Son Cephe : Labirent
Bu gece çok güçsüz hissediyorum. Ağır aksak kendimi bir adım daha ileri taşımaya devam ediyorum. Her saniyede canım yanıyor. Üstüm başım kan. Yırtılmış üniformam. Elimi kalbime attığımda kanın kuruduğunu fark ediyorum. Kalmamış içimde. Hepsi ayrılmış benden. Zerre kanım yok. Gücüm de...
Bastığım yerde ne var bilmiyorum ama çok rahatsız edici. Zaten az sonra anlarım ben ne olduğunu. Düşerim fazla kalmadan. Sivri olduğunu hissediyorum. Camdan da keskin. İnsanın canına canına batıyor. Ayağım acımasa da, yüreğim acıyor. Akacak kanım kalmasa da yüreğim kanıyor.
Seviyorum bu saatleri aslında. Sen varsın çünkü hep. Bu gece başka ama. Yoksun bak. Nefret doluyum şuan. Üşüyorum ben biliyor musun? Çok üşüyorum hem de. Belki bir iki güzel sözün beni kendime getirirdi ama yoksun sen. Duymadığım o sesin bana çok tanıdık geliyor. Bakışını gördüm ama. Hani o içime heyecanı ve aşkı dolduran bakışlarını gördüm. Keşke bakabilsem şu anda da. Benim yürümeye gücüm yok ama. Al işte, yine uzandım yere. Hakikaten çok keskin bu yerdekiler. Cam değil can kırıklarıymış. Çok muş da gerçekten. Bu kadar parçalandım mı ben? Ya da senin kırıkların da mı var burada? Parçaladı her yerimi. Kalksam mı ayağa? Yürümeye devam etsem mi? Bilmiyorum ki ben nereye gittiğimi. Bilmiyorum ki ben hangi yolu seçmeliyim. Ne istediğimi biliyorum sadece. Sen de biliyorsun. Ses ver bana. Yardım et ne olur. Sana ulaşmak çok mu zor? Hangi dağın arkasındasın? Hangi çölün ardında? Kalbe giden yollar var biliyorum. Benim tüm kapılarım açık sana. Tüm yollarım seni bekliyor. Neredesin?
Elimi attığım duvar bile acı veriyor bana. Kalkmaya kalmayan mecalim senin için son bir daha canlanıyor sanki. Ölüyorum mu ben acaba? Bu kadar ruhu çekilir mi insanın? Bedenimden ziyade acı çekiyorum ben. Olur mu böyle şey?
Karanlığı adımlarken her ayrımda daha çok dönüyor başım. Her yer aynı. Her duvar aynı. Ben geçtim burayı az önce. Tabi tabi şimdi geldim ya buradan. Şuraya döndüm. Demek ki diğer yöne gitmem lazım. Olmuyor. Yapamıyorum. Neredesin sen bulamıyorum. Hem bu labirent çok saçma değil mi? Neden labirent? Başka bir şey bulamadın mı kalbini simgeleyen? Kayboldum bak yine. Merkeze nereden gidilir acaba bakar mısınız? Kime söylüyorum ben ya. Anca durursun öyle duvar gibi. Bir duvar sadece duvar gibi mi durur? Konuşsun artık bunlar da. Ölüyorum ben bir şey söyle. Peki. Ağla o zaman. Dizlerimin halini görüyor musun? Ya ellerimi? Ya yüzümü görüyor musun sen? Bu yaşların sahibine gidiyorum konuş ulan konuş. Konuş yoksa vuracağım. Kaynıyor içim benim duvar muvar dinlemem bak. Kanamıyor işte. Bir daha vurdum yine kanamadı. Bir daha vurdum.
Yumruk atmak güzel bir spor benim için. Canım çok sıkıldığında kapıya duvara vururum ben. Hak etti ama bu sefer. Çok kaşındın duvar. Zaten şu tuşları şu bilgisayarı bile parçalayasım var. Çok geldin üstüme. Hala konuşmuyorsun değil mi. Konuşma. Ben de sana küsmek istiyorum. Küserim ama. Onun kalbisin sen. Ona küsemem ki. Yapamam be duvar. Dokunduğumda bana acı veren de bu zaten. Onun kalbisin sen. Ne yerdeki parcalar kanattı dizimi, ne de ellerimi bunlar parçaladı. Gücümü çeken de onlar değil. Bahane aramak isterdim inan. Çok ihtiyacım var bahanelere. Özür dilerim sana vurduğum için. Ben sevdiğimin kalbini kırmak, incitmek ister miyim. Özür dilerim be duvar. Yolumu bulamadım ben. O beni bekliyor hala. Gitmeliyim. Neresi çıkar yol biliyor musun? Hala küssün bana sen. Anladım, hoşçakal.
