TOPLUM BİLİNCİ
Bundan onaltı-onyedi yıl önce okuduğum bir kitapta şu cümle bugün(e)üme kadar edindiğim bir düstur halini aldı; ’önce iç fetih sonra dış fetih’..
Toprağa düşen tohumun önce kök salıp sonra filizlenip boy vermesini hatırlatır bu cümle bana...
Hayatın her safhasında uygulanabilirlik taşıyor baktığım zaman..Hayatımın her anına yaymak konusunda ne derece başarılıyım bilmiyorum ama çabalamak konusunda canhıraş emek verdiğim söylenebilir!İnsan olma gayretinden tutun da insan kalma mevzuuna,oradan alın siz onu ’yaradılanı hoş gör’me düsturuyla uygun bir izdivaç yaptırana dek irdeledim bu cümleyi...
Zira;
Küreselleşmenin getirdiği savaş,terör ve bilimum ben merkezci kavgaların tam da ortasına gümleyen fakat sadece ’insan kalma gayreti’ gösterenlerin algılayabileceğine inandığım bir cümle-i şahane...
Bunca habis gölgenin altında sesimiz çıkar mı bilinmez fakat,yine de çığlık çığlığa haykırmak lazım diye düşünüyorum!
Haykırmalı ki,gün olur gölgeler yerini aydınlığa bırakır!
Milleti millete,kardeşi kardeşe kırdırmalar,minimum hoşgörünün bile sesinin kısıldığı ortamda maksimum hırsın beslediği,üzerimize oynanan oyunlar..
Kürt -Türk çatışması,Alevi-Sünni ayrışması,yok efendim dinci-laik taraftarlığı...
İnsan olma ve insan kalma mevzuunda her insan evvela kendini fethetse mevzular büyük ölçüde iyileşme sürecine girer,bu kaçınılmaz bir realitedir!
Amiyane bir teşbihse affola; ’herkes kapısının önünü süpürse sokak temizlenir’ düsturunca düşünmek de yerinde olabilir zira aynı sokakta yıllarca bir tutam tuz,bir kase un için kapısını çaldığımız insanlara iyiden iyiye düşman kesildik...
Kendimizi geliştirme adına ne varsa rafa kaldırdığımız yakın tarihimizden bu yana,sırtlanların eline çok da iyi malzeme verdik!
Doğu’da Güneydoğu’da işsizlikten kıvranan insana ekmeğimizi bölüp göndermeyi akıl edemedik,kırmızı ette bulunan proteini kurufasulyede göremeyen cahil gözlerimiz kokusu başımızı döndüren yemeğin içinde et(!) ararken,işsizlikten açlıktan kıvaranan ve aile kurmayı hayal bile edemeyen gençlerin eline silah verip dağa çıkaranlara farkında olmadan çanak tuttuk!Kendi toğrağında sürgün yaşayan bir millet olarak,fethedilen topraklarda kardeşçe yaşamayı gözardı ederek,fetihlerin ve bilhassa kalpleri fethetmenin önemini minder altı edip uyuştuk!’Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir’ hadis-i şerifince yaşamayı çoktaan unuttuk!
Şimdi koskoca yiğitler toğrağa düşerken çığlık çığlığa bağırınca ciğerimizdeki yangın söner zannediyoruz!Paylaşmayı en geniş anlamda yenileyemediğimiz sürece bu feryatlar asla ve asla dinmeyecektir!
Yıllar önce üst kat komşularımız kürttü ve ben hayatım boyunca o derece insan sevgisiyle dolu ve bilhassa saygıda kusur etmeyen insanlar olarak onları müşahade ettim;
zira hiçbir anlamda yanlışlarını görmedim...!
Şimdi bu insanlara başka bir ırka mensup oldukları ve ırkdaşları kan döktüğü için düşman mı olmalıydım..veya olmalıyım?Olamam üzgünüm!
Bir gemide on kişiden dokuzu cani bir kişi gerçekten ’insan’sa hangi vicdan sahibi o gemiyi batırmayı tahayyül edebilir?
