- 887 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
UHREVİ HESAP
Manevi hesap, insanın kendini yaptıklarından dolayı yargılamasıdır. Yaptıklarına göre kendini hesaba çekmesidir. Manevi hesap sırasını bekler, Ahiret’ te açıldığı zaman dökümü yapılır.
Yaşadığı her günün muhasebesini yapmayan insanın, tehlikeye düşmesi mukadderdir. Yaptım muhasebeye gerek yok düşüncesi insanı, müflis hale düşürür. Dünyevi, ve Uhrevi amellerin defteri istemesek de tutulmakta ve olanların muhasebesi yapılmaktadır. Doğumdan ölüme kadar yapılması gerekenleri yapmak, yapılmaması gerekenlerden yapmamak aklın gücü sonucuna göre tayin edilir.
Manevi muhasebesiz hayat, acıların veya üzüntülerin aniden gelmesine sebebiyet verir. Hayatı çekilmez hale getiren, acılara veya sevinçlere karşı tutumumuzdur. Çünkü insanın hissettiği, algıladığı dünya kadar da acı vardır. Bunların önüne geçmek hayatı emredilene göre düzenlemekten geçer.
Maddi muhasebede akıl hizmet eder de, manevi muhasebede vicdan iş görür. Gönül ibresi sapan insanların manevi muhasebede başarılı olmaları düşünülemez. Zira bu nevi insanlarda ibre müspetten menfiye dönüşür, selamet yerine felakete yuvarlanır. Çünkü hakkı tutma yerine batıla hizmet veya hakkın hizmetlerini görmemezlikten gelmek kişinin hesaplarının yanlış çıkacağına işaret eder.
Onu düzeltmek ancak sağlam bir murakabe ile olur. Yanlıştan dönmenin fazilet olduğunu anlayanlar için bu kolaydır. Anlamayanlar için son derece zordur. Zira özür dilemek nefislerine ağır gelir. Haset, öfke, riya, yalan, kibir, hırs, tamah, dünyevileşme manevi hesabı zora sokar. Faiz, komisyon, içki, kumar da hem manevi, hem de maddi muhasebeyi çıkmaza sokar. Her iki açıdan da sağlam hesap bunlardan kaçınmaktan geçer. Bunun için herkes yapacağı işi çok iyi düşünmeli, Zira ölüm var.
Ölüm, yaptıklarımızın sorulacağı alana giriş kapısıdır. Yani doğru anahtarla her şeyi, yanlış anahtarla hiçbir şeyi çözmek mümkün değildir. İşin tek inceliği, anahtarı maharetle kullanmaktır. Yani müspet davranışlar her zorluğu aşar. Yanlış hareketler ise işi çıkmaza sürükler. Murakabe gidilecek yolun belirlenmesinin anahtarıdır. Sonunda iki kapıdan birinden içeri girilecek, ya Cennet yada Cehennem. Yoksa başkalarının objektif olmayan tarifleri ile sağlam sonuca varmak mümkün değildir. Önemli olan tarif edenlerin gerçekten samimi olmaları, dünyevileşme adına inançlarını ve kanaatlerini bir tarafa koymak suretiyle, insanları yanlışa yönlendirmemeleridir.
Bunlara rağmen Ahret hesabını hiç düşünmeden ‘’ateistim veya deist’im’’ diyenlerin; piyano şovu, laiklik sloganları, ıslık ve alkışlar eşliğinde binlerce kişinin katılımı ile ilgili olanlar ve böyle yaşayan ve inanmadığı halde camilerde musalla taşına konarak cenazelerinin kılınması ve kıldırılması ile gömülenler için ilgili bir Ayet’i hatırlatmak istiyorum.‘’ Onların ibadetleri, ıslık çalmak ve alkıştan başka bir şey değildir Enfal/ 35 ‘’ Ne olur kendimize gelelim ve Uhrevi hesabımızı güzel tutalım..Saygılarımla
YORUMLAR
uhreviye bakan mercide sıkıntı yok." Ey iman edenler! Zannın bir çoğundan kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın. Biriniz diğerini arkasından çekiştirmesin. Biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz. O halde Allah'tan korkun. Şüphesiz Allah, tevbeyi çok kabul edendir, çok merhamet eedendir."
ben demiyom "o" diyo