Aynı hikaye devam ediyor. Kaybettiğim tek cephe bu olacak sanırım. Sesler hala kulağımda. Sanki mermiler geçiyor başımın üstünden. Koşa koşa gelmiştim kaybetmeyeyim diye. Tüm cepheleri sana ulaşmak için kazandım. Bak halime beğendin mi beni? Acıya saklanmış bir beden bendeki. Ruhum çekiliyor dedim ya sana. Nerede acaba? Gördün mü onu? Aman boş ver. Bak burada yüreğim var. Az önce kanıyordu bak. Kanı hala üstünde. Kurudu kusura bakma. Bir söz saplandı oraya çok kanadı ama biliyor musun? Omzumda da var bir söz. O da acıttı çok canımı. Aksıyorum bir de. Bacağım berbat halde. Evet yırtık olan yer. Pislenmiş değil mi? Düştüm az önce ben. Bu gelirken yerde bir şeyler vardı. Ondan oldu bacağım. Evet. Özür diledim duvardan. Sensin o unuttum. O da söylemedi ama senin yerini. Geldim işte karşına. Gör beni. Ne olur gör.
Ne dememi isterdin? Bilmiyorum ki hiç bir şeyini. Neden korkuyorsun benden? Abartı sana göre ama neden korkuyorsun? Dedim ya yoğun yaşıyorum ben. Ne zararım olur sana? Ben kalp kırmaya korkan bir insanım. Birisine, hele hele sana nasıl bir zarar verebilirim ben. Hatta verebilirim değil nasıl veririm? İstesem de olmaz. Yapamam. Pamuklara sararım ben seni. Sakınırım kendimden bile. Ne anlatsam sana? Sor işte. Söylerim tüm merak ettiklerini. Lütfen. Bakma bana öyle. Elbette her şey düşlediğin gibi değil. Biliyorum. Direniyorum. Direnirim sen varsan. İstersen direnirim. Bir umut ışığı ver bana gelirim ben. Bu halimle gelirim. Ölsem de gelirim.
Ben mi istedim bu durumda olmayı? Hayalindeki olmayı çok isterdim. Elimde değil bazı şeyler sen de ben de değiştiremeyiz. Kalanı benim işte. Asıl kalan benim. Onlar etiketim. Onlar kağıt üstündeki şeyler. Ne ifade ediyor sana? Gecikmişliği mi? Ne çekincen var senin? Bazı şeyler için zamanımın kalmadığını mı düşünüyorsun? Sana uygun olmayan bazı şeyler için zamanımın kısıtlı olduğunu mu? Hayat benden ibaret olmayacak ki elini tuttuğumda. Ortak olacağız biz. Senin de hayalini yaşayacağız. İstemediğin hiç bir şey olmayacak söz veriyorum sana. Az da olsa tanımışsındır beni. Ben seni kendime endeksleyecek, istediğimi dayatacak biri değilim ki. Konuşarak halledemeyeceğimiz konular değil bunlar.
Labirent zordu ama hakkın var. Demek bu yüzden bu kadar zorlaştırdın. Sonuna geldim bu savaşın. Her yerden iz getirdim sana. Hepsinin hikayesi farklı. Hepsi senin için ama. Hepsinde sen varsın. Sana getirdim onları. Belki görmek istersin. Belki görür de acırsın. Belki görür de anlarsın. Umurumda olmazdı hiç bir savaş. Burada sen olmasaydın. Burada ben sana ulaşmaya çalışmasaydım umurumda olmazdı. Yalvarsam değişir mi bilmiyorum. Yalvaracağım. Kulakların çınlar biliyorum ben. Kalbine iner yazdıklarım o gözlerinden. Anlarsın beni. İstersen anlarsın eminim. Bu gece canım çok yansa da yine sana ihtiyacım var benim. İyileştir yaralarımı. Sar. Sensiz iyileşmez bunlar. Sensiz gelmez gözümün feri. Kucağına uzansam geçer eminim. Senin yanındayken her şey yoluna girer.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.