Kürt değilim,kürtlerin avukatı da değilim(öyle olduğumu vurgulayan arkadaşlar çok oldu da)...Fakat önyargılarımızdan sıyrılıp insana ’insan’ olarak bakmaktan yanayım!
İyi ile kötüyü aynı kefeye koyarsak çürük meyvaların sağlamları da çürütmesinden asla yakınmamalıyız!!
Öyle ki insan hangi gözle bakarsa o enerjiyi yayar!
Uzun lafın kısası;
Kendine ve insanlığına çekidüzen vermedikçe insanoğlu,şer kuvvetlerin kuklası olmaya mahkum olacaktır!
Saygı,sevgi,hoşgörü ve empati edinmekte geciktiğimiz sürece kanımız da akacaktır,gözyaşımız da..
Biz uykunun en kabus yerinde bile uyanamazken atı alan Anadolu’yu çoktan geçmiş sınırları zorluyor,vay halimize...
Toplum bilincini yenilemek dileğiyle...
(Yazıda zaman zaman kullandığım insanoğlu sözü tamamen şahsımadır..
Yazı kişisel düşüncelerimdir ve kimseyi bağlamaz elbette)
ZYNP
YORUMLAR
Kendine ve insanlığına çeki düzen vermedikçe insanoğlu,şer kuvvetlerin kuklası olmaya mahkum olacaktır!
Saygı,sevgi,hoşgörü ve empati edinmekte geciktiğimiz sürece kanımız da akacaktır,gözyaşımız da..
Biz uykunun en kabus yerinde bile uyanamazken atı alan Anadolu’yu çoktan geçmiş sınırları zorluyor,vay halimize...
Bu yazınızı çok sevdim genelde uzun yazıları okuyamam sıkılırım fakat başlangıç noktasından sonuna kadar anlam yüklü idi yazınız..Duygu ve düşüncelerinize içtenlikle katılıyorum...Umarım siz gibi düşünen kişiler çoğalır...Kalem tozunuz hiç bitmesin, ruh kanatlarında anlamlı kelimeler olan arkadaşım...
Üstadem..
Sen insana ulaşmadan, Allahı nasıl arıyorsun, demiş bir bilge..
Mualesef bizler insana ulaşamadık mı diyelim beceremiyoruz
herhalde , bir kavme su dağıtan onların hepsinden sonra su
içmelidir egolarımızı yenebilirsek ne mutlu bize..
Güzel vede anlamlı bir yazı okudum kaleminizden kutlarım TEBRİKLER..
Selam vede muhabbetlerimle Allaha emanet ol...yudumyunus...yunus karaçöp
Sayın Albayraklım ; kaybı kazanca çevirmek herzaman mümkün diye düşünüyorum!
Kendimizden emin duruşumuzla ve kenetlenerek korkuların üstesinden gelinebilir kanaatimce...
''Önce iç fetih sonra dış fetih'' bu cümle o kadar geniş anlamda ele alınmalı ki,çocuklarımıza sevgi ve muhabbet aşı-lamadıkça istikbalde olabilecekleri aşmamız mümkün değil!
Irkçılık (bilemiyorum inançlı biri misiniz) dinen de haram sayılımış ve Hz.peygamber (s.a.v) evvela Mübarek şahsının zuhur ettiği milleti işaret buyurduğu ''Arabın arap olmayana üstünlüğü yoktur'' sözü inanan kalplerde en şahane halk sevgisi şeklinde inkişaf etmiştir!!!
Bahsettiğin(m)iz büyük oyunlar tamamen bu anlayışa muhalefet amaçlı geliştirilip manevi değerleri yüksek olabilecek nitelikteki insanları ve maddiyatı dibe vurmuş insanları güdümlemiş,ve ortaya çok taraflı korkunç vakalar çıkmıştır!
Çok değerli bir üstaddan okumuştum ''korku ehemmiyet verdikçe büyür''...
Kormayın ve kimse korkmasın sayın Albayraklım...
Yarınlar inşallah tek bayrak altında muhabbetle toplanan sevgi erlerinin olacaktır!!
Bunun alternatifi yok!!
