittikleri yer Eşek Cenneti. Ben normal Cennete gitmak istiyorum. Bu senin Altın Vuruş mani olmaz değil mi? Senin acın da uyuşturuyor. Hem rüyayı da görmüştüm, hatırlıyorsun baban çok sevmişti beni de. Yolculuğa başlayayım ben. Cennette görüşürüz inşALLAH.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.