- 1066 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
YENİ EĞİTİM YILI KUTLU OLSUN.
Bir Kurban bayramını ve yine devirdik. Bu güne şükür. Büyükleri ziyaret, biraz dinlenme, vs. geçti bir dokuz günlük tatil. Allah hepimize tekrarını nasip etsin.
Sorularla yaşadığımız bu Dünya’da bu yaşıma geldim halâ ne çok cevap veremediğim soru var. Bazen beş yaşındaki çocukluğuma dönüyorum. Bazen ilk ve orta okulda hayat bilgisi veya tarih, sosyal derslerine. O zaman cevap bulamadığım sorular ki hala cevapsız zihnimde. Hani şu bozuk düzen ve onu düzeltmeye çalışanlar ya da onu düzeltmeye çalışmayıp da körükleyerek o bozuk düzenden pirim yapanlar, emperyalizmle mücadele konusu.
Bu nasıl bir mücadeledir ki eline silah alan emperyalistler orta doğuya koşuyor ve karşısındaki düşmanını tanımadan düşman kim, anası babası var mı? neyin nesi bilmeden savaşıyor. ÖLDÜRÜYOR. İlim, irfan insanlık hak getire. Bu arada savaşmayın sevişin diyenlerin sesi bu kadar kargaşada çok cılız kalıyor duyulmuyor veya kasten duyurulmuyor.
Yarın okullar açılacak, binlerce sorularına cevap bekleyen bilgiye aç minik insanlar. Etrafındaki olup bitenlerden habersiz sadece sorgulayan, soran, Evren’i, Dünya’yı anlamaya çalışan binlerce çocuk, binlerce genç.
Ortadoğu’da çocuk olmak demek bilinç demek, aç emperyalist ülkelerin oyunları arasında köşe kapmaca, yada kurulan savaş salıncağında sallanmak demek. Orta doğuda Öğretmenler okullarda öğretilen hayat ve bilgisi kitaplarında geçen dört mevsimi, kışa hazırlıkların yapılmasını, yarını olmayan çocuklara nasıl anlatacak, hangi hayat dersini verecek. Televizyonda mutlu çocuklar anne ve babalarının yanında koşuştururken savaş mağduru öksüz ve yetim çocuklara akşam eve babalarının neden gelmediğini hangi dilde nasıl anlatacak.
Zamanın şahidi olmamız nasiptenmiş ki, bulunduğumuz semt Suriye göçmenleri dolu. Yürüyerek geldiğim iş çıkışlarında gözlemlediğim o ki bir kısmı çok sefil hayat sürdürüyor. Yirmi adımda bir kucağı ve yanı çocuklu çalışma hayatında göremediğiniz suriyeli kadınlar oturmuş, dileniyorlar. Her kadında iki, üç, yada dört çocuk. iki, üç aile daracık evlerde birlikte yaşıyorlar. Düşünmeden edemiyorum. O mutsuz kadınlar ne tür muameleye maruz kalıyorlar ki da bunca yokluk arasında çocuk yapabiliyorlar. Acaba bu kadar çok çocuk yapmaları doğum kontrol yöntemlerine ulaşamamaları mı ki? Bilemiyorum.
Bu arada iş bulup çalışan tatlı, sevimli, çelimsiz zayıf mülteci erkek çocuklar da var. Kimi on iki, kimi on dört yaşlarında. Halkımız çok merhametli. Tanıdığım bir çok esnaf torba, torba ekmek ve başka yiyecekler veriyor, hatta suriyelilerin okula gitmesine, ev ve okul masraflarına destek olanlar, türkçe öğrenmelerine yardımcı olanlar bile var.
Her ne kadar içimizde bulunan bazı kişiler bedelli askerliği dört gözle beklerken, suriyeliler için neden ülkelerini terk edip geliyor, savaşmıyorlar dese de, biz suriyelileri hayatımıza ekleyerek yaşantımıza yeni bir renk daha kattık. Yeni yepyeni şeyler biz onlardan öğreniyoruz onlarda bizden kadınların çalışma hayatının içinde olduğunu, çalışma saatlerimizin çok uzun olduğunu vs. daha başka şeyleri öğreniyorlar. Bir çoğu aile bağları kuvvetli çok güzel insanlar olup biraz imkan bulan memleketine veya başka yerlere dağılan ailesine para göndermeye çalışıyorlar. Umarım suriyelilerin gelmesine muhalefet edenlerin On Beş Temmuz darbesinde tepede şavaş uçakları, yerde tank, tüfek ile yaşamanın ne demek olduğu konusunda bir fikirleri olmuştur da, hoş görüleri artmıştır.
Biz devletin şerefini korumaya çalışıyoruz kimileri kendi koltuğunu korumaya çalışıyorlar, biz ülkemizi korumaya çalışıyoruz kimi cebini, biz mazlumu koruyoruz kimi …………… ……… bu tür söylemler uzar giderde!
Ne olursa olsun, biz ne kadar iyi davransak da, onlar aramızda ne kadar mutlu olsalar da; altı yıl gibi uzun bir zamandır devam eden bu savaşın bitmesi, bu insanların hak ettiği huzuru dolayısı ile bizim de onlar ile ilgili üzüntülerimizin bitmesi ve artık bizim de huzur bulmamız gereklidir. Daha fazla insanın acı çekmemesi, bu yangının söndürülmesi lazım. İtfaiyenin siren sesleri ne zaman duyulacak? Ne zaman?
Gönül almak ne demek bilmeyen Birleşmeyen Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 71 kez Newyork ta mülteci sorunu, mültecilere yardım, mültecilere iş ve eğitim imkanı sağlanması konularında ülkelerin daha fazla sorumluluk almasını sağlamak amacıyla toplanacak. Sevgili Mülteci kardeşim, sizin hayat bilgisi dersiniz daha ne kadar devam edecek büyük devletler karar verecek. Vatansız evsiz, yurtsuz, anasız, babasız bırakılan ey suriyeli çocuk, vatansız evsiz yurtsuz babasız ve kocasız bırakılan ey suriyeli kadın Bir demet çiçek göndersem gönlünüz alınır mı?
Yeni eğitim yılı acısız kedersiz olsun ve tüm çocuklara kutlu olsun.
Fatma ORAL