Şayet olursa da bu yine bizim kısır düşüncelerimizin ürünü olacaktır!
aybayraklım sözüm sana ki...
küçük oyun oyunlari VELİ olup ve KÜÇÜKlerin en küçüğü olan bir insanın tohumunu taşımaktan başka birşey söylemiyorsun..
analize gelince bunu algılama biçimi yozgat vesaire gibi yerlerde bu uğurda mücadele edecek sivil birlikler kuran insanların hedeflerini belirlemeleri,bizim ve bizim gibi insanların var olmasındandır!!
türkleri asyanın göbeğine geri göndermek..
kolay mı?
olmazsa devşirmek..
yani yıllarca kürtlere yapılan monopolitika...
senin çocukların hran dink ve musa anter gibi aydınları silip karanlıkları getirmekten başka bugüne kadar ne yaptıki bugün katledilsinler..
kardeşliği öğrenmenizde fayda var..
yoksa ırkçı cahilliğiniz...
korkularınızı cesarete döndürür.. buda yeni bir hrant dinktir.
yada musa anter!!!
Söylediğiniz yani analiz ettiğinbiz bütün küçük oyunlar; oynanan büyük oyunun kilometre taşlarıdır...
büyük oyun nedir mi
Türkleri asyanın göbeğine geri göndermek
olmazsa devşirmek
oda olmazsa soykırıma uğratmak...
hepsi bu
bizler kayıp kuşaklardık
çocuklarımız katledilmiş kuşaklar olacaklar
korkum budur......
BEN BİR SANAT ÖĞRETMENİYİMM...BİR ŞEHİRDE..,BİR CEZAEVİNDE....BAZEN SARI KIRMIZI VE YEŞİL AYNI MOTFTE BULUŞUR..."HOCAM NİYE BU RENKLERİ VERDİN VALLA PKK BAYRAĞI OLDU"
SÖZLERİNİ ÇOK DUYDUM...
TRAFİK LAMBALARI DA BU RENKLERDEN OLUŞUYOR ARKADAŞLAR DERİM HEP VE SEN ONU BAYRAK OLARAK KABUL EDERSEN O ZATEN BAYRAKLAŞMIŞ DEMEKTİR...
OLGULARI BÜYÜTÜP KÜÇÜLTMEK BAZEN KİŞİSEL OLMALIDIR...
BEN BİR KÜRDÜM...HATTA ADIMDA KÜRTÇEDİR..BERÇEM ADI BİR RUMUZ DEĞİLDİR BU SİTE İÇİNDE DE..
BEN KÜRTLÜĞÜMLE GURUR DUYAN BİR BAYANIM...
AMA BURADA ALGILAMA VE DÜSTÜR MESELESİ VAR...
BEN KÜRDÜM ..,TERRORİST DEĞİLİM...ARADAKİ FARKI ALGILAMAK SAĞLIKLI BİR İNSAN İÇİN ZOR OLMAMALI AMA ŞU KOŞULLARDA HER KÜRDÜ POTANSİYEL CANLI BOMBA OLARAK GÖSTERME ÇABASIDA MEVCUTTUR.BU AÇIKTIR!
CEHALETTİR BU BAŞKA BİR LAFIM OLAMAZ BUNA...
KİM-KİMDİR DOĞRU ANALİZ EDİLMELİ...
Bİ ŞEKİLDE BENDE BU SAYEDE AYDIN İNSANLARA DÜŞÜNCEMİ AKSETTİREBİLDİM..
TEŞEKKÜR EDERİM...
Bundan onaltı-onyedi yıl önce okuduğum bir kitapta şu cümle bugün(e)üme kadar edindiğim bir düstur halini aldı; ’önce iç fetih sonra dış fetih’..
**işin aslına gelince...
toplumsal yaygara.. ve birileri alt üst kimlik savaşında..
ben lanet getirdim onlara..
sen kürtlerin avukatı olmasan da onların kanayan yaralarını bir bir sermişsin ortaya..
ve bşr de melhem dilemişsin..
biz insanlarda başladı herşey ve biz insanlarda biter bu kargaşa.
kaleminizin gölgesine sakladım inci tanesi duyguarmı..
sağolun varolun..